Giriş
(4)

Aylık 600 lira spor salonu ideal mi ?

sassot
Spor salonu aylık 600 lira, karta bloke falan yok her ay çekiyor. İstediğim zaman iptal edebiliyorum ? İlk defa spora yazılıcam, piyasayı falan bilmediğim için soruyorum. Büyük ve bilindik bir spor salonu.
Spor salonu aylık 600 lira, karta bloke falan yok her ay çekiyor. İstediğim zaman iptal edebiliyorum ? İlk defa spora yazılıcam, piyasayı falan bilmediğim için soruyorum. Büyük ve bilindik bir spor salonu.
0
sassot
(31.03.23)
İdeal, şu an ortalama yeni kayıtlar o fiyatlarda oluyor. 1 yıl sabit 600tl gideceğinin garantisi olmalı ama.
0
asap raki
(31.03.23)
Macfit değil mi abi işte Macfit'e göre ortalama sayılır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.03.23)
iyi gayet. Daha dün 11 bin verdim yıllık üyeliğe. Eski salonum bi de.
0
msb
(31.03.23)
havuz vs falan da varsa iyi :)
yoksa o kadar da ucuz değil.
0
arveles gibiyim
(01.04.23)
(2)

Spor yapmaya başladım

toucheamore
2-3 aydır kendi çapımda yapmaya çalışıyorum. Son zamanlarda beni gören yüzün çökmüş vs gibi şeyler söyle eye başladı. Kilom falan aynı aslında. Bir yanlışlık mı yapıyorum?
2-3 aydır kendi çapımda yapmaya çalışıyorum. Son zamanlarda beni gören yüzün çökmüş vs gibi şeyler söyle eye başladı. Kilom falan aynı aslında. Bir yanlışlık mı yapıyorum?
0
toucheamore
(31.03.23)
Yanlışlık yaparak yüz çökmesi gibi bir şey yaşamazsın, devam et.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.03.23)
spor sonrası yorgunduysan ondan demiştir. kilo verince insanın yüzü biraz incelir, biraz yağ yakmaya başlamışsındır en fazla.

bırakmadan devam, beslenmeye dikkat et, bırakma
0
selam
(31.03.23)
(5)

dolandiricilik psikolojisi/motivasyonu/profili???

buenosdias
malumunuz ulkede surekli bir dolandiricilik haberleri donuyor. bu adamlarin cogunda vicdan da olmuyor.sehit yakinlari, yaslilar, toki, depremzede, ev hayali kuranlar vs.. hepsini dolandiriyorlar.benim anlamadigim bu kadar dolandirici var cevremizde. kim bunlar abi? cevremizde efendi diye takilanlar
malumunuz ulkede surekli bir dolandiricilik haberleri donuyor. bu adamlarin cogunda vicdan da olmuyor.

sehit yakinlari, yaslilar, toki, depremzede, ev hayali kuranlar vs.. hepsini dolandiriyorlar.

benim anlamadigim bu kadar dolandirici var cevremizde. kim bunlar abi? cevremizde efendi diye takilanlar mi?

bu adamlari hirsizlik, gasp, cinayet, tecavuz'den alikoyan nedir? bir insanin hayatini yikmayi abes goren insan hirsizliktan niye cekiniyor?

gercekten merak ediyorum bu konuyu. fikri olan, bilgisi olan herkes yazabilir.
0
buenosdias
(30.03.23)
attığı taş ürküttüğü kuşa değiyorsa yapıyor. bu kadar.
0
sert siyah krom
(30.03.23)
Abi sence dolandırıcılıkla cinayet ve gasp aynı noktada mı? Yani birini dolandırdığında cezası yok denecek kadar az, gasp cinayet vs işine girdiğinde hayatın kayıyor, tecavüzden girsen tecavüze uğrama ihtimalin var içeride. Yani bunları yapanalar tabii var ama adam dolandırıcılığı suç olarak bile görmüyor temizim ben diyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
benim çok yakınlarımda var. gayet düzgün insanlar tanısanız seversiniz. escort dolandırıcılığı yapıyorlar. yeri gelince vatan millet çok seviyo gibiler ben de anlamıyorum. milleti dolandırıyorlar ama çoğu konuda da ahlaklı olduklarını düşünüyorlar. bir kere bi askeri dolandırdıklarında üzüldüklerini biliyorum.
ayrıca bunu hırsızlık gasp tecavüzle bir tutmamalısın.
0
hobarey
(30.03.23)
Hırsızlık, gasp, cinayet ve tecavüz ile dolandırıcılığın hiçbir alakası yok çünkü. Sen "suç ise o da suç" diyorsun ama bunun "domuz niye yemiyorsunuz?" kafasından farkı yok. Her suçun, suç olarak belirlenmesinin başka bir sebebi var ve onların yapılmasının farklı motivasyonu var. Dünya iyi ve kötü ayrımından oluşmuyor. Bizim suç diye ifade ettiğimiz her şey ise o şeye karşı kendini koruyamayacak kişileri, toplum olarak bir arada yaşarken koruma amaçlı. Yani toplum olma kuralları içerisinde kalkıp bir önceki cümleye bağlı olarak bazı şeylere iyi, bazı şeylere kötü demişiz.

Bu insanlar evlerinde oturup kahkahalar atarak hainlikler planlayan uzun ve ince bıyıklı çizgi film karakteri değiller. Toplum kurallarını benimsemiyorlar. Cinayet ya da tecavüz için gereken dürtü toplum kurallarını benimsememekten farklı. Onlar için başka canlıların varlıklarının da bir şey ifade etmemesi lazım. Hırsızlık ise daha fazla sahada fiili bulunma içeriyor.

Oysa dolandırıcılıkta böyle durum yok. Temelde, insanların empati hissetmek zorunda bırakıldıkları durumlara karşı empati hissetmiyorlar. Kaldı ki dolandırıcılıkların büyük bir kısmı kısa yoldan zengin olmak için karşısındakini kazıkladığını sanan şark kurnazlarının ve yobazlık seviyesindeki dinlilerin başına gelen bir şey. "Acil ihtiyaç diye külçe altını çok düşüğe satıyorum" diyeni görüp tuzlukla koşmayan kişiye bir tane çakmağı 3700 TL'ye satamazsın mesela. Kalanların da büyük çoğunluğu kanunları bilmemek ya da cehalet sebepli. Bunun dışında kalanlar ise ufak bir oran oluşturuyorlar ve maalesef gerçekten ihtiyaç anlarında destek geldiğini düşünenler ya da halk arasında "basiretin bağlanması" denilen şekilde algı ve analiz yetisini anlık olarak kaybedenler oluyor. Bunlar dışında olanları artık yetenekle açıklayabilirsiniz.

Bu arada dolandırıcı değilim ama evinde cin var, Mekke'den kum getirdim, Allah benimle konuştu, Kudüs'te müslüman otel yapacağız, acil ihtiyaçtan yeni aldığım iPhone 14'ü kutusundan çıkarmadan 20 bin liraya satıyorum, Suriye'den kaçarken yanımda en fazla bu altın külçesini (aslında çakmak) getirdim ve kuyumcular almıyor ama karnımı doyurmam lazım falan gibi fikirlerle dolandırsam gram rahatsızlık hissetmezdim. Böyle dolandırılanlara gram üzülmüyorum. Diğer suçlar aklımın ucundan bile geçmiyor ama kesinlikle yapmayacağım şeyler. Bunu da yapmıyorum gerçi, girişken değilim sanırım. Asfşlaksfl
0
nawar
(30.03.23)
tesekkurler arkadaslar. bu konuda bircok insandan farkli dusundugumu farkettim. niye oyle geliyor bilmiyorum bana gore bir insani dolandirmak ile tecavuz etmek ayni sey. tecavuzu kucumsedigimden degil dolandiriciligi korkunc birsey olarak gormemden kaynakli.
0
🌸buenosdias
(31.03.23)
(11)

bu tekne turunun 5k tl olması normal mi?

avatar is back
çinli arkadaşlarım türkiye'ye tatile gidecekler. fethiyede görseldeki gibi bir tekneyi ayarlamak istiyorlar. sabah 9 akşam 16 civarlarına kadar ve yemek dahil bir şekilde 4 kişi 5ktl. açıkçası bana uygun geldi, bir arkadaşım geçen sene 6-7tl vermişlerdi günlük öyle bakınca normal gibi de geliyor ama
çinli arkadaşlarım türkiye'ye tatile gidecekler. fethiyede görseldeki gibi bir tekneyi ayarlamak istiyorlar. sabah 9 akşam 16 civarlarına kadar ve yemek dahil bir şekilde 4 kişi 5ktl.

açıkçası bana uygun geldi, bir arkadaşım geçen sene 6-7tl vermişlerdi günlük öyle bakınca normal gibi de geliyor ama bilemedim.

ne diyeyim arkadaşlara? ideal bu mu diyeyim ucuz mu diyeyim? kendileri tr hakkında hiç bir şey bilmiyorlar muhtemelen 1-2 yerden "türkiye'de kazıklanmaya karşı dikkatli olun" gibi şeyler okumuşlardır ondan soruyorlardır.

i.hizliresim.com
0
avatar is back
(30.03.23)
260 dolar yapıyor aslında abi bence gayet normal.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Çok ucuz bence de içinde yemek de var fotoğrafa göre

izmirde 1 saatlik akşamüstü tekne turu kişi başı 80 liraydı en az 6 kişi olman gerekiyordu, fethiyede bütün gün düzgün bir tekne kapamak iyi
0
freebird5406_2
(30.03.23)
yakın bir tarihteyse sezon açık olmadığından normal
0
deepex
(30.03.23)
Çok bence ya Max 500 kişi başı
0
olaylar olaylar
(30.03.23)
fiyat normal ama yemeği öyle kallavi düşünmeyin, tavuk makarna geçiştiriyorlar. içki de hariçtir. fiyat fethiye için normal
0
delidiyorum
(30.03.23)
yeme içme dahil çok çok iyi fiyat.
0
hobarey
(30.03.23)
fiyat iyi. sezon dışı o yüzden.
0
jelly bear
(30.03.23)
Sezonda değil diye mi acaba? 4 kişi 5k TL düşük geldi bana. Gerçi ya yemek kalitesi düşüktür ya da tekne. 3 ay sonra kiralasa günlük olarak kişi başı 5k öderlerdi. Oradan baktım. Gerçi alkolsüz olacak ve açılmayacaksa 5k olabilir gibi de gelmedi değil.
0
nawar
(30.03.23)
cok uygun bence. isterlerse italya'ya fransa'ya falan gidip benzer bir seye 6-7 katini verebilirler.
0
hot potato
(30.03.23)
Temmuz ayi icin daha dandik bir tekneye kaş'ta sıkı pazarlik sonucu 7 bin vericem
0
duster
(30.03.23)
Biz geçen sene Göcek'te bu şekilde bir tekneye 1000 lira vermiştik, içecekler dahil değildi. Göcek Fethiye'den daha pahalı, o yüzden bu sene benzer fiyatı Fethiye'de vermeleri çok normal.

Daha ucuza bulunur mu? Bulunur ama kalitesi düşer. Biz bayağı memnun ayrılmıştık.
0
fraise
(30.03.23)
(10)

yıkılan şehirler nasıl olur, uzun binalar olmaz de mi artık?

sanemz
depreme dayanıklı olmasının kat sayısıyla ilgisi yok diyen de var ama merak ettiğim yine mimari istanbul depremi gibi boşverilir aynı düzende mi kurulur.olmaz diycem de geçen biri yazdı burda 17 ağustos depreminde de aynısı denmiş ama şimdi istanbul gökdelenden geçilmiyor. keşke aklı başında kursala
depreme dayanıklı olmasının kat sayısıyla ilgisi yok diyen de var ama merak ettiğim yine mimari istanbul depremi gibi boşverilir aynı düzende mi kurulur.
olmaz diycem de geçen biri yazdı burda 17 ağustos depreminde de aynısı denmiş ama şimdi istanbul gökdelenden geçilmiyor. keşke aklı başında kursalar bari.
0
sanemz
(30.03.23)
Temelini sağlam yapıp malzemeden çalmazsan yapılır neden yapılmasın.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Gölcük depreminden 10 sene sonra herşeyi unuttuk. B
Bundan da 10 sene sonra her şeyi unutacağız.

Arazi ve bina konusunda bu kadar fazla rant ve bizde de bu cehalet olduğu sürece bir şey değişmez.

Selin yıktığı dere yatağındaki binayı aynı yere kondurmuyor muyuz?
0
Mirket
(30.03.23)
Bu tip sözler çok klasikleşti ama uygun zemine uygun binayı uygun şekilde yapmak esas olan. Ben hiçbir depremde şaşalı bir göktelenin yıkıldığını görmedim mesela, belki vardır.

11 Eylül'de 2 tane uçak çarptırdılar mesela yıkmak için.

Deprem dalgalarının niteliği de çok önemli, şu videoya bakın.

youtu.be
0
akhenaten
(30.03.23)
gökdelenler bilinenin aksine depreme çok daha dayanıklı yapılar. 5-10 katı geleneksel yöntemlerle yapabilirsin ama 40 katı arkasında destekleyici ciddi bir ekip ve çalışma olmadan ayakta bile tutamazsın. türkiye’de büyük şehirlerde nüfus artışı bu seviyede olduğu sürece dikey mimarinin alternatifi yok.
0
roket adam
(30.03.23)
Depreme 3 katlı betonarme bina yerine uygun zemine doğru mimari ve mühendislik ile çalışılmış 30 katlı çelik konstrüksyonlu, radye temelli, sismik izolatörlü 2018 sonrası yapılan gökdelende yakalanmayı tercih ederim. Neden uzun binalar olmasın? Dikey yapılaşmanın birçok sorunu var ama deprem bunlardan biri değil.
0
nawar
(30.03.23)
ya rönesans rezidansı görmediniz mi tuz buz oldu. ay yok ben oturamam artık şu saatten sonra çok katlı binada, büyük konuşmayım Allah esirgesin. hem ayrıca ben deprem az olan bi yerdeyim ama maraş depremi burda bile hissedildi yukardakiler daha çok sallandık dediler.
0
🌸sanemz
(30.03.23)
Ulkenin yuzde 60'inin asgari ucretle calistigi ve asgari ucret'in 300 dolar oldugu ulkede herkesin mustakil evde oturmasini daha cok beklersin kanka.
0
baldur2
(30.03.23)
rönesans rezidans gökdelen değildi.
0
mark greg sputnik
(30.03.23)
rönesans dediğin yer 11 katlı normal apartman, gökdelen dediğin en az 30-40 katlı olur.
0
roket adam
(30.03.23)
dayanikliligin kat sayisi ile alakasi yok. sikinti rant ve ahlak cokuntusu.

turkiye'deki en guvenilir binalar gokdelen sinifindaki yapilar. kat sayisini 3'e de dusursen, amele kafasiyla yaparsan ve hicbir denetime tabi tutmazsan yine cokecektir.
0
cooperr
(31.03.23)
(6)

Annem (53) için kolajen önerisi arıyorum hangisi güvenilir bilemedim

Ranchoddas
möerhabalar, annem kollajen kullanmak istiyor ama ben hangi kolajen güvenilir hangisi güvenilmez bilemedim. marka önerilerine açığım. kapsüülü daha az öneriyorlar galiba ama sanırım kullanması daha kolay. iki tür önerilere de açığım. önceliğim güvenilir olması. şimdiden çok teşekkürler.
möerhabalar, annem kollajen kullanmak istiyor ama ben hangi kolajen güvenilir hangisi güvenilmez bilemedim. marka önerilerine açığım. kapsüülü daha az öneriyorlar galiba ama sanırım kullanması daha kolay. iki tür önerilere de açığım. önceliğim güvenilir olması. şimdiden çok teşekkürler.
0
Ranchoddas
(30.03.23)
Yani bunu söylediğimde çok tepki çekiyorum "ulan öyle bir şey olabilir mi" şeklinde çok gelen oluyor ama yine dayanamayıp söyleyeceğim: Dışarıdan alınan kolajenin vücuda 1 mg faydası yok. Yani gönlü olsun diye bi tane almak istersen al ama yok yani, kolajenin öyle bir çalışma/sentezlenme şekli yok çünkü sistemde alınan çişle atılıyor vücuttan.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Uste ek yapayim. "Kolajen" bir protein kaynagi , Her protein kaynagi gibi midede sindirilip bagirsaklarda amino asit olarak emiliyor. Kolajen olunca ayri baska bir sey yapmiyor yani. Sonra vucut amino asitlerden baska bilsenlerden( vitamin c vs.) kolajen sentezliyor. kolajen kaynaklari kotu amino asit profillerine sahipler. yani cok daha faydali protein kaynaklari daha zengin aminoasit profilleri tuketilebilir daha fazla fayda saglar.
0
wallcan
(30.03.23)
yumurta ve yagli et yesin. en kral kolajen takviyesi.
0
alperz
(30.03.23)
Ayse koroglu’nun instagramina bir bakin isterseniz. O yayinlamisti birkacini deneyip.
0
mor oje
(30.03.23)
ne amaçla kolajen kullanmak istiyor.
güzellik-cilt için mi yoksa eklen, kas tendon sağlığı için mi?
tip 1, tip 2, tip 3 diye çeşitleri var bunları bir araştırın.
0
astronom bey
(30.03.23)
Kendi deneyimimi aktarayım. Ömcdlikle placebo etkisi o denilmemesi için şunu belirteyim. Ben saçlarım güçlensin cildim nemlensin dşye kullanmıştım kolajeni. Ha kırışıklık yoktu kullandığım zaman ona bir faydası var mı yok mu yorum yapamayacağım. Saça da zaten çok aman aman faydası olmuyormuş. Kullandığımda cildime nem verdi mi verdi. Bir de diz ağrılarım vardı. Onu geçirdi kolajen. Ben diz ağrım var ondan alayım dşye aklımdan bile geçirmediğim için placebo etkisini eliyorum o yüzden. Ben o amaçla kullanmasam da diz ağrıma faydasını gördüm. Marka önerim yok. Önemli olan dalton ağırlığı.
0
yazdonumu
(30.03.23)
(36)

Benden başka ekmek seven olmaması

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Ben iflah olmaz bir ekmek bağımlısıyım. Yani ekmek derken böyle çeşit çeşit ekmekler ekşi mayadan yapılmış karabuğday ekmeğinden tutun da çekirdekli ekmektir cevizli ekmektir ne bileyim kuru domatesli zeytinli artizan ekmekleridir hepsinin hastasıyım, iyi ekmek Çin'de olsa gider bulur yerim, hatta s
Ben iflah olmaz bir ekmek bağımlısıyım. Yani ekmek derken böyle çeşit çeşit ekmekler ekşi mayadan yapılmış karabuğday ekmeğinden tutun da çekirdekli ekmektir cevizli ekmektir ne bileyim kuru domatesli zeytinli artizan ekmekleridir hepsinin hastasıyım, iyi ekmek Çin'de olsa gider bulur yerim, hatta son dönemde bir "nohut ekmeği" duydum 2 gün rüyama girdi, öyle hayranıyım ekmeğin ama bu konu ne zaman açılsa şöyle oluyoruz: pbs.twimg.com Olm ne ilgisi var ekmek süper bi şey, sen pilav makarna falan yemiyor musun diyorum mesela, hepsi yiyor, e ben de yiyorum ama ben normalde ekmek de yiyorum yani, çok da seviyorum ama herkeste ekmeğe karşı bir burun kıvırma bir "ne ekmeği ya" tavırları bi hor görmeler, bu beni bayağı üzüyor açıkçası, ekmeğe karşı bu yaklaşımın nedenini anlayamıyorum, tamam halkımızda anlamlandıramadığım bir şekilde eğitim seviyesi yükseldikçe paralel olarak ekmek düşmanlığı da artıyor ama "neden abi" diye sorunca net bir cevap da alamıyorum, "eppek işte" deyip geçiyorlar. Ha glüten dokunur anlarım ne bileyim komple karbonhidrat düşmanısındır ona da okeyim ama her türlü karbonhidratın içinden geçerken sıra ekmeğe gelince "eppek mi?" demeleri beni biraz üzüyor. Sizin ekmeğe yaklaşımınız nasıldır? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
onlara ekmek dediğinde onlar sadece marketteki LE EKMEK'i anlıyor. onun dışındaki şeyler akıllarına gelmiyor. ben de X gıdayı çok severim her seferinde gider en iyisini arar bulur alırım. bim'deki LE versiyonunu alanlar bana "ay ben sevmiyorum" diyor. mesela çayımı da farklı marka alıp hazırlarken farklı hazırlarım. sorarsan o da çay kıraathanede karbonatlı musluk suyuyla yapılan tozlu şey de çay. onun ufku o kadar çünkü.
0
sert siyah krom
(30.03.23)
ben de çok severim. grandma'nın ekşi mayalı tam buğday unu ekmeği favorim. her şeyde olduğu gibi az ve öz yerim. 1 ekmek 950 gram. 2 kişi 1 haftada yiyoruz. çoğunlukla yarısı ya da daha azı çöpe atılıyor. farklı ekmekler keşfedince de deniyoruz ama yine dönüp dolaşıp grandma ekşi mayalı tam buğday alıyoruz.
0
gabe h coud
(30.03.23)
ekmek=nimet=karin toklugu gibi ifadeler fakirlik cagristiriyor. ekmek hastasiyiz hocam yalniz degilsiniz. kruvasandir, tahillidir tek basina oturur yerim yaninda bir sey gerektirmez. karbonhidrat dusmani degiller dedigin kitle sabah aksam makarna yemiyo arada yiyor ama ekmekciler oyle mi? sabah ayri aksam ayri. yani haddinden fazla tuketiyoruz sorun bu olabilir. yurt disinda en fav kahvaltimin adresi images.app.goo.gl
0
ala09
(30.03.23)
Algi bence. Yani ilk duydumuz sey nedir ekmegi kes!, yada iste ekmek beyinli vs.
Ben ekmek severim ama normal zamanda yemem ben karbimi farkli karbonhidratlarla kullanmayi tercih ediyorum, gluten alerjim yok ancak IBS problemlerim oluyor ve gluten miktari arttikca tuvalet sikintilarinin da arttigini gozlemledim. Ancak ekmek severim, guzel ekmegi falan bir kenara koyalim, hasta vs. oldugum zaman guilty pleasure im , cheat mealim gidip tost ekmegi alip onu evde cesitli sekillerde tuketmektir. Ama normal zamanda mesafeliyim.

Bunun disinda diger karbladan daha kolay tuketilebilir olmasi disinda normal bir insan icin burun kivirilacak bir durum yok yine agiz ve midede parcalanip bagirsakta emilecek yani daha iyisi yada daha kotusu yok bunun tercih var. Ancak kolay tuketilebilirlik bazi insanlar icin buyuk problem bu anlamda kisit uygulamakta fayda da gormuyor digilim burada sahis da onemli.
0
wallcan
(30.03.23)
Bu arada ben haftanın 4-5 günü antrenman yapan biriyim, yani antrenman dediğim de ağır squatlar deadliftler falan, bunları yapabilmek için zaten kendi rutinimde, diyette değilsem, günlük 300-400 gram civarı karbonhidrat alıyorum, ekmeği de buraya entegre ediyorum, yani benim kendi yaşam şeklim buna izin veriyor o ayrı bir konu ama mesela ben işyerinde elimde yemek kabıyla soğuk pilav ve haşlanmış tavuk göğsü yerken "ulan adamdaki iradeye bak helal olsun" muhabbeti olurken pilavı çıkarıp yerine cevizli ekmek koyunca "ulan o kadar spor yapıyorsun sonra gidip ekmek yiyorsun"a dönüyor muhabbet, bu büyülü farklılığı anlayamıyorum ben, "ne var olm ne var" deyip bi somun ekmekle girişesim geliyor ama iradeli bir insan olduğum için yapmıyorum.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Ya iste algi. Basin bunun uzerine cok oynadi, cok karmasik bir konu ve tek dogru olmadigindan beslenmede bu tip kemiklesmis seyleri yikmak imkansiza yakin. Benzeri seker icin de gecerli. Cunku niyeyse kaliplara siyah beyaza indirgemeye daha meyilli oluyoruz.

Bunlari diyen adam bilmiyor, bilmedigini de bilmiyor, adam salona gidip birinci gun ben arnold gibi olmak istemiyorum diyen adamin eslenigi. En iyisi yuzme aslinda yuzucen falan diye geziyor sokakta. Cok da sey yapmamak lazim.
0
wallcan
(30.03.23)
Fransa'da yaşayan biri olarak ekmek ciddi bir parçası kültürün. Hanimla her hafta şarküteri, peynir ve ekmek yapariz. Hanim kendi ekmeğini de yapiyor, mayayi falan hep kendi yapiyor.

Hastasiyiz yani :)
0
logisticsmanager
(30.03.23)
Yemek yemeyi %30 oranında 'diğerleri'nin yanında %70 'ekmek' gömmek olarak düşünen bir milletin çocuklarıyız.

Boş arsada top oynarken acıkıp 'Anne acıktım.' deyince elime sadece bir parça ekmeğin tutuşturulduğu çok olmuştur.

Ekmeğe karşı olanlar, bu tip bir tüketime karşı çıkarken abartıp külliyen reddetmekteler ekmeği.

Bir de romantikler var. Onlar da fırından alınan bildiğimiz ekmeği reddedip, nedense daha pahalı olan ve bildiğimiz ekmeğe belirli bir oranda (buğday kepeği, çavdar, yulaf, arpa unu, ceviz, zeytin vs katılmış ekmeği alıp yiyorlar. Komik olansa daha sağlıklı sanmaları.

Ekmeğe karşı değilim. Her çeşit katkıyla kendim yapıyorum ve günde sadece kahvaltıda bir dilim yiyorum.

Bu arada ek bilgi olarak yazayım ki ekmek atanlara bir faydası olsun.
Ekmeği yaptıktan sonra soğuyana kadar dışarıda, ertesi güne kadar bir saklama kabı içinde buzdolabında bekletiyorum. Sonra dilimleyip buzluğa kaldırıyorum. Bir gün önceden buzluktan çıkarıp buzdolabına koyduğum ekmek dilimi, ilk günkü tazeliğinde oluyor. Sıcak istersem de airfryerde bir-iki dakika ısıtmak yetiyor.
0
Mirket
(30.03.23)
Ben de “ekmek” denildiğinde tüylerim diken diken olup “kaç yılındayız ekmek diyor” moduna geçenlerdenim açıkcası. Ekmeğin adı çıkmış üstelik akla direkt beyaz somun ekmek geliyor, bunun da etkisi var. Fakat yine de sizin gibi bir sporcuya EKMEK yemeyi yakıştıramadım, ne ekmeği yav???

Bir de ekmeğin bir porsiyonu yok gibi. Direkt tüm somunu gömüyormuşsunuz gibi canlanıyor. Bulgur pilavı olsa olsa en fazla yarım tabak.
0
ruhen hastayim ben
(30.03.23)
Ben <3 ekmek
Hem çeşit çeşit ekmek almayı seviyorum, hem evde yapmayı seviyorum. Sırf ekmek yapmak için aldığım 4-5 farklı çeşit un var mutfağımda, dışarıdan aldığım bazı ekmeklerden daha güzelini yaptıkça mutlu oluyorum. En sevdiğim şey de sıcak ekmeğe tereyağı sürüp tuzlayıp yemek, bence "eppek" noktası, ekmek beyinli olma noktası tam bu :)

@gabe, çöpe atmasanıza ya, israf :(
Buzdolabında saklayınca çok daha uzun süre dayanıyor ekmek, buzdolabından çıkarıp ısıtınca tazeliği de geri geliyor.
0
kobuzchu kiz
(30.03.23)
severim ama sadece kahvaltıda tüketmeye çalışıyorum. modayla sosyal medyayla da ilgisi yok, ebeveynlerim de böyle, 20 yıldır sadece ekşi mayalı ve kepekli/tam buğdaylı ekmekler giriyor eve. beyaz somun almayı ise daha uzun süre önce bıraktık.

ben de seviyorum, iyi pişmiş kaliteli ekmekleri. size kısmen katılıyorum ancak abartmamakta yarar var çünkü nihayetinde karbonhidrat ve çok da faydalı bir şey değil. üstelik bana başka -daha az yararlı veya zararlı- ürünlere göre az sevk veriyor. yani meyve de karbonhidrat ama bir dilim fazla ekmek yiyeceğime, bir avuç daha fazla çilek yerim gibi düz mantık güdüyorum. özetle bence "süper" bişey değil yani.
bir de glisemik indeks meselesi var, çok tükettikçe yeme alışkanlığınız ve doyma davranışınız da değişiyor.

*beyaz pirinci de kısıtlı tüketiyoruz yine uzun yıllardır.
**konu dışı ama market tavukları da antibiyotikli : ))

linç gelmeden gideyim.
0
jimjim
(30.03.23)
her seyle gidiyor bir de. sandvic yap, tost yap, corbaya dogra, kizartip uzerine recel yag bal sur vs.
0
baldur2
(30.03.23)
Dunyada ekmek tuketiminde zirveye oynayan ulkede ekmek bir zahmet gomulsun ya. Ekmege falan da anlam yuklenmesi, ozendirilmesi taraftari degilim. Aile evinden kurtuldugumdan beri 10 yildir pilav, makarna da yemiyorum ben. 1 milyon tane guzel hamur isi, tatli falan da var onemli olan irade zaten yoksa firindan sabah sicak .ok ciksa yenir.
0
freedonia
(30.03.23)
Bro bence karbonhidrat tüketmemek övünülecek bir şey değil ya :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet makarna, pilavdan baska karbonhidrat yok mu?
0
freedonia
(30.03.23)
Bro sana şöyle söyleyeyim: İçerik bakımından sistemin en rahat kullandığı karbonhidrat kaynağı pirinç ya. Yani glüten içermez bağırsaklarda inflamasyon yaratan lektin içermez, dünyanın en faydalı karbonhidrat kaynağıdır pirinç :) Bir de karabuğday var ama o kadar lezzetli değil. Yani ben anlıyorum bizlere farklı öğretildi ama öyle değil yani.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Ya bu arada isterseniz karbonhidratların sporcu ya da sedanter insanlar için neden önemli olduğu ve önemlilik dereceleri ile tavukların neden antibiyotikli olması gerektiği konusunda da olumsuz düşüncelerinizi değiştirebilecek uzun açıklamalar yapabilirim ama çok sıkılırsınız bence yapmıyorum o nedenle :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
freedonia+1
obezitede avrupanın zirvesindeyiz, üstelik mutfağı bu kadar geniş bir ülkede. keşke daha da az sevse insanlar.

yani size denk gelenler azınlıkta, endişeniz olmasın çoğunluk bayılıyor ekmeğe.
0
rewlack
(30.03.23)
bizim ülkede kaliteli çeşitli ekmek kültürü yok, keşke ekmek ustası olsaydım dünyadan çeşit çeşit ekmek üretebileceğim
0
freebird5406_2
(30.03.23)
Obezitenin ekmekle bir ilgisi yok ki, yani bir besin grubunu fazla tüketmek insanları obez yapmaz obezite ihtiyaçtan fazla kalori almakla alakalı bir durum. Yani hiç ekmek yemeden de obez olabilirsiniz, bu birbiriyle alakası olmayan bir konu :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet antibiyotik direnci yuzunden helak olucaz sen gelmis tavukta niye antibiyotik olmali diyorsun. Savin ne: Antibiyotik olmali ki iri tavuk yiyebil, adamlar da para kazansin sagligin onemi yok yani
0
freedonia
(30.03.23)
ben o dediğin her türlü karbonhidrata düşman olanım. 2.5 yıldır carnivore'um bitkisel besin tüketimimi sıfırladım. sadece et yumurta ve tereyağı tükettim bu süreçte yiyecek olarak. son zamanlarda yumurtayı da azalttım 95% et yiyorum.
0
konetsu
(30.03.23)
Bro antibiyotik direnci başı ağrıdığında aile hekimine "gurban olduğum bana bi antibiyotik yaz hadi" diyen teyzelerimizle alakalı bir durum, yoksa hastalanan her canlı gibi tavuklar da hastalanır ve onlar da tedavi görüp antibiyotik alabilir, 2 kiloluk tavuğun aldığı 1mg antibiyotik sende antibiyotik direnci yapmaz :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
konetsu brom mesela ben karbonhidrat aldığımda bunun bir kısmı karaciğerimde depolanıyor ve beynimin kalbimin ne bileyim böbreğimin sinir sistemim falan çalışmak için şekere ihtiyaç duyduğunda karaciğerdeki bu rezervi yıkıp kana salıyor oradan da ihtiyacı olan organlara götürüyor, sen karbonhidratı sıfırlayınca bu sistem sende nasıl işleme başlıyor?
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet Al iste! Konuya nasil uzaksin. Dedikleri gibi ignorance is bliss.Tavuga antibiyotik iri olsun, buyuk olsun diye veriliyor bu endustiyel duzeyde oldugu icin sana bana geciyor sonra, tavuk hasta ilac verelim iyilessin diye bir sey yok
0
freedonia
(30.03.23)
freedonia brom antibiyotik bi canlıyı irileştirebilseydi eğer inan bana tavuklardan önce insanlar kullanırdı antibiyotiği irileşmek için jdhgj
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
turkiye gibi dunyada ekmek tuketiminde rakibi olmayan bir ulkede bu soru da absurd olmus gerci, turkiye'de millete ekmegi daya gerisine karisma.
0
baldur2
(30.03.23)
@kobuzchu kiz, buzdolabında 1 hafta tutuyoruz. eskiden tek başıma yaşadığımda alır almaz derin dondurucuya koyardım, sonra yiyeceğim zaman çıkarırdım ama şimdi her aldığımızda iki kişiyiz, bitiririz diyoruz, buzdolabında tutuyoruz ama genelde bitiremiyoruz.
0
gabe h coud
(30.03.23)
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet insan vücudu kendisi glucose üretebiliyor ihtiyaç duyduğu miktarda. karbonhidrat tüketme ihtiyacımız yok. bitkisel besinlerden alıp hayvansal besinlerden alamadığımız ve ihtiyaç duyduğumuz hiçbir şey yok, kırmızı et tek başına tüm ihtiyaçları eksiksiz karşılayan tek besin. beynin de ketone kullanmaya başlıyor enerji için, ketone ile daha iyi çalışıyor. carnivore olamasan bile keto diyet denersen birkaç hafta içinde olumlu etkilerini gözlemlersin sen de mesela.
0
konetsu
(30.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet gida sektorunde antibiyotik kullanimina arastir, oku bence. Gidip de tavukcunun sitesinin okursan prevent disease falan der sana, antibiyotik kolay kilo aldirmasi nedeniyle kullanilir sektorde www.theguardian.com
0
freedonia
(30.03.23)
konetsu bro işte o glucose'u vücut karbonhidrat olmayan malzemeden üretiyor biliyorsun değil mi? O da mesela Alanin gibi aminoasitlerden elde ediliyor. Yani sistem proteinleri yıkıp onun yerine şeker üretiyor, o proteinler de mesela lenf sistemi gibi aminoasitten zengin bölgelerden ya da kaslardan elde ediliyor. Kaslardaki proteini yıktığında kas kaybı yaşıyorsun, lenf sistemindeki aminoasitleri yıktığında bağışıklığı düşüyor. Bence efektif bir yöntem değil bu ama sen bilirsin tabii. Ha ama yağlar mesela keton üretiyor onlar beyinde şeker gibi çalışıyor ama diğer organlara faydası yok ama sen zaten keton üretecek kadar yağ da tüketmiyorsun anladığım kadarıyla komple et, bir de ketonlar sistemi bayağı serbest radikallere açık hale getiriyor o da iyi değil aslında.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet senin dediğin kas yıkımı yeterli beslenmezsen ihtiyacın olan kaloriyi almazsan gerçekleşir :D sen yağdan veya karbonhidrattan gerekli enerjiyi karşılarsan vücut salak değil, gidip kas parçalayıp enerji üretmez :D bağışıklığımın düştüğü de kas kaybı yaşadığım da yok. covid dönemini de aşısız testsiz hiç hasta olmadan geçirdim ki doğru düzgün maske bile takmadım özellikle uyarılmadığım sürece mesela, hiç test yaptırmadığımdan virüsle karşılaştım mı kesin emin olamam ama sıfır önlemle toplu taşıma vs. de kullandığımı düşününce imkansız bence bu kadar bulaşıcı bir grip türevine rastlamamam. beni hasta edemedi işte.
bu kışı da kombi açmadan geçirdim, duş alıp tam kurumadan yaz kış dışarı çıkarım hatta. yani üşümek tek başına zaten hasta etmez, hasta eden virüsler ama hastalığı kolaylaştırabilir normalde. ben hiç aman üşümekten kaçayım aman virüs kapmayayım diye dikkat etmem asla. son 2.5 yılım kendimi en sağlıklı hissettiğim dönem diyebilirim.

carnivore diet ile ilgili sık sorulan sorulara ve cevaplara bakabilirsin istersen www.reddit.com

glucose üretimi ile ilgili konu hakkında bakabilirsin www.ketotic.org bir problem yok.
0
konetsu
(30.03.23)
freedonia antibiyotiğin ne işe yaradığını biliyoruz brom antibiyotiğe olmayan bir anlam yüklüyorsun şu an. Senin dediğini önceden "tavuklara hormon basıyorlar abi" şeklinde savunuyorlardı ama o hormonların 12 mg'nın 3000 lira falan olduğunu öğrenince "tavuklar için değmez abi" deyip şimdi "antibiyotik basıyorlar abi" şeklinde argüman üretilmeye başladı, çünkü antibiyotik ucuz ghjd ama antibiyotiğin kütle artışına bi etkisi yok abi senin dişin şiştiğinde iltihap yaptığında antibiyotik veriyorlar işte oradan anla çalışma mekanizmasını.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
konetsu hocam o öyle olmuyor ya sen çok yanlış anlamışsın gerçekten. Sen protein alırsın o aminoasitlere ayrışır sistem onu ihtiyacı olan yerde kullanır yani kassa kas başka bir yerse başka bir yer, sonra işte ihtiyaç anında bakar sende şeker var mı yok mu yoksa gider kasları yıkar, yani protein vücutta depo edilmez biliyorsun, yani sen istediğin kadar protein al istersen günde 1 kilo et ye, vücut yine gider kaslarını yıkar, protein karbonhidrat gibi depo edilen bir madde değil çünkü yani mecbur kaslardan yıkıyor ama sen böyle kendini rahat hissedeceksen dediğin gibi olsun yani :)
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
Neyse arkadaşlar siz haklısınız tamam bir şey demiyorum ben pes ettim. ¯\_(ツ)_/¯
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.03.23)
O dediğin ekmeklerin hepsini zevkle yerim
0
basond
(30.03.23)
(3)

Gluten hassasiyeti

ırene adler
>>> Bu durumun bir testi var mı? Eliminasyon diyeti dısında neler yapılabilir?Kendımde oldugunu dusunmeye basladım, belirtiler uyuyor. Kime gitmeli bunun için?
>>> Bu durumun bir testi var mı? Eliminasyon diyeti dısında neler yapılabilir?

Kendımde oldugunu dusunmeye basladım, belirtiler uyuyor. Kime gitmeli bunun için?
0
ırene adler
(28.03.23)
Kan testi yapılır, ayrıca endoskopi yapılarak bağırsaktan biyopsi alınır mukoza değişikliğini görmek için. Dahiliye servisine gidebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.03.23)
diğer adıyla çölyak testi yapacaklar. bence gastrolojiye gidin.
0
ditu
(28.03.23)
Geçen gün dahiliye doktoru çölyak testi istedi benden
0
jjimyl
(29.03.23)
(5)

kondisyon neyi ifade ediyor?

sanemz
bir işi yapabilme gücü sanırım. sadece sporda kullanılan bir terim mi mesela günde 200 sayfa kitap okuyan birinin ertesi gün 100 sayfa okuması kondisyonunun düştüğünü mü gösterir?
bir işi yapabilme gücü sanırım. sadece sporda kullanılan bir terim mi mesela günde 200 sayfa kitap okuyan birinin ertesi gün 100 sayfa okuması kondisyonunun düştüğünü mü gösterir?
0
sanemz
(28.03.23)
Kondisyon spesifik bir İŞİ o anda yapma uygunluğunu belirten bir kavramdır. Misal fizyolojik kondisyon dediğimizde, 30 gün sonunda 100 kilo ağırlık kaldırma hedefi olan biri çeşitli çalışmalar sonucunda bir halteri 1. gün 30 kiloyla kaldırmaya başlayıp 30. gün 100 kiloyla kaldırmaya başlamışsa ve ilerleyen zamanda o işi yapma becerisi 100 kilonun altına düşmemişse, kondisyonu artmış demektir. Ha ama bugün 100 kilo kaldırdı 2 gün sonra 60 kiloya düştü, o zaman en başta 100 kiloya gelmesi 100 kilo kaldıracak kadar kondisyonunun arttığı anlamına gelmez, misal o gün başka değişkenler devreye girmiştir, mesela bir önceki gün fazla karbonhidrat almıştır o nedenle kaldırmıştır, bu fizyolojik olarak 100 kilo kaldıracak kadar kondisyonunun arttığı/iş yapabilme yeteneğinin arttığı anlamına gelmez. Bir noktaya kadar kondisyonu artar orada durursa, kondisyonu artmıştır demektir; iş yapma becerisi artmaya devam ediyorsa, kondisyonunun artmaya devam ettiği anlamına gelir ama geriliyorsa, bunu kondisyonunun aslında en başta da 100 kilo kaldıracak kadar artmadığı gibi yorumlayabiliriz.

Diğer durumlar için de bu bilgi sana bi çıkarım yapmana olanak verir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.03.23)
İngilizcesi condition. Yani durum, vaziyet, hal.

Kondisyonu iyiyse iyi bir durumdadır, kondisyonu kötüyse kötü bir vaziyettedir. Bir görevi, hedefi yerine getirmeye uygunluk anlamında da düşünebilirsiniz, birinin ya da bir şeyin ortalama vaziyetinin iyi mi kötü mü olduğu şeklinde de.
0
akhenaten
(28.03.23)
@akhenaten, hazırbulunuşluk sanırım.
0
🌸sanemz
(28.03.23)
kondisyon her şeyi ifade eder. durum demek çünkü.

gitarımı satıyorum. kondisyonu iyidir. temizdir, bakımlıdır. mesela yani...
0
alperz
(28.03.23)
Yapılacak şeye uygunluk durumu. Sozkonusu kişiyse zihinsel, fiziksel vb kapasiteye dair, bir araç ya da aletse kullanılacağı şeye dair bir uygunluk.
0
encokbenisevinnolur
(28.03.23)
(27)

muharrem ince'ye yapılan zorbalık ve millet ittifakına katılma olasılığı

debian
şu sanat sepet tayfası ve kendisini ayrı ve yüksek bir entelejansiyaya ait gören güruh günaşırı adamı linçliyor sürekli. twitter'daki fetö hesapları bile kaset tehditler savuruyor artık o derece! işbu durum beni muharrem ince safına daha da kenetledi son kertede. açıkça seçimlerde ince'ye oy verecek
şu sanat sepet tayfası ve kendisini ayrı ve yüksek bir entelejansiyaya ait gören güruh günaşırı adamı linçliyor sürekli. twitter'daki fetö hesapları bile kaset tehditler savuruyor artık o derece! işbu durum beni muharrem ince safına daha da kenetledi son kertede. açıkça seçimlerde ince'ye oy verecek bir seçmen olarak; muhalif cenahtan muharrem ince'ye yönelik yapılan psikolojik şiddet ve zorbalığı muhalefet kesiminin kendisiyle yüzleşmekten korktuğu ilkel bir çelişki olarak tanımlıyorum. çevremde her siyasi görüşten insan var. hepsiyle siyaset hakkında konuşabiliyorum. ama bu linç sever tayfa hakikaten bambaşka bir seviye değil mi sizce de? onlar gibi olmayana ve düşünmeyene tahammülleri yok. direkt engizisyonu kurmak derdindeler tabiri caizse.

sürekli bir şekilde adaylıktan çekil, kk'ye katıl diye bir zorbalık yapılıyor kitlesel olarak. ben buna karşıyım ciddi manada. muharrem ince yarın öbür gün kılıçdaroğlu'na katılsa dahi ben kesinlikle kk'ye oy vermem mesela bir seçmen olarak ve biliyorum ki benim gibi düşünen çok sayıda muharrem ince'ye oy veren ve bu şekilde düşünen seçmen var. biz zaten kkye oy vermemek için direniyoruz. bizim fikrmizi önemsemeyen bir zihniyete direniyoruz. velev ki kılıçdaroğlu dayatmasına boyun eğerse ve millet ittifakını katılırsa muharrem ince bizlerin olduğu gibi gidip kılıçdaroğlu'na oy vereceğimizi zannetmeleri çok gülünç değil mi? etrafımda daha önce chp'ye ve iyi parti'ye oy vermiş arkadaşlarımın çoğunluğu kılıçdaroğlu dayatması ve saçma sapan ifadeler sebebiyle ince tarafında konuşlandı. yani ince'nin tabanı tepkisel ve refleksel bir taban. böyle bir kararda kendi tabanını kaybetme riski de ortaya çıkmaz mı? siz de ince'nin millet ittifakına katılacağını düşünenlerden misiniz?
0
debian
(27.03.23)
bence de abartıldı adama yapılan bullying ve mobbing. adamın o kadar da karşılığı yoksa zaten alır perinçek gibi 0.20 oturur aşağı. neden bu anti demokratik tavır. adı üstünde ilk tur. tüm dünyada ilk turda en az 10-12 aday oluyor. şu hali bile çok az zaten.
0
tantavizisyon
(27.03.23)
katılıyorum.
m.ince'yi k.kılıçdaroğlu'na oy vermeyecek olan muhalif kitlenin alternatifi olarak gördüğü için bütün bu olup biten. halbuki bilmiyorlar ki m.ince geri çekilse ve m.ittifakına katılsa bile bu seçmen tıpış tıpış gidip k.kılıçdaroğlu ve 7-8 yardımcısına oy vermeyecek. insanların tatava yapmayıp gidip k.kılıçdaroğlu'na o vermesini istiyorlar şaka gibi. bunun o eleştirdikleri akp zihniyetinden hiçbir farkları yok benim fikrimce. ben de senin gibi düşünenlerden birisiyim ve m.ince diyorum. geçmişte k.kılıçdaroğlu'na oy vermiş bir kişi olarak bu kadar başarısızlığa karşı ısrarla aynı şekilde aday olabilen bir kişiye tekrar oy vermem imkan dahilinde değil kimse kusura bakmasın. temellendirme istiyorsanız alın size oldukça rasyonel bir temellendirme. herkes 12. şansı hakediyor deyip kendimi kandıramam. kendimi bu durumun içinde tutamam. benim bir oyum var. kim kazanıyorsa kazansın bakalım kazabilirse. dayatmalara ve tek adamlığa karşı olup bunu kendi tarafı yaptığında polyannacılık oynayamam ben. aynaya bakıyorum her gün...
0
ezkaza
(27.03.23)
Kriterleri sağlayan herkesin aday olma hakkı var elbette. Ama ben İnce'ye yapılan bir zorbalık görmüyorum. Hatta iktidar gayretiyle sürekli olarak görünürlük kazanıyor. Ben İnce'ye bakınca tamamen intikam alma hevesiyle, sosyal medyanın gazına gelerek, RTE'ye benzer ama içi boş bir kibirle kendini dev aynasında gören bir siyasetçi görüyorum.

Kendisinin siyasi görüşü esas olarak CHP ile İyi Parti arası bir yere düşüyor. Yani öyle Millet İttifakı'ndan çok farklı bir şekilde, insanlara muazzam bir perspektif sunan, bambaşka bir vizyon orta koyan biri değil. Hiç olmadı. Geçen Fatih Altaylı'nın programında da ne kadar sığ bir insan olduğunu resmen afişe etti.

İnce'nin bu süreçten kazançlı çıkması gibi seçenek yok.
RTE kazanırsa İnce oyları böldüğü için halkın önemli bir kesimi kendisine nefret kusacak.
KK kazanırsa İnce'nin oyları bölmesine rağmen, siyasette o kadar da ağırlığı olmadığı anlaşılacak.

Ama kendisi bu durumu bile analiz edemeyecek şekilde bilinçsiz bir süreç yönetiyor. Sonra toplumun tepkisi zorbalık olarak adlandırılıyor.
0
sailor
(27.03.23)
ofiste muharrem ince sempatisi yüzünden akpli ilan edildi geçen stajyerler :)))) düşün onlar bile zorbalık görüyor seçmeni olarak adamın kendisinin yaşadığı linci hayal bile edemiyorum. üstelik bugün bu hunharca saldırıyı yapanlar 5 yıl önce muharrem ince'yi idolleştiren insanlardı. bence asıl ironi burada gizli.
insanların kılıçdaroğlu "anti"liğini çok hafife alıyorlar. ince vazcaysa dahi taban ciddi tepki gösterir. belki de kendisi bunu bildiği için katılmıyor ittifaka. bakalım görelim önümüzdeki günler neler olur.
0
pardus
(27.03.23)
ne kadar doğru bilmem şöyle bi şey okudum: ince katılmazsa muhalefetin ilk turda kazanma şansı var, katılırsa ve iş ikinci tura kalırsa rte'nin eli güçleniyor kazanma şansı oluyor. ben ince'nin kk'dan daha çok zorbalığa maruz kaldığına inanmıyorum. sırf şu küfür etme olayı bile benim için yeterliyken 'adam kazandı' var, mengüyle gereksiz bir telefon konuşması var. twitter bot olayı var. akp'nin pek fazla ince'ye yüklenmemesi var. var oğlu var. twitterda zorbalık yapıyorlar dediğiniz şey bot bile olabilir yani. muhalefetin güçlü bir adayı oldukça ince'ye oy vermem, ama nefret etmek için bir nedenim yok kimsenin de öyle bi motivasyonu olacağını düşünmüyorum.
0
curious mind
(27.03.23)
Muharrem İnce'nin 2018 yılında seçmenine yaptığı ayıptan sonra herkesin eleştirmeye hakkı var, kimse kusura bakmasın. O gece bütün bir akşam televizyon önünde bekledik biz, 'adam kazandı' dışında da bir şey göremedik, duyamadık. Beyefendi çıkıp benim oyuma sahip çıkmaya bile tenezzül etmedi. Sinirden hüngür hüngür agladığımi, üç gün başımın ağrısının geçmediğini unutmam. O günden sonra bitti benim için. Çok ciddi gördüğüm an kanal degistiriyorum.

31 Mart seçimlerinde aynı o gece gibi yine televizyon başında bekledik ve Ekrem İmamoğlu her yarım saatte bir çıktı, bizi habersiz bırakmadı. Oyum benim için çok önemli, çok değerli. İmamoğlu benim o değerli oyuma çok güzel sahip çıktı. B

Dolayısıyla o kadar sinirleniyorum ki Muharrem İnce'nin yaptığına. Sonuna kadar da eleştiririm, buna hakkım var. Su anda da sırf egosu yüzünden bu seçimlere katılıyor.
0
fraise
(27.03.23)
İktidar olacağım diyip katıldığın programlarda, attığın tweetlerde erdoğan'a bir laf söylerken muhalefete 100 laf söylersen, %30 oy alıp ikinci tura kalıcam diye hava basıp 100 bin imzaya zar zor ulaşınca "Ben zaten yavaş olsun istedim, yoksa akpliler imza attı derlerdi" diye kimsenin inanmayacağı bahaneler uydurursan, her programda "CHP beni yalnız bıraktı, beni sırtımdan bıçakladı" diye yalanlar atıp, 24 haziran gecesi sandık başında bekleyen milyonlarca seçmenin hakkını yersen üstüne bi de onlara şizofren dersen evet zorbalanmayı hak edersin üzgünüm siyaset böyle bir olay.

İki turlu seçimde 10 küsür aday olmalı diyen arkadaş haklı ama o seçim bu seçim değil. Bu seçim ilk turda bitmeli ki ülkenin siyasi yapısı normale dönsün, sizin istediğiniz gibi 10 adaylı seçimler olsun. İkinci tura kadar olan iki haftada erdoğan'ın koltuğunu korumak için neler yapabileceğini tahmin bile edemeyiz. İlk turda bu işi bitirip ülkeyi normal bir yola sokmamız lazım. Karşı tarafta hizbullahçılar, talibandan halliceler var. Şakası olan bir seçim değil. Yani burda hangi aday en iyi diye oy vermiycez, türkiye'nin geleceğini korumak için oy vereceğiz.

daha önce de söylenmiştir, brezilya seçimlerindeki motto geçerli. Cennetin kapılarını açmamıza gerek yok ama cehennemin kapılarını kapatmamız gerekiyor. O yüzden İnce'nin çekilmesi, seçimin ilk turda bitmesi gerek.
0
nundu
(27.03.23)
çünkü ince'nin de hedefi cumhur ittifakı değil de millet ittifakı olduğu için olabilir mi? her konuşmasında rte ağzıyla muhalefete saldırması, ona 2018'de oy verenlere ve onun için çabalayanlara sürekli hakaret etmesinden dolayı da olabilir mi?

ince'nin bir önce seçimden bir karın ağrısı var. chp yüzünden kazanamadığını düşünüyor. inanılmaz bir intikam hırsıyla hareket ediyor. her konuşmasından bu çok net anlaşılır durumda. halbuki o "adamın kazandığı" seçimden sonra çıkıp aslanlar gibi aldığı oyun arkasında dursa, çabaladığını ve sonrasında "çabalayacağını" gösterseydi muhtemelen şu an chp'den ayrılmamış ve tekrar cumhurbaşkanı adayı olmuştu. ancak iyi ki olmamış çünkü ben şahsen chp'li bir erdoğan görmek istemezdim. muhalefete bütün argümanları rte'nin söylemlerinin aynısı. bir önceki seçimde demirtaş'a imza veren, hdp bayraklanın önünde miting yapan kendisi değilmiş gibi şimdi hdp ile ittifak olunca terörist ilan ediyor muhalefeti. e sen de cumhurbaşkanı adayıyken aynısını yaptın mesela?

ayrıca ben bu "bize aday dayatıyorlar o yüzden ince'ye vereceğim" laflarını da "akp'ye vermem lazım" diye yorumlarım hep. çünkü bunu diyen kişi asla aday beğenmez, beğenmeyecek. bunu diyenin "kime oy vereceğim? bi liderlik vasfı yok" diyen akp'li dedelerden hiçbir farkı yok. mansur olsa başka bahane, imamoğlu olsa başka bahaneleri olurdu. sen yine tepkini göster tabii, cumhur ittifakı öyle bir ittifa dönüştü ki oldukça demokratik (!), vatandaşın seçimlerine önem veren (!) bir yapı. elbette sen yine "tepki oyunu" göster çünkü 20 senede ülke yeterince battı zaten artık senin "tepki" oyunu göstereceğin bir seçim de olmadığında görürsün o "tepki oyunun" nasıl bir "ülkeyi batırdım" oyu olduğunu.

son olarak şunu söyleyebilirim, ince'ye yapılanlar, ince'nin muhalefete söylediği ve verdiği zarardan çok çok daha az. ince'nin çok daha fazla şeyi hak ettiğini düşünüyorum.
0
ilgeru
(27.03.23)
Herkes fikrini beyan ediyor ancak siyaset biraz sabır işi bunu Akşener olayında da gördük çok erken konuşmamak lazım bu kamuoyu bir araya gelmelerini de zorlaşıyor aslında ama bu sanatçı kanat önderi ünlü her neyse söylediklerinin önemi yok sonuçta onlar karar alıcı bir mekanizmada değiller.
İnce nin kendisi de bunu mümkünsüz kılacak çok beyan verdi.
Ayrıca İnce'nin ideolojik bir ayrım içinde değil kişisel bir intikam güttüğü ortada.
Erdoğan gitsin isteyen dostlar iktidarın kendine göre ayarladığı seçim kanunun genelde az oy almalarına karşın meclis aritmetiğini kendi lehlerine çevireceğini görüyor musunuz. İkinci tura taşımanın korkunç sonuçları olabileceğinin ayırdında değil misiniz?
Geldiğimiz noktada kk olmasın demek şimarıklıktan ötesi değil. İnce'ye oy vermek de Erdoğan'a vermekten farklı değil.
Tercih sizin.
0
Ufuk
(27.03.23)
Zorbalığa uğradığını düşünmüyorum. Ne zorbalıklar oldu kimlere kimlere...
Ve kendisine verilen tepkiler de durduk yere değil...
Sorunuza cevaben millet ittifakına katılacağını sanmam
0
cccbehzatccc
(27.03.23)
Chp'nin zorbalik yapmadigi kesim kaldi mi?
0
fatihreis
(27.03.23)
Zorbalığı geç, adama resmen fetö taktikleriyle saldırıyorlar. En son kasedin var elimizde diye tehdit ediyorlardı. Aday konusunda onay vermedi diye Meral Akşener'e, İYİP'e edilen lafların haddi hesabı yok.

Lise çağlarında falan insan şey sanıyor, hani solcular / sosyalistler var, biraz azınlıktalar ya da farklı şeyler söylüyorlar diye özgürlükçü / modern falan zannediyorsun onu. Sonra biraz aklın erince bakıyorsun adamlar RTE'den beter.

CHP'nin olayı da o. İktidarda olmadıkları için adamları demokrat / modern / kibar falan zannediyorlar ama değil, tabanının da AKP tabanına benzer bir zorbalığı var. Hatta belki bi tık daha fazladır, dandik bir üniversite bitirdiği için kendini "aydın" sanan insanlarla dolu ortalık.

Kaldı ki adama saldırmaları mantıklı da değil. Anketlere bakıyorsun, İnce'nin aldığı oyun çoğu Cumhur ittifakından geliyor. E adam karşıdan oy çekebiliyorsa senin faydana bu. Adam aday olmasa daha az oy alacaksın. Buradan yürüyüp olayı ikinci turda nasıl lehine çevirebilirsin onu düşünmek yerine adamı eleyip, ilk turdan seçimi vermeye çalışmanın akılla izah edilebilir bir tarafı yok. Aynı şey Sinan Oğan için de geçerli, milliyetçi adam HDP sevdalısı KK'ya oy vermeyecek, MHP oylarını böleceksen SO'ya destek olman lazım, ama yok. Onun yerine Erbakan'a falan oy veriyorlar, adamın pazarlıkta elini güçlendirdiler, adam istediğini alıp Cumhur'a katıldı :) Durduk yere adamları meclise soktun :)

Aday göstermediğin sürece (başkanlık seçimi açısından) İnce'yi Millet ittifakına çekmenin bir faydası yok, o yüzden davet edileceğini sanmam. Edilse katılırdı gibi hissediyorum ama.
0
plutongezegendegilmi
(27.03.23)
Vay arkadaş yine birileri mağdur olmuş.

Kılıçdaroğlu'na yüz yıllardır zorbalık yapılıyor. Adamın her şeyiyle dalga geçti bizzat RTE, linç ettirdi, Ankara'da olanları falan unuttunuz herhalde.

Benim kızdığım konu bizi bir önceki cb seçiminde göt gibi ortada bırakmasına rağmen günden güne ağzından ve gözlerinden tıpkı yerine geçmeye çalıştığı zata benzer şeyler çıkması ve birbiriyle çok da alakası olmayan partiler bir araya gelip bölüm sonu canavarını yenmek için bir şeyler yapmaya çalışırken bana ne ben aday olacağım ve kazanacağım hayalleri kurması. Doğu Perinçek de aynı şeyi yapıyor ama onun seçimin kaderini etkileyecek bir kitlesi yok. Muharrem İnce ise AKP tarafından net bir şekilde fonlanıyor ve rende binası sosyal medyada inanılmaz bir propaganda yürütüyor.

Kendi isteğiyle İnce'ye verecek varsa da buyursun versin ne diyeyim. Bir sonraki seçim olur mu bilmem ama her şeyin bugünden farklı olacağı bir geleceğe oy verildiğinin farkında olmak lazım.
0
chicha_v2
(27.03.23)
Ulkede olmayan kalmadi, deprem oldu kac sehir yikildi, adamlar hizbullahla ittifak yapti vs tonla sey hala kkye vermem falan pes hakikaten. Ama vermeyin cidden, rteye verin hatta direkt adrese teslim olur. Su durumda bile bu triplere girenler hakikaten kkye vermesin, ayni tarafta degiliz cunku.
0
unidentified floating object
(27.03.23)
İnce'nin aldığı oyların çoğunu Cumhur ittifakından aldığına dair tek bir net araştırma var mı?

Az önce gördüğüm bi araştırma ikinci turda kime verirsiniz diye sormuş ilk turda ince diyenlere;

%55 Kılıçdaroğlu
%20 Erdoğan
%25 boş oy

Gibi sonuç çıkmış. Bu %55 ilk turda Kılıçdaroğlu'na verse zaten hiç dert tasa kalmıycak sorun burda. Ha bence ince aday olsa da ilk turda bitecek de boşuna şamata yaratıyor. Asıl zorbalık yapan kendisi, sözde sanatçılar gibi laflarla. Az önce de tweet atıp R yapmış bu konuda :d
0
nundu
(27.03.23)
doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar. adam doğruları ve gerçekleri söylüyor.
0
izole
(28.03.23)
Çok yazmaya niyetim yok, 2002den evveli dahil Erdoğan muhalifiyim ve bu adam yargılanmazsa gözüm açık giderim... Şu anki siyasi iklimde akp MHP seçmenleri dahil en saygı duymadığı. ince seçmenleri, tam bir karikatür, Trump gibi...

Bu arada CHP'nin de yetersiz bir parti olduğunun farkındayım...
0
hewit
(28.03.23)
m. ince bu seçim için stratejisini millet ittifakından oy toplamak üzerine kurdu. en başından beri kendisini kk'nin alternatifi olarak konuşlandırdı. katıldığı programlarda 2 dakika akp'yi eleştiriyorsa 22 dakika altılı masayı eleştiriyor. akp'nin adamı olduğu iddiası komik, elbette böyle bir şey söz konusu bile olamaz ama şu anki politikası dolaylı olarak chp'nin değil akp'nin işine geliyor. tayyip bu adamın adaylığından eminim ki memnundur.

aslen seküler ya da akp karşıtı olup m.ince'ye sempati besleyenler önümüzdeki seçimin ne anlama geldiğini ve büyüklüğünü bence kavrayamıyorlar. bu seçim, (akp döneminin bitmesini isteyen bizler için) aday beğenme/beğenmeme lüksünün olmadığı bir seçim. rte'nin karşısında terlik aday olsa terliğe oy basacağız. kk aday oldu, ona oy vereceğiz. bu seçim en basit cümleyle 'tayyip gitsin mi kalsın mı?' seçimi. dolayısıyla akp karşısındaki oyların tek bir adayda birleşmesi gerekiyor.

m.ince olur da akp giderse bir sonraki seçimde istediği koltuğa aday olsun. güle oynaya demokratik seçim yapalım. ama yeri ve zamanı şimdi değil. insanlar kendisine hem 'adam kazandı' gecesi yaşattıkları için hem de bu yüzden öfkeliler, haklı olarak da eleştiriyorlar.
0
sir gawain
(28.03.23)
erdogan'i gondermemiz bu kadar onemliyken egosunu kenara koyamayip aday oldugu icin kk'yi hic affetmeyecegim. ve gorun kaybedecek. kazansa da kil payi kazanir %51-52 falan. millet hayallerde yasiyor.

muharrem ince'ye yapilan zorbalik mi zorbalik. cok net. adamin ne saray icin calismadigi ne baska sey kaldi. su fazil say'in laflari, bu cehap'li kitle inanilmaz soguttu beni. bir sey diyeyim ben kk ve rte ilk tura iki kisi girseler secimi ilk turda erdogan alir. adam yanina yrp, hudapari falan cekti tutusunca. kitlesini buyuttu. bizim masa ne yapiyor? birlestirici kucaklastirici masa niye buyumeye kapali. simdi hdp ile paslasiyorlar gibi bir durum da oldu ki butun bunlara bakinca erdogan yine alacak gibi.

secimden sonra sozlukte kk basligini gorur gibiyim. sizi de beklerim.
0
antikadimag
(28.03.23)
Katılıyorum. Bu davranışların chpye eksi oy yazdıgına da kesinlikle eminim resmen incenin oyunu yükselttiler. Adamı salsalar oyu bu kadar yükselmezdi. Ayan beyan zorbalık bu.
0
personaa
(28.03.23)
sailor +1
fraise +1
nundu +1

hizbullah'tı, erbakan'dı derken bu iş kimsenin kaprisini ve egosantrik hırslarını kaldıramayacak kadar ciddiye bindi artık.
gündemi boşuna meşgul etmesi bile şu süreçte zarar.
üstelik kendisinin kafa yapısı seçmene şizofren dediğinde ortaya çıkmıştı.
şimdi de eleştiriye tahammülü olmayan hırçın çocuklar gibi davranıyor.

bu adam zamanında seçimlere girerken 80 bin avukatla sahada sandıkları koruyacağını falan söyledikten sonra ortadan kaybolmuş biri.
lafına ancak maalesef biraz saf olan, hayat deneyimi yetersiz gençler inanıyor ve insanların da bu saflığa tahammülü yok şu süreçte.
durum bundan ibaret.

millet ittifakına katılacağını düşünmüyorum.
zira, mottosu muhalefete de muhalefet etmek ve bir alternatif oluşturmak ama fatih altaylı'nın programında hakaret edip durduğu insanlardan sandık başında destek isteyebildiği için yine de ne yapacağı belli olmaz tabii.
0
blatta hiberna
(28.03.23)
aday açıklanana kadar muhaliflerin %90'ı "gılışdar aday olmasın" diyor, capsler yapılıyor, chp önünde protestolar falan oluyordu. birden kılıçdaroğlu yüzyılın en birleştirici, en naif, en dürüst, alevi olduğu için zorbalığa maruz kalan muazzam bir aday oluverdi.
demem o ki muhalif kesimin de bir önceki seçimde yere göğe sığdıramadığı ince'yi şimdi yerin dibine sokmasını yadırgamıyorum.
çekirdeğimi aldım, izliyorum. önümüzdeki 47 gün çok eğlenceli geçecek.
0
faberkastelli
(28.03.23)
bana millete katılacak gibi geliyor ya.
0
Hallegadola
(28.03.23)
Muharrem İnce herhangi bir potansiyeli olmayan bir siyasetçi, zaten RTE'nin içki içeni yakıştırması da boşuna yapılmıyor. İçki içeni ve diplomalı olanı, tek farkı bu. Zamanında RTE'yi indirmek için yapılan Ekmeleddin hamlesi gibi bir hamle, o dönem sahip olduğu popülarite kullanılmak istendi ama kendisi kendine inanları yüzüstü bırakıp gidecek kadar da etik yoksunu olduğunu göstermişti ama ben Muharrem İnce'de bi kabahat bulmuyorum tabii ki, biz Muharrem İnce'ye asla olamayacağı bir insan olma hayali verdik zamanında, o da kendini buna inandırdı böyle davranıyor, insanlar da şimdi "sen böyle değilsin birader sana bu hayali biz verdik, gerçekleri gör artık" diyor. Hepsi bu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.03.23)
Özellikle belirtmeliyim ki 'bu seçimin' deneme tahtasıymış gibi görülmesini gülünç ve anlamsız buluyorum.

Muharrem İnce, tabi ki aday olabilir; ancak kendisi yakın zamanda yaşamış biri olarak seçim sürecinin ülkede nasıl ilerlediğinin, sosyal medyanın ne denli acımasız olduğunun gayet de bilincinde olduğunu düşünüyorum. 2018 seçimlerinde benzer propaganda faaliyetlerini, dahil olduğu örgüt ile lehine gayet de iyi sürdürmüştü. Aday olan kişinin bu sataşmaları göze alması gerekiyor.

Şu an ülkede siyaset yapılabilecek bir sistem yok. Gerçekten siyaset yapmak amacı olan biri kanımca bu süreci bekleyip, destek verip akabinde oluşacak uygun ortamda elinden geleni yapmalıdır ki kendi doğru seçmen sayısını böyle bir ortamda çok daha rahat görebilsin. Muharrem İnce üzerinde şu an öyle bir belirsizlik hakim ki, oy oranını tahmin etmek diğer adayların oy oranlarını tahmin etmekten çok daha zor. Bu seçimin böyle bir muğlaklığı kaldıracağını sanmıyorum. Yorulan, yıpranan, zorbalığa maruz kalan biziz, 555 bin 980 tl ödeyip aday olan herhangi biri değil! O yüzden gerçekten değişiklik isteyen adayların, seçmenlerin mantıklı olup, geleceğe dönük aksiyon alması gerekiyor.

Yarın adaylıklar için son gün ama gördük ki saatler içinde dengeler değişebiliyor :)
Görüşme olursa ben Muharrem İnce'nin adaylıktan çekileceğini düşünüyorum.
0
lüzumsuz adam
(28.03.23)
ben sizin gibi düşünenlerin derdini anlamıyorum. kardeşim bırakın bi önce adam kaybetsin. sonra ne yapıyorsanız yapın. bizim normalleşmeye ihtiyacımız var önce. şu an ideooloji falan kalmadı zaten. o kadar kutuplaştık ve sistem o kadar kilitlendi ki bildiğin cumhuriyetçiler-demokratlar gibi kaldık.

ben ciddi anlamda erdoğan ve ali babacan arasında bile olsa gidip ali babacan'a oy veririm ki siyasal islam hayatımda en nefret ettiğim şeydir. sağcı da olsa bi değişim yaşansın ya yeter abi.

oy alma potansiyeli kimin yüksekse o kazansın. bu seçim anormal bir seçim. onu seviyorum bunun kaşı gözü güzel seçimi değil. değişim için ne gerekiyoorsa yapma seçimi.
0
bohr atom modeli
(28.03.23)
Tam tersine inceye yapılan bir pohpohlama var. Oyları böldüğü için aslında çok büyük tepki çekmesi gerekirdi çünkü oyları bölmek şuan yapılması gereken son şey. Cumhur ittifakının hali ortada. Kazanması demek bizler için, çocuklarımız için ölüm demek, hapis demek, eğitimsizlik, cahillik demek.
Şuan oyları böldüğü halde bir grup tarafından çok destekleniyor. Tüm ak parti trolleri inceyi destekliyor şuanda. ne kadar çok oy alırsa cumhur ittifakının o kadar işine geliyor bu durum.
İnceye giden her oy, ak partiye atılmış gibi.
Bunun karşısında inceye yapılan millet ittifakına katıl baskısı çok masum. Gerçekten gerekli. Çünkü ince oyları böldüğü için kk 1 puanla falan kaybederse o zaman ortaya çıkan görüntü çok korkunç olacak.
0
zimbirik
(28.03.23)
(4)

dideral kullananlara bi sorum var

nathanieltroy
merhaba. doktor, el titremesi yaşadığım için dideral verdi, sabah akşam yarım şeklinde alıyorum. 2 gün oldu kullanmaya başlayalı ve şimdiden nerdeyse durdu elimin titremesi.ama ben biraz psikolojik de olduğunu düşünüyorum (mr ve tahlil sonuçları temiz çıktı). anksiyetem var zaten en az 15 senedir. h
merhaba. doktor, el titremesi yaşadığım için dideral verdi, sabah akşam yarım şeklinde alıyorum. 2 gün oldu kullanmaya başlayalı ve şimdiden nerdeyse durdu elimin titremesi.

ama ben biraz psikolojik de olduğunu düşünüyorum (mr ve tahlil sonuçları temiz çıktı). anksiyetem var zaten en az 15 senedir. her ne kadar anksiyetimi artıran durumlarda değil, her zaman titreme yaşıyo olsam da bence genel olarak anksiyete kaynaklı bi durum.

diderali anksiyete için kullananlara bi sorum olacak bu noktada: gerçekten işe yarıyor mu? yarıyorsa ne kadar sürede ve nasıl bir faydasını görmeye başladınız?
0
nathanieltroy
(27.03.23)
ay ne mutlu size, ben kullandım ve durmadı titreme...anksiyetimde de değişiklik olmamıştı sanki, yıllar oldu da. ama bu kişiden kişiye değişebilir.
0
cccbehzatccc
(27.03.23)
Bro neden psikolojik olsun Dideral zaten çalışma mekanizması gereği adrenalin salgılamanı engelleyip kan akışının yavaşlamasına, kan basıncını düşmesine neden oluyor, o da haliyle anksiyete etkilerinin giderilmesine neden oluyor, kimyasal bi tepkime yani, plasebo değil. İlk kullandığın an etkisini görürsün.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.03.23)
Kullandim ise yariyor
0
Slynmaster
(27.03.23)
Dideralin etken maddesinin, hem merkezi sinir sistemine geçtiği hem de kaslar üzerinde etkili olduğu, böylece titremeyi azalttığı düşünülüyor. Anksiyetedeki kullanımı ve etkileri ayrı.
Yani titreme tamamen psikolojik değil.
0
pro9it9is9
(27.03.23)
(33)

islami ibadetler çok zor değil mi sizce de?

sanemz
5 vakit namaz, oruç tut, teravih, abdest.. birde gaz çıkarınca abdest gidiyor. irade zaten kısıtlı bir kaynak deniliyor bunun birini yapsan günlük işlerini nasıl yapacan?sadece fikirleri merak ettim.
5 vakit namaz, oruç tut, teravih, abdest.. birde gaz çıkarınca abdest gidiyor. irade zaten kısıtlı bir kaynak deniliyor bunun birini yapsan günlük işlerini nasıl yapacan?
sadece fikirleri merak ettim.
0
sanemz
(27.03.23)
Namaz ve oruç dışında diğer kalanların sorgulanması gerektiğini düşünüyorum.
Mesela abdestin şartları...bunlar zamanla kimi insanlarca konulmuş şartlar olduğuna dair kaynaklar var. Reşat Nuri'nin Kuran'ı Kerim tercümesini okumanızı öneririm. Kendisininin ve İhsan Eliaçık'ın da bu konularla ilgili açıklamaları var...Benim okuduğum tercümede 'ayak, el ve başın ıslatılması' anlamını çıkaracağım ifadeler vardı. Ve 3er kere de değil.
0
gadlemler
(27.03.23)
Bence yasadigin yere gore degisir. turkiyede kolay her yer canii, abdesthane. gecen iftar vakti yokluk cektim butun dukkanlar kapaliydi. gerisi hayat tarzi. bana gore duzenli spor yapmak inanilmaz zor bi sey ama kimileri benimseyip buna gore rutin olusturuyor. ibadetler de boyle kafanda zaten kesin yapacaksan hallediliyor. bir de namazda sunnetleri cikarsan 3 dk bi sey
0
ala09
(27.03.23)
farz ve sünnetlere bakmak gerek.
teravih farz değil. oruç bana zor gelmiyor. hatta bazı kolaylıkları bile var. yemek hazırlamaya uğraşmamak gibi (sabahları). vakit bana kalıyor.

namaza gelince düzenli kılarsan günde 30-40 dknı alacak bi şey.

düzenli namaz kılanlar için dışarda abdest olayı sıkıntı özellikle kışın sıcak su ve kağıt havlu olmayan yerlerde.

ama din kolaylaştırma üzerine olduğu için yapabildiğin ölçüde yapıyosun.
0
jelly bear
(27.03.23)
Eğer bu ibadetleri inandığın için yapıyorsan Allah Kur'anda şöyle diyor: Ben cinleri ve insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım. (51/Zâriyat, 56)

Yani bu dünyadaki görevimiz ibadet etmek, zaten ömür kısa yani asıl yaşanacak hayat burası değil diyor Allah ve peygamber. Ama insan bu dünyada yaşamak istediği için ibadetler hep zaman alıcı ve zor geliyor haliyle.

Bu benim içinde geçerli tabii :)
0
bu yolun yolcusu
(27.03.23)
Zor, o yüzden hiçbirini yapmıyorum. Gaz çıkarınca abdestin bozulduğunu da yeni öğrendim. Her gaz çıkarttıktan sonra bir daha mı abdest alınıyor? Bir de bu ayakların lavaboda yıkanmasından nefret ediyorum.
0
Kahvedesu
(27.03.23)
@Kahvedesu, evet mesela bazı insanlarda huzursuz bağırsak sendromu oluyor ve bahsedilen durum onlarda çok sık yaşanıyor. napsın bu adamlar. birde bazı teyzelerden duyuyorum özellikle şeker hastaları idrar kaçırıyor peki bunlar ne etsin.

tüm bunlar haricinde ben sabah seheri islamiyetteki Allah'a dua etmeye bayılırım.
0
🌸sanemz
(27.03.23)
Hastaysan osuruğunu idrarını tutamıyorsan yenileyeceksin işte her defasında altı üstü 5 vakitlik bi şey, İslam dini ibadet esnasında "temiz" olmanı buyuruyor, bence gayet mantıklı. Yani idrarını tutamaman elinin ayağının tutmaması anlamına gelmiyor, elin ayağın tutuyorsa abdestini tazelersin, ha kuralları ben koysam her vakit abdesti tazele derdim ama yine kıyak geçmişler inananlara. Yani 40 yıllık hardcore bi ateist olarak bana bile anlamsız geldi kaygınız.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet, doğru diyon aslında idrar kaçıran da bi zahmet temizlensin de mi? ama beş vakitte bir boydan boya ıslanmak üşendirir bence. özellikle kış aylarında.

ya birde şu var, herkes aynı işleme tabi tutuluyor. mesela bazılarına oruç iyi geliyor çünkü adam olmuş zaten 100 kilo, azcık aç kalayım ne olur ki diyor ama diğer yandan hasta, çelimsiz biri de aynı şeyi yapıyor. ikisnin dayanma gücü aynı değil.
0
🌸sanemz
(27.03.23)
Ya yok onu yapanlar zevk bile alıyordur o rutinden öyle düşünmeyin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.03.23)
“İsra gecesi namaz elli vakit olarak farz kılındı, sonra azaltılarak beş vakte indirildi ve şöyle seslenildi: Ey Muhammed, benim katımda söz değişmez, senin için bu beş vakit namaz sebebiyle elli vakit sevâbı vardır.”
0
deepex
(27.03.23)
Sadece ibadetler değil, yaşam tarzı da zor.
0
ruhen hastayim ben
(27.03.23)
sünni islam zor.
kuran islamını savunanlara göre o kadar zor değil. çünkü sünnilerde abartılan şekilde ibadet yok kuranda.
0
vizivozo
(27.03.23)
100 kilo mevzusunda oruç kilolu olanları bazen daha da zorlayabiliyor. Yani öyle kiloluya kolay, azıcık aç kalayım vs diye genelleyemeyiz.

Bana da iş seyahatlerinde namaz olayı zor geliyor. Hele bir de kılamayınca bir sürü kaza borcun oluyor. Ama sonra düşünüyorum da günlük hayat telaşını hep daha önceye aldığım için bana zor geliyor. Yoksa 15-20 dk bilemedin yarım saatlik şey. Bence neyi oncekiklendirdiğimizle alakalı bu zorluk meselesi.
0
Amaranta ursula
(27.03.23)
Sabah namazı yazın çok zor, gece 3-4 gibi kalkıp (net hatırlamıyorum, imsaktan sonra yani) kılıp tekrar yatıyorum. Ama kışın kolay, sabah kalkıp kılıp evden çıkıyorum genelde.

Diğer vakit namazlarının bir zorluğu yok, işyeri müsaitse öğlen ve ikindi 10'ar dakika tutar. Bir sigara molası kadar.

Ama dışarıda abdest zor, özellikle kışın. Bunu da dışarıda bulunacağın saatler ve abdestli çıkmak olarak ayarlanabiliyor, ben abdestli çıkmam pek, gittiğim yerde illa ki bir mescid ya da cami bulur abdest alırım.

Bir de şöyle bir şey var, "namazın dakkası şu, kıldın kıldın kılamadın yandın" diye bir şey yok. Belirli bir zaman aralığı var, mesela bugün için öğlen namazı 13:15 ile 16:30 arası (15 dakika namaz kılma payı verdim, ikindi giriyor 15 dk sonra)

Yani 3 saatlik süre içerisinde 10 dakika zaman ve bir lavabo bulunur illa ki.

Her namaz da yeni abdest şartı da yok +1

Dışarıdaysan veya su ve zamanla ilgili sıkıntı varsa öğlen ile ikindiyi birbirine yakın kılıp (süresi geçmeden) tek bir abdest ile kılabilirsin.

Oruç zor, hele ki yaz günleri. Diabetliler, insülin direnci olanlar vs için çok zor. Ama tutamıyorlarsa zaten muaflar, insan kendini bilir, dener. Tutamıyorsa fidyesini verir, ama Allah'ı kandıramaz tabi :)

Teravih zor ama farz değil, kılmasan olur. Zaten paldır küldür kılınıyor çoğu camide, Allah kabul etsin ama hiç bana göre bir namaz kılma tarzı değil mesela.

Abdestde su olayı mesela, su yoksa illa bul da demiyor, teyemmüm var.

En önemli ibadetlerden birini atlamışsınız, zekat. Bunu uzun uzun tartışıp masaya yatormak lazım, maalesef çok az yerine getirilen bir ibadet.
0
John Bloor
(27.03.23)
hayatında hiç çalışmamış birinin işe girerken hissettiği kaygı, işin rutinine girdikten sonra gider. bunun gibi ibadetler de bir süre sonra kolaylaşır, hayatın akışının bir parçası olur.
0
harmanyeri
(27.03.23)
@Amaranta ursula, kilodan kastettiğim senin bahsettiğin gibi şartların aynı olmamasıydı. ama tabi Allah bunu gözönünde bulunduracaktır. evinde 7-24 sıcak su akan biriyle, kuyudan su çeken biri aynı olmayacaktır gözünde.

@vizivozo, Kuran'da ne yazıyor tam bilemesem de şapşal insanların zorlaştırdığını farkediyorum. mesela gücünün yettiği kadar deniyor ama önüne gelen vaaz verdiği için mmecburiyete dönüştürülüyor.

birde Allah'a ulaşmak için akan sular kadar yol olduğunu okumuştum. ve onun şahdamarımızdan yakın olması çok ferahlatıyor. neyse. bence zorlaştıranları ciddiye almamalıyım. teşekkürler.
0
🌸sanemz
(27.03.23)
Nazam ile Orucu geçtim, Haç ibadetine karşı bir şüphem var kendi adıma. Özellikle umrenin mantığını çözemedim.
0
put it in your appropriate place
(27.03.23)
@put it in your appropriate place, ben mantıktan ziyade yapabilirlik arıyorum. mesela günde 5 vakit namaz kılmak sağlıklı bir insana vız gelir ama oruç o kadar kolay olmayabilir. ama denildiği gibi bu da gücü yetenler için.

mantık da bence kişiye göre değişir. çünkü insanlara haller veriliyor ve o haller motivasyonunu arttırır. o da Allah'ın lütfuna kalmış.
0
🌸sanemz
(27.03.23)
Seküler bir dünya olduğu için zor görünüyor. Hayat ibadetlere göre düzenlendiğinde o kadar zor gelmez. Yukarıdaki örnekler de bunu destekliyor. Dışarıda, iş yerinde abdest almak zor, ama buna uygun mekanlar çok olsa sorun olmazdı.

Mesai saatleri de ibadetlere göre ayarlanabilir falan, ramazanda daha az mesai vs.
Özetle seküler bir düzende dini yaşamaya çalışmak zor. Allah’ın düzenlediği kurallara göre bir sistem olsaydı bahsedilen bir çok zorluk ortadan kalkar.
0
epitaf
(27.03.23)
teravih şart değil
sabah namazı erken yatmazsan yazın uyanamazsın
öğlen ikindi
akşam yatsı birbirine yakın kılarsan tek abdest

yolculuk alışveriş, gezmeler namaz vakitlerine göre hareket etmek gerekiyor
kılman gerktiğine inanıyorsan keyfi olarak pas geçmek daha zor bir psikloji
0
bir soru sorcam
(27.03.23)
İbadetler için iradeye hakim olmak, nefs mücadele gerekiyor ki bu mücadele ölene kadar sürer. Burada sabır önemli.Daha çok dünyevi şeylere olan ilgi ve bu tür meşguliyetin yoğunluğu kişiyi ibadetlerden alıkoyuyor.
Ayrıca alışkanlıklarımızın çoğu
ibadetlerimizi yapmamızda engel.
Üstte de belirtildiği üzere aslında hayatı ibadetlere göre ayarlamak gerekiyor.
Mesele otobüs yolculuklarında abdest için engel çıkarmaması adına mümkün olduğu kadar çok az yemeğe dikkat ederim ki işe yarıyor.

Gerçek manada ibadetler yerine getirildiğinde kalp huzuru da sağlanır.imkansız değil.
Hastalık gibi bir engel yoksa oruçta rahat tutulur.
Özellikle bu hava şartlarında daha da kolay.
0
diyecevaplandı
(27.03.23)
iddia ediyorum abdest olayı olmasa namaz kılan müslüman sayısı artar. yaz kış abdest modern yaşamda çok zor bir olay. özellikle kapalı kadınları düşünsene, baştan aşağı soyunup tekrar giyinecekler. zaten kolaylıklar da hep erkeklere.

eğer abdest basit bir eylem olmasına rağmen farzıdır, sünnetidir, vacibidir zorlaştıran olmuşsa cehennemd3 cayır cayır yanacak bir sürü insanı ibadetten ettiği için.
0
anais
(27.03.23)
Geleneksel islam islam değil ve bir sürü "ilave" içeriyor.

Kuran odaklı yaklaşırsan olay çok kolay, çünkü yapman emredilen şeyler zaten insanın doğasında olan eylemler. Yemek yemek, su içmek gibi.
18 yıl olmuş namaza başlayalı mesela ne yurt dışında ne askerde hiç sıkıntı yaşamadım. Çünkü namaz artık senin normalin olduğu için hayatı ona göre şekillendiriyor ve sorun yaşamıyorsun.
0
drmuhendis
(27.03.23)
Kuranın diyanet çevirisinde Bakara -3, "namazı dosdoğru kılın" diye başlıyor.
Neredeyse diğer tüm çevirilerde ise, "düzenli dua edin" diye yazılmış.
0
vizivozo
(27.03.23)
Genel olarak ben de fazla olduğunu düşünüyorum. Günde 5 vakit namaz çok fazla, artı zamanları bir 100-200 yıl öncesine kadar bile mantıklıyken günümüz dünyasına uygunsuz kaçıyor. Abdest ile ilgili sanırım o zamanın insanları yeterli imkan olmaması sebebiyle pis oluyordu, yeterince sık duş almıyordu o yüzden namaza abdest şartı getirilmiştir diye düşünüyorum, temizlenmesi gereken yerler pislik birikebilen ve kokma ihtimali yüksek yerler genelde. Gaz çıkarınca ve tuvalete çıkınca tekrar abdest alınması gerekliliği ise çok saçma, abdest ile bu işlerin yapıldığı bölgeleri temizlemiyorsun zaten yenilemek ne fark yaratacak.
0
hala mi ceren yahu
(28.03.23)
zor. sadece ibadetler değil, islam'ın yasaklarına riayet ederek yaşamak da zor. kadınsan iki kat daha zor. en azından erkeksen istediğin kıyafeti giyip dışarı çıkabiliyorsun. görece daha rahat ve özgürsün.

irade kısıtlı bir kaynak. bu kadar ibadet yapacaksın, üstüne odun gibi yaşayacaksın. insan fıttırır. "yeter ulan ben bu dünyaya ibadet için mi geldim?" diyebilirsin. ama cidden ibadet için geldin.
0
1331c112
(28.03.23)
@1331c112, bu kadar ibadet yaptıktan sonra odun gibi yaşamıyorsun aslında,dediğim gibi iraden yeter ve ibadetlerini düzgün yaparsan iç dünyan inanılmaz tatlılaşıyor. bunu anlatmam mümkün değil. ama zor işte yapılmıyor bence.
0
🌸sanemz
(28.03.23)
Hayat tarzını ona göre adapte edip ibadet zamanlarını (özellikle namaz) planlarınıza dahil edince hiç sorun olmuyor. Genelde öğle ve ikindi namazlarında sosyal hayattasınız, tek abdestle ikisini birden kılmak zor değil.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(28.03.23)
Zekat vermek dışında akla mantığa uygun tek ibadet yok bence.
Yaklaşık 16 yıldır inançsız biri olmama rağmen ailem zekat vereceği zaman ben de veriyorum.
Öyle oturup matematiksel hesap falan yapmıyorum ama hem beni sarsmayacak hem de birinin işine yarayacak ortalama bir şeyler ayırıyorum.
Bunu ibadet olarak değil de standart bağış/yardım gibi düşünüyorum.

Namaz, oruç, hac vs. bunlar bana inanılmaz saçma geliyor.
Bir yaratıcı varsa dahi neden insanlardan böyle şeyler ister ki. Yok, asla oturmuyor kafamda.
0
Dağcı
(28.03.23)
@Dağcı, senin gibi düşünenlerin sayısı da çok fazla. ben şuna bağlıyorum bunu çok rahat yaşayanlar gerek duymuyor. genelde ihtiyaç olarak başvuruluyor ibadetlere. sağlık, para, kayıplar için umut kapısı gibi diyorum ben.
0
🌸sanemz
(28.03.23)
benim en çok kafamı karıştıran hac ve namaz. çok tanrılı dinden aktarılmış ibadetlere benziyor. islam öncesi araplar da hac yapıyordu islam sonrasında da. islam öncesinde de namaz vardı sonrasında da. oruç da islam öncesi vardı.

ayrıca abdestin zor olduğuna ben de katılıyorum. namaz kıldığım zamanlarda namaza değil abdest almaya üşeniyorum.
0
Hallegadola
(28.03.23)
ateistim ama allah çıksa ben varım ibadet et dese yine ne namaz kılar ne oruç tutarım.
0
Erestor
(28.03.23)
@hallegadola

Aslında çok tanrılı dinlerden değil ilk din Hz.Adem’den beri islam olduğu için zamanla bozulsa da kalan noktalar var, benzerlik ordan geliyor.

Hatta bir de Yahudilerden örnek verebilirim. Günümüzde bile islamdaki abdest namaza çok benzer ibadet eden bir yahudi cemaati mevcut.
0
epitaf
(28.03.23)
(1)

Burada futbolcularin kokladigi sey nedir?

speedy
https://youtu.be/XomnNmrkZeE?t=134
0
speedy
(26.03.23)
Amonyak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.03.23)
(5)

fitnessla uğraşanlar-protein

a man alone
Eve gidip yemek yapmak için zamanınız ya da dışarıda yemek gibi bir fırsatınız yoksa konserveton balığı yiyor musunuz?ve böyle durumlarda neler yiyorsunuz? marketten hazır aldığınız bir şeyler var mı?
Eve gidip yemek yapmak için zamanınız ya da dışarıda yemek gibi bir fırsatınız yoksa konserveton balığı yiyor musunuz?

ve böyle durumlarda neler yiyorsunuz? marketten hazır aldığınız bir şeyler var mı?
0
a man alone
(24.03.23)
Ben yemeğimi sürekli yanımda taşırım, genelde de bunu öneririm. Ton balığı çok bulaşılacak bir ürün değil hem cıva oranı yüksek hem de deniz ürünlerinin protein miktarı/kullanımı bu amaç için çok uygun değil benim için. Ha münferit olarak yerim ama alışkanlık haline getirmem. Bunların dışında proteinli süt içenler var, bu anlamda benim için piyasada işe yarar tek proteinli süt "Kaanlar Tazelen" markası çünkü içeriğindeki protein tamamen whey, diğerleri büyük oranda kazein, kazeini de 300 saatte falan sindiriyorsun ayrıca alerjik bir ürün, benim için anlamsız yani.

Ekleme yapayım: Ton balığının cıva oranı yüksek derken sadece ton balığıyla ilgili değil tabii, ton balığı büyüklüğündeki her balığın cıva oranı yüksek. Ton balığı aslında bayağı büyük bi balık biliyorsunuz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.03.23)
Ton balığı konusunda @Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet le aynı düşüncedeyim.

Şu paketli hindi füme'lerden öneren olabilir. İşlenmiş et olayına sakın girme.

Bir çok katlı buharlı pişiricim var. Bir de airfryer. İkisi de fitnessciler için mucize aletler. Tavuk, et, balık, pilav kısa sürelerde zahmetsiz yapılabiliyor.
0
Mirket
(24.03.23)
Ton balığını yıllardır yemiyorum. Çocukların ve kadınların tüketmemesi gereken bir ürün.

Marketten pratik olması açısından haşlanmış meksika fasulyesi, süzme yoğurt ikilisi yapılabilir. Yanına da hızlıca et/tavuk tavada çevrilir. Yağa ve tuza gerek yok.
0
ruhen hastayim ben
(24.03.23)
Ton balığın nadiren yerim. Sonrasında ağzımda bıraktığı tatda midemi bulandırıyor.
Tavuk göğsü hindi füme gibi ürünler daha ideal gibi
0
Gird
(24.03.23)
7daysmealprep konusunu araştırabilirsin. youtube ve reddit'e bakabilirsin. pazar günleri 1 haftalık yemek hazırlayıp buzluğa atabilirsin. 1 gün önceden buzluktan çıkarırsın. diğer türlü her gün uğraşmak zor oluyor.
0
blackkmamba
(25.03.23)
(1)

cilt serumu ve güneş koruyucusu

hknty
aha, bha serumlardan kullanıcam. ancak güneş kremini mutlaka kullanın diyor herkes. hatta evdeyken bile kullanmak gerekiyorsmuş sanırım. bilgisayarda bile uv ışınları varmış. ancak güneş kremini 2-3 saatte bir yenileyin yazıyor üzerinde. bu serumları kullananlar sürekli güneş kremi mi kullanıyor? ço
aha, bha serumlardan kullanıcam. ancak güneş kremini mutlaka kullanın diyor herkes. hatta evdeyken bile kullanmak gerekiyorsmuş sanırım. bilgisayarda bile uv ışınları varmış. ancak güneş kremini 2-3 saatte bir yenileyin yazıyor üzerinde.

bu serumları kullananlar sürekli güneş kremi mi kullanıyor? çok uğraştırıcı değil mi? her gün kullanmak bile zorken bir de 2-3 saatte mi yenilicez?
0
hknty
(24.03.23)
Bu tür aktif ajanlar kullandığında cilt yüzeyin travmatik bir sürece giriyor cilt bariyerin zayıflıyor, yani dışarıdan gelen güneş ışığına karşı savunmasız oluyor, o da haliyle cilt lekelenmesi vs yapıyor. Ha ama aha-bha zaten gece kullanılan bir serum gece kullan sabah evden çıkarken güneş kremini sür geç, onu zaten normalde de yapman gerekiyor ama mesela gündüz c vitamini serumu sürdüğünde dışarı çıkıyorsan ya da mesela evin içi ofisin içi çok fazla güneş ışığı alıyorsa, özellikle yaz aylarında ben riske etmez yenilerdim çünkü çok güçlü bir aktif, c vitamini kullanmıyorsan o kadar risk olmayabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.03.23)
(9)

Hangi magnezyum?

mikahakkinen
bir süredir eve gittiğimde yorgun hissediyordum. doktor d vitamini ve magnezyum takviye yazdı. yorgunluğum geçti. doktor magnezic yazdı. magnezyumun bir sürü formatı var. sitrat malat vb. magnezyum formatları var.yorgunluk için hangi magnezyum formunu alayım?
bir süredir eve gittiğimde yorgun hissediyordum. doktor d vitamini ve magnezyum takviye yazdı. yorgunluğum geçti. doktor magnezic yazdı. magnezyumun bir sürü formatı var. sitrat malat vb. magnezyum formatları var.

yorgunluk için hangi magnezyum formunu alayım?
0
mikahakkinen
(23.03.23)
newday magnesium complex
0
alperz
(23.03.23)
bana doktor icinde malat yoksa bir ise yaramiyor dedi en son..
malati bol olan bir tane complex verdi.
0
cooperr
(23.03.23)
kimyasal formda almayın, berrak'ın kapari turşusu alın ve günde bir yemek kaşığı ağzınıza atın.
0
egmardernagon
(23.03.23)
egmardernagon bir şey soracağım hocam. Şimdi bir insanın günlük ortalama 200-250mg magnezyum ihtiyacı var, Berrak'ın kapari turşunun 100 gramında sanırım 50-60mg magnezyum vardır, bir de besinlerden gelen magnezyumun ortalama %50'si sindirilip kullanılabiliyor dersek benim 250mg magnezyum için kaç kavanoz Berrak'ın kapari turşusundan yemem gerekir? Teşekkür ederim şimdiden.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.03.23)
Magnimore plus iyi bence. Uykuma pozitif etki ediyor, hissediyorum.

Ayrica kaleci sacli forvet +1
0
johndoe001
(23.03.23)
ben aktardan yağını alıp sürüyordum hatta bunu evde de yapıyorlar ama magnezyum gevreği bulman lazım. antik mineral magnezyum yağı diye satılıyor. zaman zaman sürerim. büyük aktarlarda oluyor.
0
sanemz
(23.03.23)
buldum markasini:

www.bikalite.com
0
cooperr
(23.03.23)
hapı ishal yapıyor yalnız o nedenle ben yağını kullanıyordum.
0
sanemz
(23.03.23)
Cooper +1, bana da doktorum aynı şeyi söyledi. Aynı markayı kullanıyorum.
0
irene
(23.03.23)
(7)

Container neden konteynır değil de 'kontey-ner' şeklinde okunuyor?

tantavizisyon
bir sebebi var mı? spikerler de böyle okumaya başladı.2013 yıllarında malum operasyonda tape için teyp yerine ta-pe demek gibi oldu.
bir sebebi var mı? spikerler de böyle okumaya başladı.

2013 yıllarında malum operasyonda tape için teyp yerine ta-pe demek gibi oldu.
0
tantavizisyon
(23.03.23)
Kontey-ner şeklinde okuduğunda kelime Türkçeleşiyor. Sukıtır da Skuter oldu mesela aynı şekilde.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.03.23)
kaleci+1

tape diye türkçe bir kelime yok hocam ikisi farklı şeyler. konteyner direkt türkçe bir kelime, container'ın okunuşu değil yani spikerlerin yaptığı. tape'i ta-pe diye okumaya zaten denecek bir şey yok.
0
gule gule
(23.03.23)
2013 yılındakilere ta-pe diyorduk çünkü oradaki tape ingilizcedeki kaset/kayıt değil fransızcadaki taper fiilinden türkçedeki yayıncılık gazetecilik jargonuna geçmiş ve o olaylardan çok önceden beri o şekilde kullanılıyordu

konteyner de inşaat sektöründe bu şekilde kullanılıyor ingilizce telafuz ettiğimiz gibi değil
0
freebird5406_2
(23.03.23)
Ben konteynır diye telaffuz ediyorum hep ama yazarken konteyner diye yazdığımı farkettim.

Teyp ve tape ayrımını da şöyle diyebilir miyiz.
Eski zaman icatlarından kasetçaların halk dilinde adı teyp idi. Teyp denince herkesin aklına o cihaz gelir. Ses kaydı gelmez diye tape kelimesi icat edilmiş olmalı.

Google bile teyp deyince cihaz anlıyor.

www.google.com
0
Mirket
(23.03.23)
Cunku tape ve teyp farkli seyler? Siz ilk defa duyup kendinizce anlam cikarinca anlami o olmuyor dogal olarak.
0
bumpbump
(23.03.23)
bumpbump

degil hocam, ingilizcedeki mahkeme kayıtlarına da recording ya da teyp (tape) deniyor. ama fransızcadan alınmış maalesef. yoksa o cihaza halkın teyp demesi konumuzla alakasız elbette.
0
🌸tantavizisyon
(23.03.23)
tape ile teyp farklı şeyler değil. aynı şey. bildiğimiz, üzerine kayıt yapılan bant. aynı kelime ad aktarmasıyla "kayıt" için de kullanılıyor. ama kelime o dönemde "tape" diye yayıldı ve insanlar da "niye teyp denmiyor, tape deniyor" diye sorduğu için "aynı şey değil, o aslında taper'den geliyor, typeé'den geliyor" diye bahane uydurdular. biz bile hala kayıttan yürütülen, canlı olmayan yayın için "banttan yayın" diyoruz. eskiden görüntü banda kaydedilip oynatıldığı için. şu devirde bant mı kaldı amk hepsi dijital ama olayın adı "banttan". gizli çekilmiş seks görüntüsü olan kişilere ne diyoruz? "seks kasedi varmış!!11" diyoruz. he amk kaset, vhs. tape de o hesap. keşke tape diye kelmmeyi aynen okumak yerine ona da kaset veya bant deselerdi, böyle sıkıntılarımız olmazdı.

soruya gelirsek, konteynır diye okuyunca yabancı kelimeyi türkçe okumuş oluyorsun, konteyner diyince kelimeyi türkçe'ye kazandırmış oluyorsun.

shaker'ı şeykır diye, belnder'ı blendır diye okuyoruz ama bunlar türkçe kelimeler değil.
lakin mixer'ı mikser diye türkçe'ye kazandırmışız.
0
kibritsuyu
(23.03.23)
(6)

iş yerinde sözlüğe girememek ve duyuru raytinginin düşmesi

televole2
1. mobil uygulamayı güncelleyince sözlüğe girilebiliyor ama masaüstü sürüm olarak vpnsiz girilemiyor hâlâ. bu durum düzelmeyecek sanırım çok uzun süre. iş yerinde mesela pc'ye bir şey yüklenemediği için yazar hesabımla giriş yapamıyorum buraya.2. açılan duyurular ve verilen cevaplarda azalma var gib
1. mobil uygulamayı güncelleyince sözlüğe girilebiliyor ama masaüstü sürüm olarak vpnsiz girilemiyor hâlâ. bu durum düzelmeyecek sanırım çok uzun süre. iş yerinde mesela pc'ye bir şey yüklenemediği için yazar hesabımla giriş yapamıyorum buraya.

2. açılan duyurular ve verilen cevaplarda azalma var gibi geldi bana. sizce de öyle mi? yukarıda belirttiğim durumdan kaynaklı mı bu acaba? sonuçta duyuruya sözlük üzerinden giriş yapmak için masaüstü sürüm gerekiyor.
0
televole2
(23.03.23)
Duyuru'ya yazar olarak giriş yapmak zaten işkenceydi. Bir de Sözlük engellenince iyice eziyet oldu. Bu nedenle çok girmiyorum artık.
0
dissendium
(23.03.23)
tarayıcıya vpn eklentisi de eklenemiyor mu?
0
lazpalle
(23.03.23)
DNS ayarı yap bro VPN falan uğraşma yani. Burada da mesela "abi VPN olmadan sözlüğe girebiliyorum bu nasıl oluyor yoksa ben seçilmiş kişi miyim, Neo muyum?" diye soranlar oluyor, onların mesela DNS'i ayarlı, onun gibi düşün.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.03.23)
ben de cevap yazmayacaksam girmiyorum, sözlük üzerinden giriş yapmak işkence.
0
gule gule
(23.03.23)
2- en ufak tartisma vs olunca ucuruyorlar ondan. Cok emegi gecmis, duyuru celebrity'lerini bile ucurup, kusturduler.
0
freedonia
(23.03.23)
Gündelik kullandığım telefona VPN yuklemiyorum güvenlik sebebiyle. Evdeyken tabletten girersem ancak.

Ara sıra ugrayip yapabileceğim cevap olarak bir şey sorulmuşsa cevap verip, yazılanlara göz atıp kafa dagittigim bir yer burası benim için. Ara sıra da soru sorduğum. Onun için de vpn->sözlük>duyuru sıralaması beni usendiriyor. Pek girmiyorum o yüzden sözlük engellendiginden beri.
0
encokbenisevinnolur
(23.03.23)
(6)

Ramazanda beslenme ve spor

piotr
Oruç tutan birisi hem kilosunu korumak hem de spor yapmak için hangi saatleri değerlendirmeli?
Oruç tutan birisi hem kilosunu korumak hem de spor yapmak için hangi saatleri değerlendirmeli?
0
piotr
(23.03.23)
aynı saatten devam müdür
0
sizofren06
(23.03.23)
Oruç tutan biri kilosunu korumak için harcadığı kaloriye yakın bir kalori almaya dikkat etmeli, spor yapmak için de iftara yakın ya da antrenmanını yapıp biraz dinlenip sonra sahur işlerine girecek şekilde yapmalı ama bu rutin illa ki bozulur yani.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.03.23)
Spora bagli. 10km kosmak da spor , orta halli bir salonda istasyon gezmekte. Agirlik idmanini teoride her zaman yapabileceginizi dusunuyorum bu basta zorlamaz demek degil ama hizli adapte olunur. Hemen yiyemedim kas kaybi oldu falan bos isler, yada yulafimi yiyemedim gucum yetmedi falan da bos. Pro olsan belki.

su an istanbul icin 19 kusurler sanirim, dolayisiyla okundugu zaman bir basit shake (muz whey fistik ezmesi) ve su icip sonra idmana gidip 21 lerde esas yemek yenebilir. Tabii uyku zamaniniz vs. cok faktor var etkilenecek.

Kilo meselesi kalori hesabi, ama burada bir nuans ekliyim, hesaplanan kalori ile sizin yediginiz farkli olabilir. Dolayisiyla misal son 1 aydir ne yediginizi biliyorsaniz ve herhangi bir tarti hareketi olmadiysa , kilo almadiysaniz ayni rutinler icinde ayni seyleri yerseniz 1 ay icinde kilo almazsiniz. Ramazan sebebiyle muhtemelen vucudunuz NEAT i dusurur ama 1 aya da efektif degisiklik olur mu, sanmiyorum.
0
wallcan
(23.03.23)
yaklaşık beş yıldır omad ile yemekten iki üç saat önce ağırlık çalışıyorum. bir halt olmuyor.

ama işin su kısmı sakat. orasını bilemem. yemekle ilgili hiç sorun yaşamazsın ama. metabolik bir rahatsızlığın yoksa (insülin direnci gibi...)
0
alperz
(23.03.23)
Bazı arkadaşlar iftardan 1 saat önce gitmeyi düşünüyorlar. Zararlı mıdır bu antrenman?
0
komando kani var bende
(23.03.23)
eğer metabolizman sağlamsa, yani enerji sağlamada sorunun yoksa çok da iyidir hatta.
0
alperz
(23.03.23)
(3)

Tribünlerden atılan oyuncaklar

michael_knight
Deprem bölgesindeki çocuklara gönderilmek üzere Beşiktaş maçında (diğer takımlar da yapmıştır herhalde ama ben görmedim) tribünlerden sahaya pek çok oyuncak atıldı.Bu oyuncakların yere atılıp kirlendikten sonra çocuklara verilecek olması bir tek bana mı garip geldi?
Deprem bölgesindeki çocuklara gönderilmek üzere Beşiktaş maçında (diğer takımlar da yapmıştır herhalde ama ben görmedim) tribünlerden sahaya pek çok oyuncak atıldı.
Bu oyuncakların yere atılıp kirlendikten sonra çocuklara verilecek olması bir tek bana mı garip geldi?
0
michael_knight
(21.03.23)
bence de saçma sapan bir hareketti takımdan bağımsız olarak söylüyorum.

oyuncağı var gücünle atacaksın sonra onu birine vereceksin.
0
duyurukullanıcısı
(21.03.23)
Onlar pelus oyuncak yani zarar görmeleri olanaksiz. Ayrica stadin kenari zaten temizdi. Çamur patak olsa anlardim da.

Yalniz su bir gerçek ki o oyuncaklar asla duzgun toplanmamistir bile. Yaridan fazlasi çöpe. Kalanini da çocuklara kim nasil gönderdi bilmiyorum, ugrasmamislardir bile. Bizde her sey reklamdir ne de olsa.
0
Yourcousinmarvinberry
(21.03.23)
Gayet güzel toplanmış dağıtılmış bro, anlamsız bir duyar oluş. Ayrıca sembolik de bir olay bu, bunun için bile "ya böyle bi şey nasıl yapılır" diye eleştirmek komik biraz.

www.cnnturk.com
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(21.03.23)
(12)

araç karaborsası

hknty
aşağıdaki duyuruyu görünce merak ettim. otomobil ve motorların böyle liste fiyatından daha yukarda satılmasının nedeni nedir? araç yok desek pandemi varken tamam ama 3 yıl oldu. çip krizi de bitmedi mi? diğer taraftan markalar bunu denetleyemiyor mu? şikayet edince bir yaptırım uygulanıyorlar mı? ço
aşağıdaki duyuruyu görünce merak ettim. otomobil ve motorların böyle liste fiyatından daha yukarda satılmasının nedeni nedir? araç yok desek pandemi varken tamam ama 3 yıl oldu. çip krizi de bitmedi mi?

diğer taraftan markalar bunu denetleyemiyor mu? şikayet edince bir yaptırım uygulanıyorlar mı?

çok ciddiyim internet çağında insanlar organize olup tepki gösteremiyor mu? araç alacak 100 kişi organize olabilir sosyal medyadan. 100 binlik motora 140 bin istemek ne demek ya?
0
hknty
(20.03.23)
Ben şimdi 50 bin liralık aracımı 100 bine satarsam benden görüp sen de öyle fiyat biçersin, sonra o aracın fiyatı 100 bin lira olur. Serbest piyasa böyle işte.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.03.23)
O duyuruyu ben açmıştım, Osmaniyedeki yamaha yetkili satıcısını aradım Coşan Motor idi sanırım.

İsim ve fiyat uyumu cidden.

@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet, serbest piyasadan bahsetmiyoruz ki, sıfır motor fiyatı sordum. Özel bir galeriye değil yetkili satıcıya sordum.

Yamaha size motor gönderiyor bunu 100bin e satacaksın diyor. Siz müşteriye diyorsunuz ki motor 140bin işin geliyorsa..

Böyle saçmalık olur mu :D
0
ananiyimioguz
(20.03.23)
Bro bayii seni şu fiyata satacaksın diye zorlayamaz, sana tavsiye edilen fiyatı söyler sen serbest piyasa gereği istediğin fiyata satabilirsin. Kutu kola gibi düşün Pepsi sana tavsiye edilen fiyat 1 lira der ama sen istersen 10 liraya da satabilirsin, aynı şey.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet, vay anasını onu bilmiyordum değişikmiş 5 yıldır ara ara bayiden araç bakarım hiç böyle bir şeyle karşılaşmamıştım.
0
ananiyimioguz
(20.03.23)
@kaleci saçlı 1. elden bahsediyorum. bir de serbest piyasa öyle değil. arz talep dengesiyle ilgili bir durum. senin ne kadar biçtiğinin bir önemi yok o anlamda. alan yoksa fiyatını düşersin. alan varsa da fiyatı odur.

bayilerin liste fiyatı zorunlu değil mi? ben öyle sanıyordum. eğer zorunda değillerse yapacak pek bir şey yok. ama ben yasak diye biliyorum. elden falan almıyorlar mı parayı?
0
🌸hknty
(20.03.23)
Abi bayiye gittiğinizde bazen liste fiyatından 10 bin lira daha düşüğe de satıyor mesela, yani sana listeyi gösterim bak araç 100 bin lira diyor ama sana 10 bin indirim yapıyor, böyle olduğu da oluyor yani. Ha zarar ediyor mu, bence etmiyor çünkü o fabrikadan kaç liraya aldı allah bilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.03.23)
söylendiği gibi liste fiyatı zorunlu değil, ‘tavsiye edilen fiyat’ dendiği için liste fiyatı 10 lira olan aracı 15’e satabilir bayi, bunda hukuksuz bir şey yok ama etik mi tartışılır. gerçi etiğe gelinceye kadar ekonomiye bakmak lazım. çip ve lojistik krizi bitti gibi bir şey ama yine de ülkemize motosiklet ve araba eskiye nazaran daha az geliyor, önceliği daha büyük pazarlara veriyorlar. bayiler önceki yıllarda 100 araç alabilirken şimdi örneğin 40 tane alabiliyorlar, 100 araçlık kar elde edebilmek için de fiyatı artırıyorlar. ben yine de çakallık döndüğüne inanıyorum ama işin mali tarafı böyle. eskisi gibi bol araç gelse rekabet açısından herkes liste fiyatını uygular hatta yeri gelir daha ucuza verir, serviste indirim verir vesaire.

şu anda da liste fiyatının altında bulabiliyorsanız muhtemelen üretim yılı eski bir araçtır. maliyeti daha düşüktür.
0
orient blue
(20.03.23)
Çok basit bir nedeni var, sürekli yazıyoruz ama tekrar yazalım;

Arz çok az, talep çok fazla. Arzın azlığı çip krizinden de olabilir, ham madde kıtlığından da, lojistik sorunundan da. Orası tartışılır.

Ama satışa sunulacak ürün bu kadar az, talep bu kadar fazlaysa bu fiyatlar normal. İnsanlar araba almak için rüşvet veriyor, istenilen fiyatları vermeye de razılar.

Satılacak araç bollaşsın, depolar araç çakılsın, bakın o zaman görün piyasayı. Şurada çok değil 3-4 sene öncesine kadar bayilerin saha elemanları cadde cadde dolaşıp esnafa sıfır araba pazarlamaya çalışırlardı.

Yine aynısı olacak, sadece acele etmemek lazım, beklemek lazım.
0
John Bloor
(20.03.23)
Araç azlığından oluyor. Ben artık düzeleceğine olan umudumu kaybettim. Bu şekilde daha karlı geliyor bence markalara.
0
thewhitewolf
(20.03.23)
peki az araba olmasının sebebi ne olabilir? pandemi bitti, çip krizi de kalmamıştır.

bir de sürekli görmüşsünüzdür internette. bayiler arabaları alıp garalarda saklıyorlar. madem liste fiyatından atmak zorunda değilller neden saklıyorlar? nasıl olsa istediği fiyattan satabilir.

bir de bu liste fiyatının üzerinde aldıkları parayı faturasız bir şekilde elden almıyorlar mı?
0
🌸hknty
(21.03.23)
Çip krizi bu sene de bitecek gibi değil.

ABD - Çin arası ticari yaptırımlar, zamanında bu sektöre çok yatırım yapılmadığı için talebi karşılamaması, Tayvan'da ki su sorunu nedeniyle fabrikalara su kullanımı kısıtlaması, bir çok sebebi üst üste bindi.

Corona ile başlamadı aslında sorun, ama corona ile tavan yaptı. Halen yapımı devam eden ve inşası bitmeyen 80 fabrika var diye okumuştum yanlışım yoksa.
0
John Bloor
(21.03.23)
Abi sen hala bayilerin istediği fiyattan satabileceği gerçeğini kabullenemiyorsun, o nedenle söylenen her şey sana saçma geliyor oraya takılıyorsun çünkü ama bu konu basit; yaptığın stokları ne kadar elinde tutarsan talep o kadar artar, talep ne kadar artarsa arz o kadar değerlenir. Yani ülkenin ekonomisi düzelmeyeceği için ben elimdeki stok ürünleri bugün 1 liraya satacağıma 1 hafta sonra 10 liraya satarım, yani malı 1 hafta garajda tutmanın bana bir zararı yok bilakis millet sıfır araba görünce 1 ay karanlıkta çiğ etle beslenmiş gibi saldırıyor, ben neden elimdeki malı hemen satayım, yavaş yavaş piyasaya sürüp daha çok kazanırım. Her şey parayla ilgili abi daha çok para kazanmakla ilgili.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(21.03.23)
(1)

Yunanistan ilk ne zaman vizeyle girildi?

parcaliham
Selamlar,Vize işi ne zaman başladı? Özellikle yunanistan'ı merak ediyorum. 1977'de mesela Türkiye'den bir vatandaş yine bugün gibi Yunanistan'a vizeyle mi girebiliyordu? Sistem nasıldı?
Selamlar,

Vize işi ne zaman başladı? Özellikle yunanistan'ı merak ediyorum. 1977'de mesela Türkiye'den bir vatandaş yine bugün gibi Yunanistan'a vizeyle mi girebiliyordu? Sistem nasıldı?
0
parcaliham
(19.03.23)
Yunanistan 1965 tarihinde vize istemeye başladı bizden, vize talep eden en eski ülke de Yunanistan bu arada İngiltere mesela 1989'da vize uygulamaya başladı İtalya 90'da.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.03.23)
(4)

Bel bolgesi inceltme

kassiopeia
Duyurunun atletik insanlari, 5 yil once bir sure ketojenik beslenerek cok guzel kilo verdim, almadim da, halen istedigim kilolara yakin gidiyorum ancak aldigim zaman bel bolgeme, kalca ustu, alt sirt gibi aliyorum direk, simdi de bir suredir cok dikkat etmemistim, rahatsiz olmaya basladim beslenmeme
Duyurunun atletik insanlari, 5 yil once bir sure ketojenik beslenerek cok guzel kilo verdim, almadim da, halen istedigim kilolara yakin gidiyorum ancak aldigim zaman bel bolgeme, kalca ustu, alt sirt gibi aliyorum direk, simdi de bir suredir cok dikkat etmemistim, rahatsiz olmaya basladim
beslenmeme dikkat ediyorum ve onemini biliyorum ama, haftada 3 gun spor yapiyorum, bel bolgesi icin ne onerirsiniz? Spesifik olarak oraya aktif mudahale edebilecegim yogunlasmam gereken egzersizler nelerdir?
Tesekkurler, sevgiler
0
kassiopeia
(19.03.23)
Öyle bir egzersiz yok.

¯_(ツ)_/¯
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.03.23)
Nasıl yok yav.

Russian twist
Plank twist/side plank

Direkt etki eden hareketler.
0
ruhen hastayim ben
(19.03.23)
vücudun hiçbir bölgesini egzersizle spesifik olarak inceltemezsiniz.

bel bölgesindeki "yağlanma" muhtemelen iyi beslenmediğinizin ve metabolizmanızın yavaşladığının işareti. Bunu sporla değil yağ yakmanızı hızlandıran bir diyetle yapabilirsiniz.

Bence bir diyetisyene gidin.

Ama tavsiyem bir süre yağı minimize edin hayatınızda (yağsız beslenmek saçma, ama minimuma indirin)

Uykunuzu da iyi alın.

Bu arada yağlanma sadece hareketsizlik ya da beslenme kaynaklı olmayabilir. Bir rahatsızlığın işareti de olabilir insülin direnci gibi.

O yüzden bir diyetisyene gidin mümkünse bir hastanenin diyetisyeni olsun.
0
anten
(19.03.23)
Broscience dusmanligimdan ötürü trilyon kere söylenen şeyi tekrar yazmaya geldim;
Bilimsel olarak bölgesel egzersiz diye bir saçmalık yoktur.
0
logisticsmanager
(20.03.23)
(5)

Almanya'da yaşayan Türklerin Almancası

dissendium
Merhabalar. Almanya'da yaşayıp Almanca bilmeyen Türklerin olduğu söyleniyor hep. Bunun gerçeklik durumu nedir? Almanya'da yaşayıp akıcı Almanca konuşan Türk tanıdıklarım var. Almanya'da yaşayan ortalama bir Türk hangi seviyede Almanca biliyor? Sağ olun.
Merhabalar. Almanya'da yaşayıp Almanca bilmeyen Türklerin olduğu söyleniyor hep. Bunun gerçeklik durumu nedir? Almanya'da yaşayıp akıcı Almanca konuşan Türk tanıdıklarım var. Almanya'da yaşayan ortalama bir Türk hangi seviyede Almanca biliyor? Sağ olun.
0
dissendium
(18.03.23)
Almanya'ya giden ilk nesil Türklerin arasında Almanca öğrenmeyelim ki Türk kimliğimiz halel görmesin şeklinde bir kaygı vardı, o nedenle öğrenmeyen çok vardır ama sonraki kuşaklar için böyle bir şey denemez, hatta son kuşak Türkler Türkçe bile bilmiyordur muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(18.03.23)
benim dedemler, amcalar, yengeler hepsi almanyada 25-30 yaşına kadar türkiye'de olup sonrasında gidenler az buz kelimeler biliyor, derdini anlatacak kadar cümle kurabiliyorlar. çocukları anadil seviyesinde konuşuyorlar.
0
gule gule
(18.03.23)
orada okula gittiyse tamam, akici konusur. Almanya'ya gocler o kadar eski ki 50, 60 yasindaki dayilar bile orada buyumus, okumus olabiliyor. Biz hep yeni goc etti saniyoruz bunlari ama adamlar oranin demirbasi. Sokak roportajlarindaki gurbetci profili biraz yaniltici. Kabaca 70%'i sorunsuz devlet dairesinde, postanede, markette isini gorur, komsusuyla small talkunu yapar. Yerine gore icerde Alman musteri var diye Turkce konusmayan, Turkce bir sey sorunca Almanca cevap veren esnaf falan var, bunu yapan 60 yasinda Turk dayilar. Turklukle alakasi olmayan yeni nesiller var, anasi babasini Turkiye'ye tatile yollayip kendileri Ispanya'da tatil yapan tipler cok yeni nesilde
0
freedonia
(18.03.23)
Sanırım ilk gidenler arasında , biraz da nasıl olsa para biriktirip döneceğiz diye de düşünüp, mümkün olduğunca almanca öğrenmekten kaçanlar vardı. Şimdi çok nadirdir. Deli gibi çocuk yardımı, kira yardımı kovalayan tipler, almancasız olmaz ki.
0
vizivozo
(18.03.23)
Benim bi akrabam var, 30 yıl Almanya'da yaşamış, Almanca 10'a kadar say desen sayamaz mesela. Emekli olup TR'ye döndü geri, ama çocukları falan Türkçeden iyi Almanca biliyor.

Ama mesela oraya çalışmaya giden yazılımcı arkadaşım var, neredeyse 10 yıldır orada, hala 10 kelime Almanca öğrenmemiştir. İşyerinde herkes İngilizce konuşuyor, ihtiyaç duymuyorum diyor.

Ben şahsen tasvip etmiyorum ama, bi ülkeye gidiyorsan dilini öğrenmen lazım. Almanca da Türkler için çok zor bi dil değil. Öğrenmemek için ekstra efor sarfetmek gerekiyor gibi geliyor bana.
0
plutongezegendegilmi
(18.03.23)
(8)

yabancıların her şeye gülüp geçmesi

televole2
fail army vb. videolarda dikkatimi çekiyor. her şeye gülüyorlar hatta kahkaha atıyorlar. araba pert oluyor gülüyorlar, kendi çocuğunun nerdeyse kolu kırılıyor gülüyorlar, maddi kaybı çok büyük kazalara gülüyorlar, doğum günü kutlamasında kocaman pasta yere düşüyor umurlarında değil falan.bizde olsa
fail army vb. videolarda dikkatimi çekiyor. her şeye gülüyorlar hatta kahkaha atıyorlar.

araba pert oluyor gülüyorlar, kendi çocuğunun nerdeyse kolu kırılıyor gülüyorlar, maddi kaybı çok büyük kazalara gülüyorlar, doğum günü kutlamasında kocaman pasta yere düşüyor umurlarında değil falan.

bizde olsa panikten ve üzüntüden ölürüz. adamların dünya umrunda değil. nerden geliyor bu rahatlık?
0
televole2
(16.03.23)
Videolarda onları gördüğün için genelde de herkesin böyle olduğu çıkarımı yapıyor olabilirsin bence. Sorunları karşısında intihar eden ya da başkalarını öldüren insanlar da oluyor ama onların videosu pek yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.03.23)
demek istediğim şey bu değil ki sosyolojik çıkarım yapmıyorum. anlık olaylar karşısındaki tepkilerinden bahsediyorum.
0
🌸televole2
(16.03.23)
Onu diyorum ben de, videolardan onları görüyorsun, misal bir denek grubumuz olsa 100 kişilik bunların hepsine aynı anda böyle tatsız deneyimler yaşatsak yüzde kaçının gülüp geçtiğini kaçının cinnet geçirdiğini gerçek verilerle görüp bahsettiğin rahatlık var mı yok mu daha iyi anlayabiliriz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.03.23)
Arama bi kere perte çıktıktan sonra artık yapacak bir şey kalmıyor. Ya da pasta yere düştükten sonra dertlenmenin hiç bir anlamı yok, pastayı geri getirmeyecek. O an artık değiştiremeyeceğin bir duruma geldikten sonra üzülmek bir fayda sağlamıyor. Bu nedenle gülüp geçmek, alınacak aksiyon varsa almak ve bir sonrakinde dikkat etmek daha mantıklı.

Bu rahatlığa ulaşanlar sadece yabancılar değil zaten. Sağlıklı bir mental durumu işaret ediyor.
Ama başkasının kaybına gülmekten bahsetmiyorum tabi. Konu seninle alakalıysa maddi zarar olup bittikten sonra bunu dert etmeyi bırakmak lazım zaten.
Ayağım kırıldı yakın zamanda, hastaneden çıkıp taksi beklerken önümüzdeki haftalar ne izlesem ne oynasam diye araştırıyordum. Ayağı kırdıktan sonra dertlenmenin bir anlamı yok ki :)

Bir de avrupa özelinde her şey zaten sigortalı. Maddi kayıp aşırı aşırı fazla olmuyor.
0
zimbirik
(16.03.23)
Şundan olabilir

www.ensonhaber.com
0
Mirket
(16.03.23)
Medeniyet işte abi, mizah anlayışı ile ölçmek de mümkün bunu.
Eğitim almış kitle ile almamışlar arasındaki fark büyük evet onlarda da, ilk cevaplardaki arkadaş bunu kast etmiş bence. Bizde eğitim alan ile almayan arasında bir fark da yok. Kendini aradan sıyıran insan oldukça az sayıda maalesef. Okuduğunu anlama ve kendini ifade yeteneği ne kadar düşük ülkede farkında mısınız? Bilgi ve zekadan bağımsız bu olay. Çevre, toplum ve aile kültürünün mizaha olan etkisi hayatımızı direkt etkiliyor.
0
hasmetizm 2046
(16.03.23)
Dediğiniz şeyin ana fikrini anlıyorum, benim de dikkatimi çekiyor uzun zamandır.

Aslında normali bu. Yani herhangi bir olayda o olaylar hakkındaki yorumlara bakınca bölgesel bir tepki karakteri rahatça görülüyor.

Bunun sebeplerini anlamak çok zor değil, örneğin kendi adıma özellikle amerika'daki yemek tarifi videolarında malzeme kullanımı çok yoğun, örneğin et pişirirken viski koyacaksa lıkır lıkır döküyorlar içine, çünkü ucuz. Ama ben izlerken buna dikkat kesilebiliyorum mesela, çünkü ben viski alacak olsam yemek pişirmek için kullanmam. Bunun fırsat maliyeti benim için çok yüksek olur. İçmek için kullanırım.

Araçlar da ucuz, pastalar da ucuz. Kime göre? Tabi ki bize göre.

Çocuklar konusunda ben tersini gördüm daha çok, çocuklarla ilgili videolara genel olarak bizden çok daha fazla negatif tepki veriyorlar.

Bir de genel olarak dikkatimi çeken durum bizde olur olmaz postların altına kurban olduğum rabbim tadında yorumlar yapılıyor onlarda daha gündelik bakış açıları hakim oluyor.

Başka bir husus daha var mesela, bizde orijinal postun konusuna bağlı kalınma oranı çok düşük. Konu ne olursa olsun insanlar yorumlarda her telden takılıyor, tam bir kaos. Avrupa-ABD merkezli postlarda da random takılan insanlar olsa da izlenen, okunan şeyle etkileşime giren alakalı yorumlar oransal olarak belirgin şekilde daha fazla.
0
akhenaten
(16.03.23)
Kültürel fark olduğu kesin,
Onun dışında maddi fark da var. Mesela bir Amerikalı'nın arabasının pert olmasıyla bir Türk'ün cep telefonunun kırılması birbirlerine yakın maddi değerde. (hadi en fazla 2 cep telefonu kırılmış gibi düşünelim)
Bir de dediğin şekilde panikleyen, sinirlenen, mahvolan vs. insanlar videolarının yayınlanmasına izin vermiyordur, o yüzden izin verilenleri görüyoruzdur biz genelde.


------
Merak edip sayılara baktım. Çok güvenilir kaynaklar bulamadım Türkiye ile ilgili ama bir fikir verecektir.
ABD'de vergi sonrası ortalama maaş yıllık 110 bin dolarmış.
Türkiye'de vergi sonrası ortalama maaş yıllık 6 bin dolarmış. Hadi ikiye katlayalım 12 bin dolar diyelim.

Demek ki ortalama bir ABD'linin ortalama bir Türk'ten (maddi konularda) 10 kat rahat olması gerekiyor. Orada hayat daha pahalı desek bile ABD'li bizden 5 kat daha rahat olmalı.

Hesabını yapmadım ama mesela bir doğumgünü pastası yere düştüğünde Amerikalı 1 saatlik çalışmasının karşılığı değerde bir ürünün çöp olduğunu görüyor bir Türk ise 10 saatlik çalışmasının karşılığını.
-------
0
michael_knight
(16.03.23)
(3)

sozluk’teki baslik acma kisitlamasi ile alakali bir sorum var

johndoe001
Baslik acamiyorum. 2010’dan beri yazarim. Hukuki sebeplerle silinmis her entry icin 1 ay diye gorunuyor; ama anlamadigim sey su:1) hukuki durumdan silinen entrylere gg dahil mi? Direkt mahkeme karariyla sildirilmis bir suru entry’m var cunku.2) bu kuralin anonsundan sonraki entryleri kapsamasi gerek
Baslik acamiyorum. 2010’dan beri yazarim. Hukuki sebeplerle silinmis her entry icin 1 ay diye gorunuyor; ama anlamadigim sey su:

1) hukuki durumdan silinen entrylere gg dahil mi? Direkt mahkeme karariyla sildirilmis bir suru entry’m var cunku.

2) bu kuralin anonsundan sonraki entryleri kapsamasi gerekmiyor mu?

Ne sacma ya?
0
johndoe001
(16.03.23)
Kullandıkları cümle seçimi karmaşık olsa da benim anladığım GG nedeniyle silinen entry süreyi uzatıyor ama mahkeme kararıyla silinenlerin bir etkisi olmuyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.03.23)
geçen gün buraya yazmıştım ama arkadaş başlığı soruyu silmiş.

benim de senin gibi mahkeme kararıyla silinmiş entryim vardı 2 tane. hukuki durumdan entryim yoktu. gg'em de teee 4 sene önce falan vardı. ben de başlık açamıyordum. sözlük'ün iletişim kısmına durumu anlattım. 2 gün sonra başlık kontrol ettiğimde başlık açabiliyor olduğumu gördüm. sanırım mahkeme kararı olan çoğu kişiye de ceza uygulanmış.
0
false pretension
(16.03.23)
futurama soyle bir sey yazmis bakin> (bkz: #150233892)
0
supergirl
(16.03.23)
(15)

Okuduğunuz kitapları ne yapıyorsunuz

dissendium
Merhabalar. Kitap okumayı çok isteyen biriyim. Ama evde kitap olmasını istemediğim için kitap almıyorum resmen. Odamda kitaplık istemiyorum. Toz olunca hiç hoşuma gitmiyor. Minimal yaşamayı seviyorum. Bunun için şunu düşündüm. Kitap alıp daha sonra okumak amacıyla fotoğrafını çekip (her sayfanın) so
Merhabalar. Kitap okumayı çok isteyen biriyim. Ama evde kitap olmasını istemediğim için kitap almıyorum resmen. Odamda kitaplık istemiyorum. Toz olunca hiç hoşuma gitmiyor. Minimal yaşamayı seviyorum. Bunun için şunu düşündüm. Kitap alıp daha sonra okumak amacıyla fotoğrafını çekip (her sayfanın) sonra kitabı satsam ya da bağışlasam nasıl olur? E-kitap icat edildi. Onu biliyorum. Ama ben ilk okuyuşumda basılı okuyup sonra kurtulmak istiyorum. Nasıl fikir?
0
dissendium
(15.03.23)
Yani hocam kitabı okuyup sonra her sayafanin fotoğrafini çekmek işkence olmaz mı?
Soruya cevap, okuduğum kitaplari kuram değilse büyük oranda ya satıyorum ya bağışlıyoum ya da hediye ediyorum.
0
Amaranta ursula
(15.03.23)
Bir e kitap okuycu , bir bir tarayıcı ve bir de calibre programı edin.

Taradıklarını bize de yollarsan sevaba girersin.
0
Mirket
(15.03.23)
Okumak amaciyla fotografini cekeceksiniz ama ilk okuyusunuzda basili okumak istiyorsunuz? Bu celiski bir yana, baya sacma ve zaman oldurucu bir fikir.
0
unidentified floating object
(15.03.23)
kitabın tüm sayfalarını çekmektense okuyup bitirip sonra satmak/bağışlamak işlemini neden yapmıyorsunuz? anlamadığım için soruyorum gerçekten. kitap baskısını okumak ama bunu kitap taşımadan yapmak istediğiniz için mi?
0
chanandler bong
(15.03.23)
Abi yanlış anlama ama kitap sayfalarının fotoğrafını çekip saklama fikri bugüne kadar herhangi bir alanda duyduğum en sürdürülemez ve anlamı olmayan çözüm önerisi gibi. Yani sana "kesinlikle böyle bir şey yapma" demem bence bir kere dene ve yapamayacağını deneyimleyerek gör, çünkü sen böyle bir fikir ürettiğine göre demek ki yapılabileceği düşüncesinin tohumları ekilmiş zihnine, o fikrin tohumlarını yok etmek gerekiyor, bunu da ancak deneyerek yapabilirsin. Kolay gelsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.03.23)
Cevaplara çok şaşırdım. Kitabı okuyup birine verdikten sonra tekrar okumak istersem ya da bir şeye bakmam gerekirse diye fotoğrafını çekmek istedim. Benim derdim evde kitap birikmemesi. İlk okuyuşta da rahatça basılı okumak istiyorum. Zaman öldürücü olmasına katılıyorum. Ama telefonla bir fotoğrafta iki sayfa da çıkabilir. Bir saatlik iş bence. Deneyip göreyim madem.
0
🌸dissendium
(15.03.23)
abi kitabı oku sonra kitabın sol tarafında kitabı tutan tutkal var ya onu kırtasiyecilere kestirip kitabı tarattır. taradığın sayfaları bilgisayarda klasörle. bu sayfaları aynı zamanda e-kitapçılara paylaşırsan ocr yapar yayınlarlar. çok hayra geçersin.
0
tabii lan manyak mısın
(15.03.23)
Google bütün kitapları fotoğraflarını çekerek indeksledi. Tarama fotoğraf çekmeye göre uzun sürüyor çünkü.

Bireysel olarak bir kaç kitabı çekmek yapamayacağınız bir şey değil. Çok uzun süren bir aksiyon da değil. Bence gereksiz ama ihtiyaç duyuyorsanız yaparsınız.

Cep telefonunuza uygun bir tripod alın, sabitleyin, ışığı da sabitleyin, sadece sayfaları çevirip çekersiniz. En hızlısı bu.

Roman okumuyorum, genellikle iş kitapları oluyor. Ben okuduğum kitapları arkadaşlarıma veriyorum. Kitaplıkta az sayıda kitap var. Arkadaşlar istediklerini alıyor. Hiç dönüp tekrar bakma ihtiyacı duymadım.

Bir de PDF okuyorum.

Bir üstteki tavsiye de legal değil.
0
wct3 org
(15.03.23)
sahaflara verebilirsin. sözlükte ya da burada duyuru açıp isteyene alıcı ödemeli gönderebilirsin. okullara bağışlayabilirsin.

kitabın fotoğrafını çekmeye, arşivlemeye gerek yok. tekrar okumak istediğinde tekrar satın alırsın. ki böyle bir şey olma ihtimali çok düşük. terabayt terabayt arşivlediğimiz filmleri, cdleri, dvdleri düşün, hangisini tekrar izledik. izlediysek de çok az bir kısmı için bu kadar yüke gerek yoktu. tekrar satın alınabilirdi.
0
gabe h coud
(15.03.23)
kotu bir fikir, 20 sayfa ceksen bu ne diyip birakirsin bence. onun yerine kutuphanelerden odunc almak, e-kitap, ya da alip bagis yapmak sahafa vermek, sahafdan bir kitap alip sonra biraz farkla yenisi almak gibi yollara yonelebilirsiniz.
0
bay b
(15.03.23)
3-5 biriktirip kutuphanelere bagislayabilirsiniz, universite kutuphaneleri hala kullaniliyor.
resim cekmekten ziyade, artik hemen her kitabin pdf'i ya da ekitap hali bulunabiliyor, tavsiyem kindle edinip, sonradan bakmak isteyeceginiz kitaplari oraya yuklemek olacaktir. ayrica kindle da altini cizmek, ve sanirim not almak da mumkun. bu sekilde geri donup bakabilirsiniz. ancak kindle'dan okuma aliskanligi edinmenizi de tavsiye ederim, ben cok soguk bakiyordum bu fikre ama alisinca ozellikle incecik ve hafif bir aletle onlarca kitap tasimak cok hosuma gitmeye basladi, ozellikle uzun seyahatlerde ve ise gidip gelirken buyuk kolaylik.
0
kassiopeia
(15.03.23)
tabletten okuyorum artık. olanı da millete dağıttım. dediğin gibi toz yapıyor, toza tüye de alerjim var.
0
Erestor
(15.03.23)
Kutuphaneye uye olup kitaplari odunc alip okuyup kendi arsivin icin de ebook olarak depolayabilirsin sanki :)
0
e mice
(15.03.23)
saklıyorum ve birikiyor mecburen. keşke kitaplık sistemi olsa türkiye’de. var olan evime çok uzak; 1 saat gidiş 1 saat dönüş, ayrıca çok kalabalık, yeni kitaplar gelmiyor vesaire.
0
deartheodosia
(15.03.23)
Evde kitap tutmamaya bu kadar istekli olsaydım ama illa da baskı kitap okumak isteseydim buna üç şekilde yapardım sanırım

Ya okuduğum kitabı başkasına verip/satıp o noktadan sonra aklımda kalanlarla idare ederdim,

Ya kitabı basılı sipariş verip pdf veya epub halini de internetten bulup indirirdim. Kitabı verince elimde onlar kalmış olurdu.

Ya da en üst noktada hem basılı hem de dijital kitap siparişi verirdim.

Ama hiçbir zaman tek tek fotoğraf çekmeye yelteneceğimi sanmıyorum. Üniversitede kütüphanede yayın fotoğrafları çektiğim zamanları hatırladıkça daral geliyor. Hele bir de dizi dizi fotoğrafı açıp bir şeyler aramak kanser sebebi.
0
akhenaten
(15.03.23)
(7)

mokapotta hangi kahve yapılıyor?

asırlardır yandaş bir süredir çağdaş
benim hangi kahveyi almam lazım mokapotta yapmak için? önerdiğiniz kahveler var mı?
benim hangi kahveyi almam lazım mokapotta yapmak için? önerdiğiniz kahveler var mı?
0
asırlardır yandaş bir süredir çağdaş
(15.03.23)
hangi kahveden ziyade nasıl çekileceği önemli. kahveyi çektirirken mokapot için diye söylerseniz ona göre çekerler.
beğendiğiniz kahve çekirdeğini de seçersiniz
0
kisa
(15.03.23)
@kisa +1
ama mokapot kahvenin tadını acılaştırdığı için ben olsam yumuşak içimli kahvelerden seçerdim.
0
kobuzchu kiz
(15.03.23)
hazneye sicak su koymazsaniz kahve acilasir.
0
alperz
(15.03.23)
cevaplar için teşekkürler.

yani şimdi tchibo'ya gidip beğendiğim (filtre kahve için sevdiğim bir kahve türü vardı, o mesela) rastgele bir kahveyi bunu mokapot için çeker misiniz dediğimde benim için ok olacak yani, doğru mu anlıyorum?

bir de, bunun filtre kahveden tat olarak ne gibi bir farkı oluyor? espressoya yakın bir lezzeti mokapot ile yakalayabiliyor muyuz?
0
🌸asırlardır yandaş bir süredir çağdaş
(15.03.23)
Moka pot damıtma gibi çalıştığı için yoğunluğu filtre kahvedeki demlemeye göre biraz daha keskin olur. Yani orijinal bir espresso gibi olmaz ama fena değildir. Bir de kahveyi moka potun haznesine koyduğunda çok sıkıştırma kahveyi kaşıkla, yani hazneyi kahveyle doldur sonra yüzüne hafif bir fondöten geçen Ersoy gibi pıt pıt düzeltip geç, çok sıkıştırınca su olması gerektiği gibi rahat geçemiyor üst hazneye bu hem tehlikeli olabiliyor hem de aromanın yoğunluğundan çalınmasına neden oluyor. Pıt pıt yapacaksın hafifçe.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.03.23)
espresso yapabilirsin
www.youtube.com

bunun gibi bir sürü video var biraz bak, bu tekniklere uyarak yaparsan lezzet olarak da güzel bir şey yakalarsın.
0
veritaslibertas
(15.03.23)
bunu sağda görüp tekrar geldim. moka pot'ta güzel kahvenin iki olayı var.

1. hazneye sıcak su koy.
2. altı kısık olsun.
0
alperz
(21.03.23)
(7)

Beşiktaşlılara Soru

pofudukayi
Beyler yaşım 34 ve beşiktaşlıyım travmatik maç bizim işimiz ama mayıs-2021 karagümrük maçı çok feci değil miydi ya bildiğin psikolojik travma geçirdiğimi düşünüyorum o gün. Maçı hatırlayınca darlanıyorum falan. Sizde yer etti mi merak ettimz.
Beyler yaşım 34 ve beşiktaşlıyım travmatik maç bizim işimiz ama mayıs-2021 karagümrük maçı çok feci değil miydi ya bildiğin psikolojik travma geçirdiğimi düşünüyorum o gün. Maçı hatırlayınca darlanıyorum falan. Sizde yer etti mi merak ettimz.
0
pofudukayi
(15.03.23)
Maçı hatırlamadım bile önemini falan ki fena beşiktaşlı değilimdir son birkaç yılda futbol takibim baya azalsa da her hafta özet izleyip yorumlara bakarım kim nasıl oynamış falan..

Şimdi bakınca gördüm göztepeden önceki maç şampiyon olduğumuz sezon. Yani evet son maça kadar aha verdik şampiyonluğu tadındaydım ama o kadar dramatik beynimde yer etmemiş ismiyle cismiyle
0
nundu
(15.03.23)
34 yaşındayım, Beşiktaş'lıyım. 2003 yılında chelsea ile Almanya'nın schalke stadında oynadığımız şampiyonlar ligi eleme maçı çok tramvatikti. 2-0 kaybetsek bile gruptan çıkıyorduk lakin maccabi son dakikada gol attı çıkamadık. Son dakikada attıkları gölü sağ alt köşede canlı vermişti star tv.
0
ditu
(15.03.23)
bir fenerli olarak iyi guldum kardes:) Sen travmayi yanlis anlamissin sanirim, yasin kucuk olsa neyse diyecem de. Liverpool'lar, Valeranga'lar, Fevzi'nin iskasi, bilica'nin kazisi ile kacan penalti vs sizin de az degil travmaniz gerci.
@ditu yanlis hatirliyorsun maccabilik bir durum yok, sparta prag son dakika goluyle ikinci tura cikti, son dakikaya kadar besiktas cikiyordu.
0
freedonia
(15.03.23)
Abi bence Free'nin dediği gibi Beşiktaş'ın Liverpool maçı gibi bi maç yok ya, yani ilk anda anlaşılmıyor ama yıllar geçtikçe "olm 8-0 nasıl olur ya" diyorsun o bambaşka bir seviye çünkü, kimse de o rekoru geçemiyor gördüğün gibi City bile 7-0'da takıldı, çok zor ya. Bekle ki biri 9-0 yenilsin de bu ıstırap bitsin, ben Beşiktaşlı olmadığım halde düşününce tadım kaçıyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.03.23)
@ditu son dakikada gol atan sparta prag'tı. bu maç benim de travmam oldu maalesef.

beni liverpool maçı o kadar da vurmamıştı nedense.

fevzi'nin ayağının altından kaçırdığı gs maçı, uefa'dan elendiğimiz lyon maçı, çanakkale dardanel'in bizi türkiye kupasından elediği maç ve 2-3 yıl önce bülent yıldırım'ın katlettiği gs maçını sayabilirim.
0
jangbogo
(15.03.23)
Dün örnek yazacaktım da unutmuşum

Benim travmalarım, Olympic Lyon penaltılar, Club Brugge tolga'nın çıkış yapmadığı sahne, Kiev deplasmanı 6-0, Negredolu sezondaki GS deplasmanı, bi de spesifik maç değil de Bilicin ikinci sezonunda şampiyonluğa oynarken Konya'dan kornerden gol yemeli falan üst üste puan kaybettiğimiz üç hafta. Liverpool maçını saymıyorum bile.. Sparta Prag olayı olduğunda daha küçüktüm net hatırlamıyorum onu.

Aa fevzi'nin gol yediği gs maçı da var tabii, futbola dair ilk travmam hatta :')
0
nundu
(15.03.23)
yanlis anlama da o nasil bir travma, sonraki hafta sampiyon oldunuz zaten, telafi edildi, zihnin berrak olmasi lazim artik. Ha Sampiyonluk gitseydi o sezon travma olurdu, unutamazdin. Kendi evinde 3-0'dan Fener'e mac veriyordunuz 3-3 bitti, bu travma olur, agir fark yersin, sampiyonluk kacirirsin son mac, 5 olacak macta top girmez sonra bir kaza kursunu yersin, bir metreden bos kale kacirirsin, defansin sabanlik yapar kendi kalesine atar vs bunlar travma olur, senin kafan baska calisiyor sanirim
0
speedy
(15.03.23)
(16)

TOGG alacak olan var mi veya yakininiz vs?

ala09
bize kadar var mi yani hahaha ve de alinir mi dusunceniz neler? cok gereksiz bi "yerli" uretim gibi geldi bana muhtemelen zararina satiyolar. acemi isi gibi
bize kadar var mi yani hahaha ve de alinir mi dusunceniz neler? cok gereksiz bi "yerli" uretim gibi geldi bana muhtemelen zararina satiyolar. acemi isi gibi
0
ala09
(14.03.23)
Çok şükür ailemde ve çevremde olan insanlar nohut tanesinden daha zeki oldukları için böyle şeyleri ciddiye almıyorlar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.03.23)
her şeye gaza gelen insanlar var onlar alacaktır muhtemelen ama direkt akp kadrolarında olduğunu bildiğim bir kaç kafası çalışan kişiyle konuştum. çoğu direkt almaya sıcak bakmıyor, genel kanı bir kaç sene görelim aracı neymiş ne değilmiş bi asfalt yüzü görsün diye bakıyorlar.
0
avatar is back
(14.03.23)
3. dunya ulkesinin insanlarinin elektrikli arabadan once aciktaki totosuna don almasi lazim..

bizim elektrikli araba isi kulaga hos gelsede tam bir:
(bkz: ayranı yok içmeye atla gider sıçmaya )
0
cooperr
(14.03.23)
Param olsa da almazdım ama küçümsemeye gerek yok. Tecrübe böyle kazanılır.
0
dissendium
(14.03.23)
Bu tecrübe kazanmak değil abi ya kusura bakmayın, bu işbilmezlik bence. Devrim arabası yapmak mesela dönemin şartlarına göre bir tecrübe ama TOGG tamamen işbilmezlik.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.03.23)
alacağımı sanmam
0
gadlemler
(14.03.23)
Önsipariş vereceğim eğer alabilirsem. Elektrikli araç sektöründeyim. Yukarıda ekşi ergenus beni nohut kafalı ilan etse ve modlar mesajını silmese de yazayım.
Aracın eksikleri vb olabilir, ihtimal dahilinde.Bankalar da cazip kredi verirse araç için süper olur. Kapadokya çok güzel :)
0
syabk
(14.03.23)
kimse almayacak gibi bi şey yok, hatta liste varmış sanırım (?). çevremde direkt alacak birini tanıyorum, nörolog ve alanında profesör. nohut tanesi gibi zekası yok yani.
0
deartheodosia
(14.03.23)
yaw o degilde, araclarin teknik verilerine baktim, pek parlak degil.
kucuk bataryali olanin menzili 300km, arAC SUV ama 4 ceker opsiyonu yok, vs.

bu is umarim zamaninda gazetelerin verdigi radyolara benzemez.. koskoca birseymis gibi reklamini yaparlardi, sonunda kola kutusu buyuklugunde birsey verirlerdi cakallar.

1 milyon tl'de cok yuksek ihtimalle zararina satis, devlet subvanse edecek gibi.
0
cooperr
(14.03.23)
2022 model clio'mu satıp alabiyorsam alır, dombra eşliğinde eve dönerim xd
0
Erestor
(14.03.23)
fiyatları dizel araçla aynı sayılır
alınırı var
0
bir soru sorcam
(14.03.23)
Kayınpeder alacak bir tane
0
gabe h coud
(14.03.23)
devlete iş yapan, ihale falan kovalayan herkes bir kere mecburen alacak
kadro vs kovalayanlar da mutlaka alacak

ben genel olarak elektrikli otomobil için erken olduğunu düşünüyorum o yüzden 300 km menzilli audi de olsa almam şu anda. 2. araç olmak için ise çok pahalı maalesef.

burada kilit nokta kredibilite, devlet bankaları düşük faizle, uzun vadeli kredi verirse gerçek manada talep görebilir. şu an otomobil sektöründeki en büyük problem kredi.
0
roket adam
(14.03.23)
bizim milletin araba vaadiyle kaçıncı kandırılışı bu yahu.
montajlanmış klipler dışında ciddi çalışan bir üretim bandı göremedik daha.
koca fabrika, willy wonka'nın çikolata fabrikası sanki. bir gizem, bir gizem.
en iyi ihtimalle orada hazır gelen parçaları montaj yapıp boya atıyorlar.
0
vizivozo
(14.03.23)
bizim milletin araba vaadiyle kaçıncı kandırılışı bu yahu.
montajlanmış klipler dışında ciddi çalışan bir üretim bandı göremedik daha.
koca fabrika, willy wonka'nın çikolata fabrikası sanki. bir gizem, bir gizem.
en iyi ihtimalle orada hazır gelen parçaları montaj yapıp boya atıyorlar.
Bir arabanın üretimden önce ve sonra binbir tane testi olur, hani nerde bunlar?
Kaldı ki araba üretimi günümüz teknolojisinde çok zor değil, önemli olan kar ederek satabilmek. Ama bunlarda üretim kültürü ve bilgisi yok.
0
vizivozo
(14.03.23)
Elektrikli araba alacak olsam değerlendirirdim.

Bu vesileyle elektrikli araç şarj imkanlarının genişlemesini beklemek isterim önce.

Dışarıdan gelen parçaları takıp araç boyamak == tüm otomotiv sektörü olduğunu bildiğim için garip karşılamıyorum.

Yerli ve milli iddiasını antipatik buluyorum, çünkü günümüzde otomotiv sektörü böyle işlemiyor. Almanlar bile böyle demiyor, çünkü sektör, parça konusunda global ve böyle olmak zorunda.
Türkiye'de üretilen bir araç olarak görmek lazım.

Siyasi olarak değil teknik olarak nötr yaklaşıyorum. Alman ve Amerikan üretimi arabalarla karşılaştırmak yerine uzak doğu elektrikli arabalarıyla karşılaştırabiliriz.

İlk serilerde mutlaka bir çok sorun olacaktır. Şaşırmamak lazım. Almamak için engel midir bilmiyorum. Yeni markanın da en çok zorlanacağı şey bu ilk reklamasyonları yönetmek olacaktır.
0
burfak
(15.03.23)
(20)

TİP ne yapar sizce seçimde?

johndoe001
Her yerde yükselişine dair tweetler görüyorum, sözlük de aynı şekilde. Bir yankı odası meselesi mi 99 ÖDP'si gibi mi yoksa bir sürpriz yapabilirler mi?
Her yerde yükselişine dair tweetler görüyorum, sözlük de aynı şekilde. Bir yankı odası meselesi mi 99 ÖDP'si gibi mi yoksa bir sürpriz yapabilirler mi?
0
johndoe001
(14.03.23)
Minimum 10+ milletvekili çıkarır diyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.03.23)
99 ödp'si döneminde seçim barajı %10'du ve ittifak sistemi yoktu. O dönemde çocuktum tabii de babam ödp'nin kurulma sürecinde yer alan birisi olduğu için az buçuk biliyorum o süreci, sonuç olarak insanlar seçim günü geldiğinde barajı geçemeyecek partiye oy verip oyları hiç etmek yerine baraj geçecek partiye verdiler.

Şimdi ittifak olduğu için baraj derdi yok. Hemen her ilde de 100 bin oy bir vekil ediyor. Bu durumda ittifak içinde akıllıca tasarlanmış bir planla hem ittifakın hem de muhalefetin oyunu bölmeden vekil çıkarılabilecek bir düzen elde edilebilir.

Bugün Sera Kadıgil youtube'da Gerçek Gündem kanalında konuşmuş onu izliyordum tam şimdi. O da bunu diyor. Ama sanırım ittifak içinde henüz tam anlaşmaya varılmamış bu konuda. Bi de HDP de kendi adıyla seçime girmiycek muhtemelen Yeşil Sol Parti olarak girecek seçime, onu da yarın duyuracaklar. Birkaç güne belli olur seçim planlaması.

Eğer mantıklı bir planlama yapılırsa %3 oy ile 10 küsür vekil çıkarabilir TİP. Oy pusulalarında kim nerde olacak o belli olsun, bi de seçim dönemindeki anketlere bakıp ona göre TİP'e verebilirim ben de.
0
nundu
(14.03.23)
HDP ile veya Millet ittifakıyla ittifak yapabilir. Aksi taktirde oyları bölmek ve barajı geçemediği için Meclis dışında kalmak kaçınılmazdır.

Tanınan isimleri Bağımsız aday olarak seçime girebilir ve o durumda 4 isim meclise girebilir.

Her durumda Mecliste grup kuracak çoğunluğu hiçbir şekilde yakalayamayacağı için insanların hoşuna gidecek birkaç etkili konuşma dışında Türk siyasi hayatında bir etkisi olmayacaktır.
0
Mirket
(14.03.23)
%1 bile alamaz. TR'de hiç bir karşılığı yok.
0
roket adam
(14.03.23)
Türkiye'de işçiler akp'ye veriyor, biraz daha hali vakti yerinde olan beyaz yakalı işçiler tip'e verirse verir. Bence yankı odası / algıda seçicilik.
0
nhk ni youkosu
(14.03.23)
tüm twitter'da aynı 1,5-2 milyon kişi var sürekli. kk'yi de babacanı'da rt'liyor tip'i de.
0
avatar is back
(14.03.23)
algıda seçicilik değil kesinlikle ve karşılığı yok da değil...
epeydir tüm partileri takip ediyorum; tip dahil. net bir şekilde popülerliği arttığı, çıkışları çok iyi...

O kadar ki son 15 gündür çok fazla programda yer alıyorlar ve spikerler de bunu telaffuz ediyor. yükselişteler. hedefleri %3 idi, en az +10 çıkaracaklarına inanıyorum
0
gadlemler
(14.03.23)
Sahadan bildiriyorum karsiligi yok.
0
unidentified floating object
(14.03.23)
Allık konuşulan gruplarda bile tipe oy vermekten bahsediliyor.
0
kullanıcıadımbuolsun
(14.03.23)
Roket adam benim bu dünyadaki tersyüzüm sanırım, bir insana hiçbir konuda mi katılmam, yüzde ikiyi bulabileceğini düşünüyor ve umuyorum, yüzde 3 olaganibir senaryo olur... Yüzde birin üstü de başarıdır...
0
hewit
(15.03.23)
bari matematiksel veri olsun diye google trendlere baktım, bugünlerde çok popüler 'görünen' Memleket partisini de yanına koydum.

trends.google.com

Lütfen bu başlık dursun 14 Mayıs'ta sonuçlar üzerinden de çıkarım yaparız.
0
nhk ni youkosu
(15.03.23)
tip'i değerlendirirken kendi şartlarına göre değerlendirmek lazım. yani tutup da %10'lara çıkacak hali yok maksimumu 5 alır o yüzden 5 alırsa inanılmaz başarılı demeli. 3 alırsa çok başarılı, 2 alırsa başarılı, 1 alırsa normal. bence insanlara vereceği oyun boşa gitmeyip mecliste vekil çıkarmaya yarayacağına ikna ederlerse -doğru bölgelerde kurulan mantıklı ittifaklarla ve bunları halka iyi anlatabilmekle yapılır bu- %3'ü görüp çok başarılı olabilir diyorum.
0
semaforo de medianoche
(15.03.23)
%1 alsin opsun basina koysun. %5 nedir arkadaslar yapmayin.
0
antikadimag
(15.03.23)
bence %2 iyi olur. twitter sosyal medya yanıltıcı.
0
mikahakkinen
(15.03.23)
antikadimag+1

%1 ve üstü başarıdır, aşağısı başarısızlık. sosyal medyaya bakacak olduğumuzda %110'lara dahi çıkabilir.
0
gule gule
(15.03.23)
Geçenlerde çok güvenilir bir pazarlama araştırmaları şirketinin başkanı şöyle bir tweet attı: "Twitter Türkiye'nin %20-25'ini yansıtıyor. Markalar bu mecrayı değerlendirirken bunu unutmasın" bence aynısı siyasi partileri de etkiliyor.

Diğer sosyal medya kanalları da, meta, instagram, tiktok insanlara ilgi duyduğu şeyleri gösteriyor. Yani son zamanlarda sosyal medyada çok fazla Tip içeriği görüyorsanız bunun sebebi algoritmanın sizin ve yakın çevrernizin bu içeriklere ilgi duyduğunu düşünmesi. Türkiye'nin değil sizin çevrenizi ve sizin ilginizi baz alıyor. Bu kanallar Türkiye için daha kitlesel yani herkes kullanıyor ama algoritma faktörü var.

Mesela algoritmayı şaşırtın, görüşünüzün tam tersi içeriklere bakın. Bir anda hiç görmediğiniz bir siyasi dünyayla tanışacaksınız. Aynısı onlar için de geçerli. Siz tip içerikleri görüyorsunuz ama emin olun haberi bile olmayan milyonlar var.

Bir de şöyle bir durum var, TİP işçi partisi olmasına rağmen Cihangir ve Moda'da yaşayan solcu görünümlü liberallerin sempatisini kazandı. Cihangir ve moda solcuları dediğimiz kitle yani:) Bunun şöyle bir etkisi de var, buralarda reklamcı, pazarlamacı, sosyal medyacı, dijital pazarlamacı popülasyonu fazla. Haliyle TİP'in sosyal medya içerikllerini de muhtemelen bu kitleden birileri hazırlıyor. Biraz bu kitlenin kendine yaptığı içerikler yani.

Meslek gereği Türkiye demografisiyle çok içli dışlıyım, ben kişisel olarak TİP'in çok sınırlı bir kitlede karşılığı olduğunu düşünüyorum. AYnen 99 ÖDP'si çok doğru örnek. %1 alırsa büyük başarı. %2 alırsa zaten %100 bir artış sağlamış olur:) Partinin son dönemde görünür olduğu doğru ama sadece bu kitle için değişik bir alternatif olabilir.

Yukarda google trends linki çok doğru bir örnek. Google türkiye'nin bilinçaltını yansıtıyor herkes kullanıyor genç yaşlı... %100 güvenilir bir veri değil ama dikkat alınabilecek bir oran bu.

Türkiye'de siyasi partiler de, seçmen de gazeteciler de veriyi dikkate almıyor ya da yorumlayamıyor. Ya da en fenası işine gelen veriyi baz alıyor. Herkes çok romantik bakıyor mevzulara TİP'in durumu da öyle.

Bir diğer kişisel yorumum da şu, türkiye'de ideoloji odaklı partilerin yüksek oy alma ihtimali hiçbir zaman olmadı, olmaz da. Mesela Saadet partisi, mesela milliyetçi partiler, mesela sosyalizm üzerine temellenen partiler. İşçi partisi de "işçi" kimliğinden önce sosyalist kimliğini inşa ettiği için, hala soğuk savaş paradigmalarıyla kendini inşa ettiği için büyük kitlelerce benimsenmesi mümkün değil. maalesef sağ muhafazakar partiler gibi, sol partiler de kendini geliştirmekte çağı yakalamakta başarılı değil. İşçi sınıfının mücadelesini de soğuk savaş sosyalist bakış açısına sıkıştırmak da doğru değil. Siyasi görüşler, ideolojik tezler ddogmatik olmamalı. Türkiye'de çok tipik ve sığ bir sol algısı var sol partiler bile çok basmakalıp bakıyor. Sadece wikipedia'da bile left-wing political views yazınca 50 farklı yaklaşım çıkıyor. Yani şu an TİP gibi ideoloji odaklı partilerin yepyeni bir siyasi yaklaşım getirmeleri lazım ama yapamıyorlar. Yapamadıkça da eski ve ideolojik kör kalıyorlar.

Yani şöyle düşünün, 2000 yılında doğmuş insanlar oy kullanacak bu seçimde. Bu adamda TİP'in şu anki ideolojisinin ya da konuşma şeklinin karşılığı yok ki. Z kuşağı serbest girişimciliği ya da gig ekonomisini, serbest çalışmayı en çok kovalayan kuşak. 30 yaş altı şirket kuran insan sayıları giderek artıyor mesela. Bu adama TİP bir şey vadetmiyor ki. Bu adamı liberal sol ya da sosyal liberalizm gibi Türkiye'de henüz benimsenmemiş ama ingitere ya da almanya'da aktif görebileceğiniz ideolojiler daha kolay tavlar.

Özetle TİP %1 falan alır. İttifak işi değiştirir tabi.
0
anten
(15.03.23)
%1 bile alamaz. twitterı türkiye sanıyor millet.
0
Hallegadola
(15.03.23)
%1.73 galiba son rakam.
4 milletvekili.
0
nhk ni youkosu
(15.05.23)
4 Milletvekili demişim, 14 Mart'ta
0
Mirket
(15.05.23)
akp ve mhp'ye yaradı.
0
Erestor
(15.05.23)
(15)

Hiç iyi değilim

maryjane
Ülkede yaşanan her şeyden (deprem, sel, yangın, ekonomi, siyaset) dolayı ben artık toparlanamıyorum. Özellikle bu depremden sonra iyice çöktüm bakın gerçekten pandemide vs asla böyle olmadım. Her gün mutsuz uyanıyor, mutsuz işe gidip geliyor, evde de mutsuzluk saçıyorum. Çevremdeki herkesi de rahats
Ülkede yaşanan her şeyden (deprem, sel, yangın, ekonomi, siyaset) dolayı ben artık toparlanamıyorum. Özellikle bu depremden sonra iyice çöktüm bakın gerçekten pandemide vs asla böyle olmadım. Her gün mutsuz uyanıyor, mutsuz işe gidip geliyor, evde de mutsuzluk saçıyorum. Çevremdeki herkesi de rahatsız etmeye başladım bunun da farkındayım ama düzelemiyorum arkadaşlar. Evlilil arifesindeyim bi yatak olmuş 7-8 bin lira, insanlar yurtdışında bu fiyata 2.el araba alıyor biz burada ne yaşıyoruz ya, gerçekten mutsuzluk ve umutsuzluktan ölmek üzereyim.

Sevdiceğime dedim ki gel gidelim buralardan, araştırdık ettik, kanada, amerika vs neresi varsa. Tabii ki para ve zaman gerektiren şeyler bunlar ama bu süreçte ben nasıl ayakta kalacağım, nasıl iyileşeceğim, nasıl mutlu olup etrafımı eşimi dostumu da rahatsız etmeyeceğim? Gerçekten kendimi toparlamak istiyorum ama olmuyor. Mutsuzum işte. Tavsiyesi olan?
0
maryjane
(13.03.23)
ülkede yaşanan ve somut olarak sana dokunmayan her şeyden bu kadar etkilenen biriysen bence psikolojik destek almanda ve kendini psikolojik olarak güçlendirmende fayda var. tv izlemeyerek, sosyal medyayı azaltarak, kendine ve ailene vakit ayırarak, farklı aktiviteler yaparak yani gerçek bir hayat sahibi olmaya ve kendi hayatını yönetmeye çalışarak başlaman lazım. yoksa sosyal medya ve tv'lerdeki felaket senaryolarını, olumsuz haberleri, gece gündüz yapılan anlamsız propagandayı sürekli takip edersen insanın psikolojisini bozmaması mümkün değil.

böyle hassas bir bünye kanada, abd gibi ülkelerde yaşanan olaylara da göçmenliğin verdiği zorluk da eklenirse daha da çok tepki verecektir.
0
roket adam
(13.03.23)
spor yap. ciddi bir cevap. aynı şekilde depremden sonra artık insanlıktan çıkmak üzereydim. her konuda çok empati yapan biriyim, iş olsun aile, aşk vs olsun beni çok etkiliyor. iş stresim zaten uyutmuyordu bir de depremde sabahlara kadar ayaktaydım. kardeşim deprem bölgesindeydi. haftalarca zombie gibi gezdim. çok ağır spor yaparak çözüm bulduğumu düşünüyorum. hem spor hem de recovery sırasında vücut resetliyor kendini.

kimyasallar iyi bir çözüm değil. terapi ve duyguları yazmak, üzerine ağır spor. aileyle, sevgi dolu insanlarla vakit geçirmek vs.
0
gabe h coud
(13.03.23)
Kanada'ya Amerika'ya gidince orada da mutlu olmayacaksın ki orada da farklı bir nedenle bu psikolojiyi yaşayacaksın, ya yanlış anlaşılmak istemem ama benim çevremde bi şekilde Kanada'ya giden çok kişi oldu mutlu olan bir kişi olmadı çoğu geri döndü, ABD zaten daha bok gidebiliyorsan bi Avrupa ülkesine falan gitmeye çalış en azından.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.03.23)
ingiltere'de yaşıyorum geçen bi kafede 3-4 arkadaş oturduk saadet binası önünde yapılan cb adaylık açıklamasını izledik. fiziksel olarak uzaklaşmakla olmaz, olmuyor. ekonomik olarak sıkışıp kaldık zaten hepimiz. geçen sene 14k£ civarına mercedes e aldım hep hayalimdi. yarın tr'ye dönmek istesem napacam bilmiyorum. satsam gelsem tr'de 300'e verdikleri araçlara bakıyorum, değil almak binmek, kapımın önünde komşumun park etmesini istemeyeceğim araçlar. neyse konumuz bu değil. eğer geleceksen özellikle avrupa'da refah var ama burda bir süre çalışayım döneyim tr'de yaşam standardımı yükseltmiş olarak devam edeyim diyemezsin.

ben avrupadan memnunum sakin güzel ama abd'de çevrem ve güvendiğim kişiler olmasını ve oraya gitmeyi çok isterdim, öyle bir keşkem var. lisansta bölümümdeki bir kız öyle gitti, 3*4 akrabası da vardı çok samimi olduğu arkadaşları da, hepsi elinden tuttu yol yordam gösterdi şimdi çok güzel paralar kazanıyor. avrupa'da esnaflık - ticaret harici bu çok zor, onu yapabilmek için de çok ciddi tecrübe açısından birikiminin olması gerekiyor.

"yav dayı ne uzattın, ne diyorsun özet geç, ne yapalım dersen?" eğer; şu an kk'yı başkan yapıp onun ve 6'lı masanın çok iyi bir kadro ve hükümet kurmasını ummaktan başka yapacak bişey yok. tr potansiyeli olan ama asırlardır bunu kullanmaya beceremeyen bir ülke
0
avatar is back
(13.03.23)
Bu ortamda evlenmek çok yanlış.
Evlenmeyi düşünen birinin yurtdışı hedeflemesi ayrı bir yanlış.

yanlış*yanlış = yanlış^2
0
scholar
(13.03.23)
Spor yap gece uykusunu kaliteli ve yeterli uyu güneşe maruz kal ve magnezyumunu ve d vitaminini takviye et. Yetmezse antidepresan gerekebilir.
0
muhayyer divan
(13.03.23)
Meditasyon deneyimi varsa yas çemberleri çok iyileştirici oluyor.

yasveolumbilgeligi.org

Bir kez katılmıştım. Yas çemberi yaptıran burcu ertunç çok iyiydi açıkçası.
0
hasmetizm 2046
(13.03.23)
spor yapacak iradeniz varsa kişisel deneyimime dayanarak antidepresan kadar etkili olduğunu söyleyebilirim. yoksa psikolojik destek alın. gerçekten karmaşık canlılarız, şimdi sizi alıp da bütün bu sıkıntıların olmadığı bi türkiyeye koyma imkanımız yok ama, belki başka sebepleri de vardır. o yüzden bi oturup düşünmek ve yazmak da lazım.

bi de çok sevdiğim bi söz var "if you're going through hell, keep going." (cehennemden geçiyorsan, geçmeye devam et.) bi şeyleri bastırmadan yaşayıp tüketmeye çalışıyorum artık ben her şeyi.
0
curious mind
(13.03.23)
Ben de aynı durumdayım. Paralize olmuş gibi hissettiğim için psikiyatriste gittim. Antidepresan verdi, kullanmaya başladım. Daha iyiyim sanki:/
0
boyalı kuş
(13.03.23)
koca ülkenin ve dünyanın derdini sırtınıza yüklüyorsunuz. modern insanın en büyük problemi bu bence - her şeye erişim fazlasıyla rahat olduğu için kırılgan beynimizin kaldırabileceğinden çok daha fazlasına maruz kalıyoruz. klasik tavsiye olacak ama lütfen sosyal medyayı azaltmaya çalışın. haberler için işe yaramaz sansasyonları değil de daha bilgilendirici ve bilimsel/politik yönü olan, rapor/röportaj tarzı işleri okumaya çalışın illaki geride kalmamak niyetindeyseniz.

yaşanan acı şüphesiz çok büyük, üstüne üstlük ülkenin gidişatı da ortada ama her şeyi bilmek insanın üstünde inanılmaz yük oluşturuyor. don külot hayvan peşinde koşalım, ağaçlardan sallanalım demiyorum ama bence insanlık olarak biraz fren yapmamız lazım. "mutlu" dediğimiz kitleler kendi dünyalarında yaşayan insanlar hep. cahillik mutluluktur demiyorum. öğrenmek, bilmek bence her zaman iyi ama bu kadar derine dalmak iyi değil çünkü bireysel olarak hiçbirine müdahale edecek kapasitemiz yok.

kulağa tırt gelecek ama mutluluk gerçekten akşam eve gelip bulgur pilavı yedikten sonra diriliş ertuğrul filan izlemekle oluyor sıradan insan için. onu yapmaz kitap okursun, eylem değişir ama kilit nokta DÜNYANIN/ÜLKENİN SORUMLULUĞUNU YÜKLENMEMEK. karşılaştırmalardan uzak durmaya çalışmak.

yalan değil bugün ben de avrupa'da yaşayanlara bakınca motivasyonumu kaybediyorum, "bizim yaşadığımız hayat mı?" diyorum ama 18. yüzyılda rus toprak işçisi/kölesi de olabilirdim. o adam muhtemelen bizden mutlu yaşadı çünkü kendisinden daha iyi yaşayanları görmüyordu bile.

eyyorlamam bu şekilde. hayat anlamlı veya kompleks bir şey olmak zorunda değil. hepimiz ölüp gidiyoruz, 10 sene sonra yüzümüzü bile hatırlamıyorlar. kendiniz için uğraşın elbette ama mükemmeli, kusursuzu, şahaneyi arayarak canınızı sıkmayın. sırf keder. hiçbir karşılığı, getirisi yok.
0
mark greg sputnik
(13.03.23)
hocam mesele ülke mi yoksa ekonomik durumun mu? gördüğüme göre ekonomik. asıl nokta ihtiyaçlarınızı karşılamanız. değilse abd'de de yaşasınız isviçre ya da norveş'teki insanın refahı size dokunur. ekonomi karşılaştırmasında sınır yok o yüzden siz kendi ihiyaçlarınıza bakın kıyasa girmeyin.
0
uyuya kalip kavimler gocunu kaciran adam
(13.03.23)
ülkemizdeki enflasyon artışı özellikle ücretli çalışanlarımızın alım gücünü ciddi oranda düşürdü ve birçok kişinin umutsuzluğa kapılmasına sebep oldu bu bir gerçek ama insanlar arasındaki umutsuzluk muhabbetleriyle, herkesin birbirine avrupa, abd övmesiyle ekonomik anlamda 1 birim kötüye gittiysek psikolojiye etkisi 10 oldu maalesef bu psikolojiden çıkmak gerekiyor önce. mesela bir yemeğe atıyorum 200 lira veriyoruz masada biri diyor ki almanya'da buna 20 birim veriyorlar. e tamam da almanya'daki mühendisin, yazılımcının maaşı 3bin, 4bin birim onu söyleyen yok. burada 20bin birimler normal maaş oldu artık bu pozisyonlar için. yanlış anlaşılmasın tabi ki onların alım gücü bizden yüksek ve özellikle araba konusunda çok halk düşmanı bir piyasamız var ama geliri hesaba katmadan gider üstünden konuşunca 15 kat kötüyüz gibi etkisi oluyor psikolojiye. dolayısıyla insanlar avrupa'ya gidince tüm dertlerimden arınıcam gibi hissedip orayı idealleştirirken burayı cehennemleştirip iyice kötü hissetmeye başladı. öyle bir şey yok tabi ki. hem fiziksel olarak buradan çıkmayla burayı önemsemeyeceksin diye bir şey yok illaki sevdiklerin, değer verdiklerin olacak burada ve türkiye'deki kötü şeyler gene seni üzmeye devam edecek. bence önce bu ruh halinden çıkmak gerek. avrupa ülkelerinin yeryüzündeki cennet olmadığını her yerde insanların sıkıntı çektiğini kabul etmek gerek. tabii ki türkiye'nin fakiri avrupa'nın fakirinden daha fakir ama polyannacılık yaparsak türkiye'de zengin olmak da avrupa'da zengin olmaktan daha kolay çünkü bizdeki gelir eşitsizliği çok daha fazla. içinde bulunduğumuz ekonomik umutsuzluğa depremde yaşadıklarımız eklenince bazı kişilerde sizdeki gibi bunaltmalar normal ama burada benim dediklerim ve diğer arkadaşların dedikleri biraz sizin bakış açınızı değiştirmiyorsa gerekiyorsa kredi falan çekip bir psikoloğa gidin. çünkü tek başına bir yurtdışı çalışma izni çözüm olmayacak böyle bir bunalmaya.
0
semaforo de medianoche
(13.03.23)
hayatta sorunlar bitmeyecek. gelen dalgaları atlatmaya bak işte, hepimiz öyle yaşıyoruz. muhteşem bi mutluluk yok, hiçbir şey de bunu garanti etmiyor.
0
deartheodosia
(13.03.23)
Almanya'dan sevgiler, tavsiyem evlenmeyi erteleyip harcamalarınızı dil kursuna yapmanız olur gerçekten gitmek istiyorsanız. Bir de spor yap düz koşu 1 saat. Biraz iraden kuvvetlenir, kafan dağılır.
0
abi bi dizi buldum on numara
(14.03.23)
kanada'nin kotu psikolojisi olani daha da kotulestirdigine defalarca sahit oldum, gocmeden once cok iyi dusunun derim.

7-8bin liraya araba alma isi de yalan, o araba ilk 3 ayda patlar paraniz da cope gider.
bunlar hep bizim dustugumuz kuyular :)
0
cooperr
(14.03.23)
(6)

şeker ilacı ile kilo vermek

kondansator
ofisten bir arkadaş kilo vermek için şeker ilacı kullanacağını söyledi. dışarıdan böyle bir müdahalenin metabolizmaya zarar verebileceğini düşündüm. o da çok güvendiği birisinin tavsiyesine göre hareket edecekmiş. açıkcası şeker ilacı böyle bir konuda uygulanabilir mi gerçekten
ofisten bir arkadaş kilo vermek için şeker ilacı kullanacağını söyledi. dışarıdan böyle bir müdahalenin metabolizmaya zarar verebileceğini düşündüm. o da çok güvendiği birisinin tavsiyesine göre hareket edecekmiş. açıkcası şeker ilacı böyle bir konuda uygulanabilir mi gerçekten
0
kondansator
(13.03.23)
Şeker ilacıyla zayıflayamazsın abi öyle bir şey yok, ancak insülin direncin varsa, yani hücrelerine şeker girmiyorsa ve şeker yağ olarak depolanıyorsa, Metformin baz maddeli ilaçlar insülin direncini kırmak için hücrelere zorla şeker sokarak kilo almanı engellemeye, insülin duyarlılığını arttırmaya çalışıyor ama bunu yaparken de 50 tane metabolik sorun çıkarıyor, yani ne bileyim paso ishal dolaşıyorsun işte. Böyle olur olmaz ilaç kullanımı çok enteresan bi şey yapmayın böyle şeyler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.03.23)
Var oyle bir sey nasil yok :) ozempic ilacin adi da. Unluler arasinda falan cok yaygin. Okumak isteyen icin guzel bi yazi: www.thecut.com
0
ghilleinthemist
(13.03.23)
Bunu yapan birini tanıyorum ama ben böyle şeylerden korkarım.
İlacın adı nedir bilmiyorum ama kullanan kişi çok işe yaradığını söylüyordu.

İsteyince kendi kendine (diyet + spor) zayıflayabilen biri olarak böyle şeylerden uzak duruyorum beni korkutuyor.
Kilolu olma sebebim boğazımı tutamamak tutarsam zayıflarım diyerek kendi kendimi böyle şeylerden uzak tutuyorum.
0
Dağcı
(13.03.23)
belki uygulanabilirdir, kaleci saçlı'nın dediği gibi bilimsel olarak bir karşılığı olma ihtimali var ama bence çok ama çok yanlış bir yöntem. en basit aspirin bile prospektüsüne bakarsan bin çeşit yan etkiye sahip. ilaçlar eskiden çözemediğimiz sorunlara alternatif üretmekle beraber mecbur değilseniz kullanmamanız gereken şeyler. öyle hap atayım zayıflayayım işi tembelliktir, vücuda zarardır, günü kurtarmaktır. şeker hastası olmayan birinin şeker hastasıymış gibi yaşaması muhtemelen vücuda uzun vadede büyük zararlar verir.

kilo vermesinin önünde hormonal yahut fiziksel bir engeli olmayan her insan, yapması gerekeni yaptığında kilo verir. bu işin matematiği (en azından somut olarak) basit. günümüz hazır/kolay erişilebilir gıdaları çok yüksek kalorili. hareket edeceksin ama en başta diyetin temiz olacak. et, bakliyat, yeşil yapraklı sebze, zeytinyağı vs. işlenmiş, "light" diye içine tonla yapay şeker basılmış şeyleri yiyince şişiyor insan.

kilo vermek kolay iş değil, olsa en başta ben verirdim eyvallah ama ideal kiloda ve sağlıklı yaşamak günümüzde emek/istikrar/dikkat isteyen bir şey ne yazık ki. bunun mucizevi yolu yok. çay, hap, zart, zurt... safi zarar, safi tehlike. onu yapacağına şişko yaşamaya devam et daha iyi.
0
mark greg sputnik
(13.03.23)
İnsülin direnci için kullanılan metforminin aşırı yüksek dozlu (ve insülin gibi karından enjekte edilen) bir versiyonu var. Belki de etken maddesi başka bir şeydir, emin değilim. Bir arkadaşım bununla kilo verdi, açlık hissini o kadar bastırıyor ki kadın yemek yemeyi unutuyordu, çökmemek için zorla protein ağırlıklı bir şeyler yemeye çalışıyordu. Fakat kullandığı süre boyunca bir doktorla takip ettiler, ilacın dozunu sürekli düzenlediler vs.

Ha sonra hem yemesi normale döndü, hem hareketi azaldı (spora başlamıştı, bıraktı) ve eski kilosuna çabucak döndü.

Öyle bir şey yapılacaksa da doktor kontrolünde ilerlemek lazım, sonrasında da düzgün beslenmeyi sürdürmek lazım. Bu şekilde verilen kilo geri gelmeyecek diye bir şey yok.
0
kobuzchu kiz
(13.03.23)
Ingiltere'de soyle bir ilaci kabul etti yakin zamanda: www.youtube.com Boyle ilaclar var, yok degil ama sayilari az, Turkiye'de yoktur olsa da dunyanin parasidir. Dedigin gibi bir trick olsa tum dunya kullanir zaten.
0
freedonia
(13.03.23)
(4)

Hoover markasını nasıl bilirsiniz? Kurutmalı çamaşır makinasını düşünüyorum

ananiyimioguz
almayı düşünüyorum wifi falan hoşuma gitti, klimayı da öyle aldım. uzaktan kullanırım yani eve gelmeme yakın başlatırım.ama sorun çıkarma ihtimali nedir normalde eloctrolux veya samsung övülür ama bunları bilmiyorum.
almayı düşünüyorum wifi falan hoşuma gitti, klimayı da öyle aldım. uzaktan kullanırım yani eve gelmeme yakın başlatırım.

ama sorun çıkarma ihtimali nedir normalde eloctrolux veya samsung övülür ama bunları bilmiyorum.
0
ananiyimioguz
(13.03.23)
Ben hiç kullanmadım ama Hoover markası benim zihnimde nedense bu işin ithalatçısı, ihracatçısı, yeri geliyor imalatçısı gibi bir izlenim bırakmış zamanında. Neden bilmiyorum ama
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.03.23)
hoover'ın TR'de fabrikası var. güzel bi fabrika. ben eşimi ikna edebilsem alırım ama beyaz eşya bosch'tur siemens'tir kafasında olduğu için alamadım
0
KidLazer
(13.03.23)
bende makineyi koyacak yer sabit bir alan ve küçük yapmışlar burayı. tadilat yaptırmak istemedim, gidip ölçüp ona uyan marka baktım. hoover dışında hiç biri uymadı ve mecbur hoover aldım. hiiiç tavsiye etmem. samsung, lg, miele alırdım yerim olsaydı.
0
gabe h coud
(13.03.23)
beyaz eşyada ilk olarak sorunsuz olması, ikinci olarak sorun çıkardığında servis kalitesi önemlidir. Yabancı markalar genelde servisten patlıyor. Samsung hiç de övülmez bu arada, durduk yere sorun çıkaran birden çok örnek biliyorum ve servis ilk seferinde çözemedi. Bosch ve LG'yi uzun yıllardır kullanıyoruz. (bende ve ailemde ayrı cihazlar olarak çamaşır ve kurutma makineleri var ama. Bosch 10+ yıldır düzgün çalışıyor LG 5-6 yıllık sanırım.)
0
nhk ni youkosu
(13.03.23)
(9)

Everything Everywhere All at Once

tantavizisyon
Bu filmi anlayan var mi? Netflix'ten Ocak ayinda acip kapamam bir olmustu, cok karisik. Tek hatirladigim camasir makineleri ve kaotik evlerinde yasayan çinlilerin fantastik dunyasi. Nasil Oscar almis anlamadim, Bati Cephesinde Yeni Bir Sey Yok varken...Bu filmi izleyip 2022'nin en iyi filmiydi bence
Bu filmi anlayan var mi? Netflix'ten Ocak ayinda acip kapamam bir olmustu, cok karisik. Tek hatirladigim camasir makineleri ve kaotik evlerinde yasayan çinlilerin fantastik dunyasi. Nasil Oscar almis anlamadim, Bati Cephesinde Yeni Bir Sey Yok varken...

Bu filmi izleyip 2022'nin en iyi filmiydi bence diyen var mi merak ettim?

Iyi haftalar efem.
0
tantavizisyon
(13.03.23)
Bu filmi ciktigindan beri izlemeye calisiyorum hep bir aksilik cikti izleyemedim. Dun gece uyuyamadim actim izledim internete bakayim insanlar ne dusunmus diye dedim ben izlerken 7 oscar almis :D

Izledigim en guzel filmlerden biriydi, 2022'nin kesinlikle en iyisiydi bence.
0
aguen
(13.03.23)
bence de asla oscar alacak nitelikte bir film değil. filmin fikri iyi diyorlar ancak filmde sürekli bir dövüş sahnesi var. dövüş sahnesi izlemekten o kadar yoruldum ki. popodan bir şeye temas edip de zamanda dönüşüme giren karakterlerin olduğu bir filme oscar vermek ilginç gerçekten.
0
the man with no name
(13.03.23)
Bu film en iyi film dahil 7 tane Oscar aldıysa Matrix'in 17 tane falan Oscar alması gerekirdi, hatta sırf Matrix için yeni yeni kategoriler açıp onun Oscar'ları da Matrix'e verilebilirdi.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.03.23)
faklı bir film ve farklı olmak çok kıymetli. çağın ruhuna uyuyor, kuantum vs, önemli sorular soruyor ve diğerlerine benzemiyor. pozitif ayrımcılık da var tabi işin içinde.
0
tiny penny
(13.03.23)
bana çok yorucu geldi bu film. tekrar izleme isteği uyandırmadı. tekrar izlesem beğenirim belki.
0
nothing in my way
(13.03.23)
Zamanın ruhuna uygun ama kötü. Bu yıllara bu gidiyor yapacak bişey yok. 7 Oscarlık bişeyi de yok, ama bu da demek ki akademi ödülü dediğimiz şey eski akademi ödülü değil.

www.benizledim.com
0
nhk ni youkosu
(13.03.23)
sonunu getiremediğim nadir filmlerden oldu. ki başladığım filmlerin %95'ini bitiren bir insanım.

film bir kere çok fazla. diyalog fazla, aksiyon fazla, twist fazla, olay fazla. yukarıda biri zamanın ruhuna uygun demiş. tam tersi olduğunu düşünüyorum. sinema (sinema sanatı diyemeyeceğimiz blockbusterları ya da süper kahraman filmlerini saymıyorum) minimalizme ve hikayesini daha azla anlatma uğraşına girmişken şu filme 2023 yılında oscar vermek zamanın ruhundan bihaber olmaktır. aftersun karakterlerine hikayeyle ilgili tek cümle kurdurmadan, sadece footage görüntüyle koca bir olay örgüsü anlatıyor. ki son yıllarda izlediğim çoğu indie avrupa yapımı da böyle. sinemanın sanatsal anlamda gittiği yön bu. bağıra çağıra hikaye anlatmak aşırı lame geliyor bana artık.

gerçi marvel neden kıçından çinli süper kahraman uydurup filmini çektiyse akademi de bu filme o yüzden oscar verdi işte. şaşırmamak lazım.
0
sir gawain
(13.03.23)
Abi oscar alan filmlerin %75'i "oscar alacak nitelikte bir film değil" zaten. Bu film mukemmel mi, hayir ama bahsedilen matrix gibi kendine ozgu bir dunyasi ve epey emek var, dolayisiyla sasirmadim almasina. bundan 10 kat daha tirt filmler oscar aldi.
0
hot potato
(13.03.23)
anlamalık değil mad max fury road gibi eğlenmelik bi film bence bu. bir sürü farklı olasılık kadının kendi seçimlerini anlama süreci. sonra da kendi seçimleri üzerinden kızını anlamaya çalışıyor. böyle hatırlıyorum.

hot potato'nun dediği gibi "kendine ozgu bir dunyasi ve epey emek var" başarılı film olması için yeterli. yoksa en iyi film çok öznel bir şey.
0
curious mind
(13.03.23)
(34)

Su ihtiyacı mı sıvı ihtiyacı mı?

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Çevremde yoğun bir şekilde bunun savaşını veriyoruz, ben diyorum ki su ihtiyacı yoktur sıvı ihtiyacı vardır, içinde (kola dahil) su barındıran her türlü sıvı su ihtiyacını giderir ama çevremde "yok abi illa su içeceğiz" örgütü var, bu kişiler su ayrı diğerleri ayrı diyor. Benim argümanım şu: Vücut k
Çevremde yoğun bir şekilde bunun savaşını veriyoruz, ben diyorum ki su ihtiyacı yoktur sıvı ihtiyacı vardır, içinde (kola dahil) su barındıran her türlü sıvı su ihtiyacını giderir ama çevremde "yok abi illa su içeceğiz" örgütü var, bu kişiler su ayrı diğerleri ayrı diyor.

Benim argümanım şu: Vücut kolanın içindeki suyun su olduğunu anlayacak ve onu kullanabilecek seviyede akıllı bir mekanizma, yani mesela yoğurda su döküp onu ayran yapınca su mevcut özelliklerini kaybedip başka bir şeye dönüşmüyor su yine bildiğimiz su, hatta biraz ısıttığımız zaman su buharlaşıp elimizde yine yoğurt kalabilir, çünkü su bu.

Fakat "yok abi illa su içeceğiz" örgütü diyor ki "olm öyle değil lan sadece su içeceğiz çünkü o su öbürü ayran. Böyle bir şey olabilir mi yav.

Ha ama alkollü içecekleri ayrı tutuyorum diüretik özelliğinden dolayı, onun dışında zaten çayın kahvenin falan çok da diüretik olmadığı çalışmalarla çıktı ortaya.

Sizce nedir? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
Hani kuru fasulyeyi geceden ıslıyoruz da şişiyor ya. Ondaki su da su. Ispanağın içindeki su da su.
Hepsi kabulümüz yani.
0
Mirket
(12.03.23)
Yani evet sebzedeki meyvedeki su da su yani bildiğimiz, onu da ayırt etmiyorum ben hepsi su.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
Açıkçası bence de böyle ama diyetisyenim bunu kabul etmiyordu. İçtiğim kahvenin ve çayın su yerine geçmediğini illa su içmem gerektiğini söylüyordu.
0
mutekebbir
(12.03.23)
Ya işte "neden" diye sorunca bir cevap alamıyorum ben. Aldığım en net cevap "çay ve kahve diüretik içtiğin zaman o suyu zaten atıyorsun" gibi bir şey ama onun artık doğru bir bilgi olmadığını biliyoruz, diüretik etki bi tek alkollü içeceklerde çalışıyor, zaten onun dehidrasyon etkisinden sen de anlıyorsun diüretik olduğunu, ben diyorum ki "abi sen kahve içtiğinde dehidrasyona girdiğini hissediyor musun?" Yok diyor. E hissetmiyorsan nasıl diüretik bu.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
su sevmediğini sadece kahve çay vs ile su ihtiyacını giderdiğini iddia eden bir sürü kişi tanıdım. ne kadar doğru söylüyorlar tabiki bilemem ama, benim cevabım sıvı ihtiyacı.

Mide sanki sürekli boş mu ? Yemek yedikten sonra su içsek midede karışacağı için su yerine sayılmayacak mı ?

Tamam içtiğin bazı sıvılar diüretik olabilir ama aldığın sıvının ne kadarının atılmasına neden oluyor bu etki ?
0
mikael
(12.03.23)
gittiğim bir doktora çok az su içtiğimden fakat idrarımın sarı olmayışından yani mantıken yeterli sıvı alıyor olduğumdan söz ettiğimde, "gün içinde çay kahve içiyorsun dimi e işte tamam onlarla yetiyordur" demişti, demek ki su değil sıvı
0
neira
(12.03.23)
Abi ben bi kere su içmek için 1 litrelik sulardan 10 tane aldım her gün bi tanesini içsem kardır diye ilk şişeyi 10 gün sonra falan açtım ama her gün
2-3 litre sıvı tüketiyordum yine. Yani bu şekilde birine bi şey olsaydı bana olurdu muhtemelen, idrar rengim de gayet sağlıklı bir tondanydı bu arada böbreklerimle gurur duydum desem yeridir.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
diüertik olması ayrı, dehidrasyona sebep olması ayrı bir konu. bir kişi çokça sıvı alıp da dehidrasyon yaşayabilir. o akşamdan ıslattığınız kurufasulyeyi bir ton tuzla pişirdiğinizde , nasıl olsa sıvı aldım diyerek su içmezseniz, vücut plazmanızdaki sodyum seviyelerini normale çekmek için hücre içindeki suyu dışarı atacak ve dehidrasyona sebep olacak. aynısı dümdüz su olmayan diğer içecekler için de geçerli.

lütfen içtiğiniz her çay-kahveye karşılık miktarda su da içiniz.
0
nolmus yani
(12.03.23)
vücudun su ihtiyacı kısmını bilmem ama ben çok kahve içip pek su içmezsem o gün direkt midem bozuluyor. Yanında su da içersem bir şey olmuyor.

Eşim su içmezse göz kuruluğu oluyor (iş yerinde çay vs. içiyor), düz su içince olmuyor.
0
nhk ni youkosu
(12.03.23)
Abi kurufasulye örnek ya kurufasulyeden yola çıkmamıza gerek yok, gerçi benim örneğim de değil benim örneğim diğer sıvılarla alakalı. Ben mesela salt su yerine limonata içiyorum diye "o suyun yerini tutmaz abi sen su iç" şeklinde bi düşünce varsa bu gerçekten çok değişik bir düşünce, çünkü limonatanın içindeki su da dümdüz su.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
zaten su değişiyor demiyorum ki. su evet dümdüz su, aynı kalıyor. ama o suyla birlikte şeker de giriyor vücuduna. limonatayı içtiğinde vücuduna giren şekeri metabolize etmek için normalden daha fazla suya ihtiyaç duyar vücudun. bu da yine yukarda dediğim olayı başlatıyor, hop vücudundaki su hücre dışına çıkarak dehidrasyon başlatıyor.
0
nolmus yani
(12.03.23)
Ben şekersiz limonata içiyorum.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
bu arada özellikle yaşın gençse yeterli su içmemenin sıkıntılarını şu an yaşamazsın kozmetik şeyler dışında. saçların tırnakların güçsüzleşir, cildin kurur, vs.

daha ciddi problemleri yaşın ilerlemesiyle görmeye başlıyorsun maalesef. o yüzden dana gibiyim hiç su içmediğim halde bir şey olmuyor deme.
0
nolmus yani
(12.03.23)
dostum limonda da şeker var.
0
nolmus yani
(12.03.23)
Vucudumuz siviya ihtiyac duyduguna su icirtiyor zaten. Cok buyuk bi kolpa bu.

Ayrica uzun sure ihtiyactan fazla su icmek tehlikelidir, tansiyonu dusurur.

Az su icerseniz yana yakila su ararsaniz ama fazla su icip bayginlik gecirince anlamaniz daha uzun surer veya zor olur.

Zaten 1 bu stay hydrated bir de kahvalti gunun en onemlj ogunudur.

Ikisi de amerikali 2 firmanin cok basarili marketing kampanyalarinin sonucu. Adamlar ne marketing yaptiysa butun dunyaya yon verdiler.
0
another satisfied lover
(12.03.23)
@another satisfied lover peki dünyayı yöneten 5 aile?
0
nolmus yani
(12.03.23)
İyi de bu tehlikeli bir şey değil ki zira şeker metabolize edilirken çok su kullanılsa bile şeker kaslara girerken suyla birlikte giriyor. Yani 1 gram şeker yaklaşık 3 gram suyla depo ediliyor kaslara, yani su yine vücutta kalıyor bir yere atılmıyor.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
@nolmus yani, abi ben demiyorum ac bak 1950-60lardan reklamlari var o reklamlardan once de en fazla annelerin ara sira cocuklarina tembihledikleri seylerden fazlasi degil.
0
another satisfied lover
(12.03.23)
Abi bir de limondaki şeker fruktoz, onun metabolizması glikozdan daha farklı ama kafalarımız karışmasın şimdi.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
sıvı diye okumuştum bir yerde. eğer suya ihtiyacın olursa zaten su içiyormuşsun. tabi bol su içmek önemliymiş ancak bu şekilde takıntı haline getirmemek gerekirmiş.
0
paintov
(13.03.23)
Su ihtiyacı. Yalnız zaten çoğu içeceğin çok büyük yüzdesi su yani, ondan ihtiyacını karşılıyor.
0
logisticsmanager
(13.03.23)
Sıvı değil, su ihtiyacı derim.

Çünkü diğer sıvıların içinde su olsa da yapıları gereği farklı bileşikler oluşturarak suyun yapısında ph,mineral seviyesinde değişiklik oluşturmaları ve suyu bu yapıda artık kendi doğal halinde kalmaması mümkün diye düşünüyorum.
0
diyecevaplandı
(13.03.23)
Tecrübe ile sabit su ihtiyacı diyorum.
Önceden hiç abartmıyorum bir hafta su içmese aklına gelmeyecek bir insandım. Deli gibi çay -kahve tüketirim (özellikle çay)
Bir takım şikayetlerim vardı, halsizlik, düşük tansiyon, yorgunluk vs
Üç farklı doktora göründüm, tahliller yapıldı vs. Üçü de bol su tüketmemi önerdi, içtiğim çayın kahvenin su ihtiyacını karşılamadığını söylediler.

Zaman içinde su tüketimini artırdım. Bariz şikayetlerim azaldı. Tesadüf olduğunu düşünmüyorum. Demek ki suyun bir kerameti var
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(13.03.23)
diğer sıvı içeceklerde de su var +1 yani kahve de içsen kola da içsen su içiyorsun...

sağlıklı demiyorum tabi, önermiyorum da ama ortaokul-lise dönemlerimde neredeyse hiç su içmeyip 2-3 litre kola tüketiyordum ölmedim :D sonra üniversitede kolayı bırakıp maden suyuna geçtim, 1.5-2 yıl kadar da hiç su içmedim günde 3 litre kadar maden suyu içiyordum. eve(daha doğrusu otel odasına neyse... 4 yıl otelde kaldım üniversitede) su almıyordum bile. sonra su olarak su içmeye geçtim zamanla.

su ihtiyacı da sıvı ihtiyacı da doğru denebilir bana göre. su dışında tükettiğimiz sıvı içeceklerin de büyük oranda su olduğunu düşününce... h2o işte onlarda olan da.
0
konetsu
(13.03.23)
su bile kendi içinde ayrışırken diğer sıvılarla bir tutamıyorum, su ihtiyacı.
0
gule gule
(13.03.23)
Sıvı değil su diyeceğim, özellikle aşırı yüksek tansiyonu olan teyzeme doktorlar "çay değil su, içtiğin çay kadar su iç" diye defalarca tekrar ediyor. Bir de su dışındaki içecekler benim susuzluğumu gidermiyor.

Ama mayo clinic öyle demiyor, şekerli içeceklerden uzak dur da ne içersen iç diyor:
www.mayoclinic.org > "Is water the only option for staying hydrated?" başlığında.
0
kobuzchu kiz
(13.03.23)
İlaveten ancak su içtiğimiz zaman böbrekleri temizliyoruz, karaciğeri rahatlatıyoruz. Yoksa böbrek karaciğer hep bir iş yapma halinde. Onların detoksu su. Benim dr arkadaşımın anlattığından anladığım bu.
0
SiyamkedisiZorro
(13.03.23)
Su ile sıvı aynı şey değil.
Susadığında su yerine deniz suyu içersen mesela, susuzluğun gitmez, daha çok artar.
Hatta devamlı saf yağmur ya da kar suyu içersen bile olmuyor. İçinde mineraller olması lazım.
0
vizivozo
(13.03.23)
Bunun cevabi basit ama kolay degil.

Ictiginiz diger sivi gunluk alinan su miktarina katki yapar. Hatta soyle diyeyim iceriginde cok sivi olan meyve sebzelerde yapar. Yani emilim processi su icin yada x icin farkli degil. Bu ama bakis acisi olarak bir birini karsilayan bir konu degil. Yani ben su yerine X iceyim dogru bir yonelim degil.
gunluk belirli bir miktar suyu da tuketmeniz lazim eger buna dikkat ediyorsaniz. Yani bir bardak su ve kalaninda cay kahveyle de yasar insan ki pek cogu yasiyor o bambaska bir mesele. Ancak buna dikkat etme amacindaysaniz, spor, iyi beslenme vs. bir butun holistic yonemlim olarak vucudun verimli calismasi icin odem tutmamasi icin belirli miktar suyu da tuketmeniz lazim.

Ama suna da karsiyim x gun pek cok sivi ve 3-4 lt su icmisiz, ya iste bugun 4 lt ictim 6 yapmam lazim diyip 2 lt daha ihtiyac yokken icmeye de normal sartlarda karsiyim. Bunun anormal sarti cogu zaman ki gibi farmakolojik destek.
0
wallcan
(13.03.23)
su ihtiyaci
0
ala09
(13.03.23)
Bu arada şunu söyleyeyim ben bilim karşıtı değilim bilakis bilimin kulu köpeğiyim fakat ben doktorların "sen su iç" tavsiyesini de doğru bulmuyorum çünkü bugün emekliliği yaklaşmış pek çok doktor kendini eğitmiyor, 100 sene önce ne öğrendiyse hala o bilgileri kullanıyor. Yani bir doktorun benim için mesela "sıvılar suyun yerini tutmaz" bilgisi çok kayda değer bir bilgi değil, 10 sene önce de haftada 2 taneden fazla yumurta yemeyin kolesterolden gidersiniz vallahi deniliyordu ama sonradan öğrendik ki, böyle bir şey yokmuş, yemekten gelen kolesterol büyük oranda kullanılmadan atılıyormuş vücuttan. Ayrıca "ben su içmeyince su içmiş gibi olmuyorum" ya da "vücudum suya diğer sıvılara farklı tepki veriyor" düşüncesi de bana plasebo gibi geliyor, bu şekilde inandığında böyle olur normal olarak, bende de tam tersi oluyor mesela.

Bu "hiçbir şey suyun yerini tutmaz" önerisi de bana böyle geliyor biraz. Şimdi girip biraz PubMed araştırması yapsak yakın tarihlere göre bunu destekleyen onlarca araştırma buluruz ama üşeniyorum aramaya, bir de gece dandik filmlere Oscar gitti o nedenle tadım yok.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.03.23)
su kadar güzel tadı olan içecek yok. su içmeyen kişi kendine kötülük ediyor.
0
sert siyah krom
(13.03.23)
Sivi ihtiyaci tanim olarak cok sacma. Tabii ki su ihtiyacimiz var. Ama cayin icindeki su da su, koladaki su da su. Yani haklisiniz ama bunu sivi ihtiyaci diye belirtmek yanlis. Sadece su her yerde su, baska bi seyle karismis olmasi vucudun onu metabolize etmesine engel degil. Suyu o tarz baska seylerle almanin zarari varsa bile bu o yancilarin kendisinin zarari suyu oyle aldin diye degil.
0
ghilleinthemist
(13.03.23)
ben bu soruyu kaç doktora sorduysam, su ayrı sıvı ayrı dediler.
0
co2s2
(13.03.23)
(15)

Kılıçdaroğlu seçimi kaybederse Chp genel başkanlığını bırakır mı?

metematik
Bırakması gerekmez mi? Resmen ittire ittire zorla aday yaptırdı kendini. Bu sefer de kaybederse Chp tabanı istifası yönünde baskı yapmaz mı?
Bırakması gerekmez mi? Resmen ittire ittire zorla aday yaptırdı kendini. Bu sefer de kaybederse Chp tabanı istifası yönünde baskı yapmaz mı?
0
metematik
(12.03.23)
CHP kimi çıkarırsa çıkarsın muhtemelen aynı oyu alacaktır, Millet ittifakına oy verecektim ama KK aday olunca mecburen RTE'ye oy verdim diyen bi seçmen yoktur, varsa da eğer alkollü falandır muhtemelen. O nedenle olur da kaybederse ben hatayı KK'de bulmam şu yaşananlara rağmen yine RTE'ye oy veren AKP seçmeninde bulurum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
Bıraksa da bırakmasa da zaten kendiliğinden piyasadan yok olur o zaman.
0
romario
(12.03.23)
yapmaz, çünkü kaybetse de suç başkasının. detaylar özelde :).
0
gule gule
(12.03.23)
''Millet ittifakına oy verecektim ama KK aday olunca mecburen RTE'ye oy verdim diyen bi seçmen yoktur, varsa da eğer alkollü falandır muhtemelen''

Ben varım. Alkol de almıyorum. KK'nın RTE'den pek bir farkı yok benim gözümde.

''Resmen ittire ittire zorla aday yaptırdı kendini.'' Evet.

@nundu, yaşım senden büyük. Şimdiye kadar oyunu CHP'ye vermiş ve CHP'nin AKP'den pek bir farkı kalmadığını gören biri olarak söyledim. Halk tv eşittir Ahaber gibi.
0
Kahvedesu
(12.03.23)
Kılıçdaroğlu kaybederse, sadece kendisi değil, şu an muhalefette olan tüm liderler tarih olur.
0
sailor
(12.03.23)
İttire ittire aday yapmak: muhalefetin birbirinden inanılmaz alakasız saflarını tek masaya oturtmak, masaya oturmayanların dışardan destek vermesini sağlamak ve muhalefetin seçimi kazanma inancını ilk kez bu kadar yüksek hale getirmekse evet tabii kendini ittire ittire zorla aday yaptı diyebiliriz.

RTE'den farkı olmadığını söyleyen arkadaş 20 senedir yaşananları gördüğü halde bunu söylüyorsa çok üzücü gerçekten
0
nundu
(12.03.23)
Ülkeyi ateşe attıktan sonra o koltukta otursa ne oturmasa ne ?..Ama ben kalacagını düşünüyorum cunku chp de hep kendi kadroları var istese ölene kadar orda ve bahaneler hazır olacaktır.
0
somon sosu
(12.03.23)
2015de akp çoğunluğu kaybetmisti önce, 2018de de kendisi aday olmamıştı. İkisinde de CHP basarisiz olmasına rağmen kk bu yüzden sorumluluk almadı. Bunda kaybederse ben hiçbir gücün onu CHP'de tutabilecegini sanmıyorum. Kalırsa sonraki seçimde zamanında Baykal'ın başına geldiği gibi CHP barajın altında kalır, CHP'den MHP ip bölünmesi gibi başka bir parti çıkar.
0
sanguine
(12.03.23)
@kaleci; biraz halkin icine karisalim. ne kadar cok sayida boyle insan olduguna inanamazsin. keske olmasa ama varlar. ve acikcasi cok da suclayamiyorum.

sahsen ben artik zombilesmis akp'lilere kizamiyorum. bu insanlar mantiksiz da olsa gercekler. davranislari belli. bu gercege gore strateji yapamayan chp'ye yazar secimin kaybi. hatta direkt kk'ya yazar.

ben bile elim gitmeye gitmeye oy verecegim. karsida rte olmasa zirnik calismaz benden kemale. ama secimin bicak sirti olmasini kaldiramiyorum. ulkenin gelecegiyle kumar oynaniyor.
0
antikadimag
(12.03.23)
Bırakacak olsa kaybettiği 50 tane seçimde bırakması gerekirdi. Onlarda bırakmadıysa bunda da bırakmaz.

Tabanına çok iyi propoganda yapıyor (adam daha ne yapsın vs), o yüzden tabandan bi baskı gelmez. 15 yıldır oy oranı %20-25 arası gidip geliyor, %150 enflasyonda bile oyunu 1 puan artırabilmiş değil vs. hem de zaten parti içi diktatör, mevcut delege sistemiyle Atatürk gelse parti başkanlığını alamaz.

CHP'yi KK'dan kurtarmanın tek yolu, Reis'in büyükşehir belediyelerine, Çankaya'ya falan kayyum ataması olur. O zaman maması kesilen partililer kazan kaldırır, seçim kazanabilecek birisini başkan yaparlar.

Ama düşündüm, bu senaryo bile fazla iyimser. CHP'nin varoluş amacı iktidar olmak değil. Şehirlerde yaşayan "laik" kesime, "kardeşim bak sizi de oyunuz sayılıyor, iyi çalışırsanız siz de kazanabilirsiniz" ilüzyonu yaşatıp, sistemden çıkmalarını engellemek. CHP'nin bütün olayı her seçimde bahsettiğim kesimi umuda kapılabilecek kadar canlı tutması, ama hiçbir seçimi kazanamayacak kadar beceriksiz bir lidere sahip olması. KK seçimi kaybettikten sonra umut satamayacak hale gelirse bıraktırırlar. Yoksa aynen devam.
0
plutongezegendegilmi
(12.03.23)
CHP'nin AKP'den pek bir farkı kalmadığını gören @Kahvedesu'yu görünce şaşırıp yazayım dedim.

Kaybederse eğer, başkanlığını bırakacağı bir CHP bulamayacağı, CHP' nin ya da muhalefetin kalmayacağı ya da bir daha seçim falan gibi lüzumsuzlukların bulunmadığı bir 'Çok İleri Demokratik Sistem'e geçiş yapacağımızı düşünüyorum.

Bikinili karikatürü çizilebilen İnönü sürecinden Tribünde slogan yasağı dönemine geldik. Nereye doğru gittiğimiz görünmüyor mu?

i01.sozcucdn.com
0
Mirket
(12.03.23)
sokak röportajlarında "Ekrem veya Mansur olsa verirdim ama artık mecbur RTE" diyen birden fazla kişi izledim. Böyle insanlar var ama sayısı nedir bilmiyorum.

Gençlerden de "İnce'ye vericem KK ne ya" diyen çok var. Yani seçim garanti falan değil ve kaybedilirse oluşacak senaryoyu düşünmek bile istemiyorum.

edit: Chp tabanı "madem halk bunu seçti müstahak" der KK'ye bişey yapmaz.
0
nhk ni youkosu
(13.03.23)
CHP'nin %25-28 civarı oyu var. Bu seçimde %32 falan olursa olur. AKP seçmeni rasyonel değil. O yüzden koşullardan bağımsız oluyor tercihleri.

Seçim 2.tura kalırsa RTE her türlü KK'yı yer. Artık bu saaten sonra istifa etse ne olur etmese ne olur.

Akp'nin oyu iç anadoludan geliyor, karadenizden geliyor. Bu insanlar pahalılığı çok fazla hissetmiyorlar. Sosyallikleri yok. Paso çocuk yapıp gece 21.00 gibi uyuyorlar.

Ayrıca CHP'nin gelişiyle olacak laik ortam ekonomiden daha fazla korkutuyor AKP seçmenini. Devlet daireleri full iç anadolulu başörtülü falan dolu.
0
OrangeYellow
(13.03.23)
Kaybederse 50 altında oy almış demektir, tahminim 40-45 bandında bir oy olur bu.

"Bu güne kadar aldığımız en yüksek oyu aldık, oy oranımızı yükselttik, başarılıyız ama yetmedi"

gibi bir şeyler söylenir ve parti başkanlığına devam edilir. Siyasi partilerimizin genel başkan seçme yöntemi çok saçma, başkan istifa etmedikçe koltuğundan indirmek imkansız gibi bir şey.

İnce'nin çok sevdiğim bir lafı var, sanırım CHP kurultayında yapmıştı bu konuşmayı. Mealen şöyleydi;

"Ya hu başkanı nasıl seçeceğimiz belli, ama başarısız başkanı nasıl göndereceğimiz belli değil. Koltuğa oturan kalkmıyor, yarın ben de aynı hırsa kapılabilirim, oturduğum koltuktan kalmak istemeyebilirim. Parti tüzüğüne bir kural koyalım, 2 kere seçim kazanamayan genel başkanın başkanlığı düşsün"

gibi bir şeydi ve çok mantıklı, bunu aslında anayasaya filan ekleyip her partiye mecbur yapmalı. Atıyorum 3 seçim üst üste oyunu arttıramayan partinin genel başkanı otomatikmen düşmeli ve parti kurultaya gitmeli.
0
John Bloor
(13.03.23)
normal şartlarda evet. ama zor. parti içi muhalefete asla kapı aralamadı zira.
0
tantavizisyon
(13.03.23)
(7)

kedim kusmaya basladi

fakyoras
selam,4 yasinda british shorthair kedimiz var. bir yasini doldurmadan kisirlastirmistik. hayatinda son aylarda hic degisiklik olmadi. daha once hic kusmuslugu yok. kuru mamasinin sesini duydugunda hala yarinlar yokmus gibi kosup yiyor, maltini gorunce delirip geliyor, istahi yerinde. sabah sevdirir
selam,

4 yasinda british shorthair kedimiz var. bir yasini doldurmadan kisirlastirmistik. hayatinda son aylarda hic degisiklik olmadi. daha once hic kusmuslugu yok.

kuru mamasinin sesini duydugunda hala yarinlar yokmus gibi kosup yiyor, maltini gorunce delirip geliyor, istahi yerinde.

sabah sevdirir hep, sabah sevdirmeleri devam. oyuncaklariyla hala oynuyor.

kakasinda cisinde problem yok, su icmesinde de yok buyuk ihtimalle.

tuyunu ilk kusmasindan sonra daha fazla taramaya basladik.

velhasil hayatinda pek bir degisiklik yok goruntude ama gel gelelim son 2 haftadir kusmaya basladi. kusmugunun rengi hep ayni, kahverengimsi. ilk 1-2 sefer tuy kustu, tuyleri gorebiliyorduk. sonrasinda mamasini yedikten 3-5dk sonra direkt mama kustu. az once de sabah (4.5 civari) yedigi mamayla karisik bir seyler cikartti.

yurtdisinda oldugumuz icin veterinere erisim cok kolay degil, en son ekim gibi gitmistik bir sorun yoktu, gayet saglikli denmisti. yarin sigortayi arayip tekrar veteriner randevusu bulmaya calisacagiz ama ne zamana randevu bulunur bilinmez.

duyurunun kedi uzmanlarina soru: endiselenmeli miyiz? yapabilecegimiz bir sey var mi? siz bu hasta oykusune ve kusmuga baktiginizda ne dusunuyorsunuz? bugun kuru mama yerine yas mama verelim diyoruz midesi biraz rahat etsin diye.


dikkat, kedi kusmugu goruntusu! dikkat!! dikkat!!!
www.hizliresim.com
0
fakyoras
(12.03.23)
Mama değişikliği normalde kusmasına neden olur. Bir de aç kalırsa, ve bu yüzden hızlı yerse kusabilir. Bunlara dikkat ederek, mamasını değiştirMEden 7x24 izleyin.

Eğer yemek yemezse, veya tuvaleti sorunlu olursa, veya katkısız sıvı kusarsa veterinere götürün.
0
alfired
(12.03.23)
otomatik mama verme makinasi var, mamasi hep ayni dakikada ayni olcude geliyor her gun aslinda. az once mama makinesini kontrol ederken 2-3 tane mama dustu, kosarak gelip yedi.

yemek yemeye devam ederse, tuvaleti sorunsuzsa, kusmugunda bir seyler varsa endiselenmeye mahal yok mu o halde?
0
🌸fakyoras
(12.03.23)
Ulan hakikaten pis kusmuş he, abi kusmuğun içeriğini göremiyorum ama kusmukta tüy falan var mı kendi tüyü, varsa eğer malt macunu yedir bikaç gün sonra kakasını kontrol et tüyler kakasıyla çıkmaya başlamışsa macun işe yaramış demektir. Ha sonra yine kusar ama kırk yılda bir kusar ve daha rahat kusar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.03.23)
malt hemen her gun veriyoruz. normalde tuy filan kusmazdi hic. evin sicak yerleri varken gidip pencere dibindeki yataginda yatiyor, usutmus olabilir belki :/ sokucem yatagini cikamasin
0
🌸fakyoras
(12.03.23)
Kedilerin arada bir kusması normal, benim kedim de yılda birkaç kez kusar. Dışarı cikarttigimda yediği otu kusar vs. Ama bu süreklilik arz ediyorsa bir sorun var demektir, semptom olabilir. Geçmediği takdirde veterinere mutlaka götürün.
0
sanguine
(12.03.23)
Yeme icmesinde, tuvaletinde keyfinde degisiklik var mi gozleyin. Kediler ara sira kusar ama surekli olmasinin altinda baska nedenlerde yatar. En basitinden bobrek sorunlari sa kusturur ve cok hizli ilerler. siz bu hafta bakin yine duzenli kusar ise bir veterinere gidin.
0
oscar
(12.03.23)
Bir kac gundur kusuyorsa malesef sorun var:(
Ayni sorun benim kedimde de oldu.
Karaciger ve bobrek enzimine mutlaka baktirin. Bizimkine yapilan test sonuclarinda kucukken karacigerinde sorun yasadigi ve takip edilmesi gerektigi ortaya cikti. İlk tedavimiz (kusma icin) mide koruyucu oldu 10 gun sureyle. O bitince gene kusmaya basladi, batin ultrasonu dediler, lenfomadan suphelendiler. Batin temiz ama lenfoma var, surekli takip edilmesi gerekiyor.
Su an gastro mama disinda verdigimiz her mamada 2. gun max 3. gun kusuyor, her gun mide koruyucu iciyor bir de.
Kakaya dikkat edin. Ben salondan tak tak diye kutuya dusme sesini duyardim. Keci kakasi gibi tane tane mi, sert mi bakin.
Oscar’in da belirttigi gibi bobrek ve karaciger cok hizli ilerler, dikkat edin.
Bir sey olmaz demek isterdim ama malesef boyle oldu bize de :(
0
65 derece
(13.03.23)
(8)

Yulaf ezmesi nedir, ne değildir. Yulaf ezmesi eğitimi.

muhayyer divan
SelamYulaf ezmesi denen malzemeyi ne zaman kullandıysam asla yumuşatamadım, ne yaptıysam yumuşatamadım. Yumuşamayınca da yiyemeyenler var, yedirmem lazım.Lütfen bana bunun eğitimini verir misiniz, internette de doğru düzgün bilgibulamadım, benim yulaflar mı sorunlu, ben mi beceriksizim, yulaf mı yum
Selam

Yulaf ezmesi denen malzemeyi ne zaman kullandıysam asla yumuşatamadım, ne yaptıysam yumuşatamadım.

Yumuşamayınca da yiyemeyenler var, yedirmem lazım.

Lütfen bana bunun eğitimini verir misiniz, internette de doğru düzgün bilgibulamadım, benim yulaflar mı sorunlu, ben mi beceriksizim, yulaf mı yumuşamayan bir şey??

Bilen ve yardımcı olan arkadaşlara çok teşekkürler... :(
0
muhayyer divan
(11.03.23)
Yulaf bilinenin aksine uzun sürede yumuşar çünkü yulaf liflerden oluşan bir ürün, haliyle çözülmesi zaman alır. Yani sıcak suyu koydum 5 dakika sonra hazır gibi değil ben sıcak suyu koyup bi 20 dakika yarım saat falan bekliyorum, diğer türlü yumuşamaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(11.03.23)
ben sütlaç gibi pişiriyorum.
tavaya yulaf ezmesi ve su döküp pişiriyorum, suyu tamamen çekip pişince yumusuyor, üzerine süt döküp afiyetle yiyorum.
0
abelardo
(11.03.23)
eti lifalif disindakiler bana iyi degil gibi geliyor.

onu da sut koyup yarim saat dolapta bekletsen yumusar.

hizli olsun diyorsan mikrodalgaya atsan iki dk'da yumusuyor.
0
heartwork
(11.03.23)
hocam ben sütle blender'da çekip toz yapıyorum bunu. başka türlü ne yumuşuyor, ne yeniliyor. sütle yulafı çekince hem içecek gibi alması kolay oluyor, hem de yumuşatma gibi bir derdiniz kalmıyor.
0
kibritsuyu
(11.03.23)
Ben sabah büyük bir kupanın içine yulafı atıp üzerine protein süt ekleyip buzdolabına koyuyorum. Akşama doğru alıp kaşıkla yiyorum. Yumuşamış oluyor hem de içine lezzetli olsun diye abuk subuk şeyler katmadan güzel bir şey yemiş oluyorum.
0
ruhen hastayim ben
(11.03.23)
Dümdüz yoğurtla beraber yiyorum ya yumuşamış hali çok sümüksü gibi geliyor bana. Sert halinin ağızda bıraktığı hissi seviyorum. Sütle de olur da yoğurtla daha güzel oluyor yazın özellikle serin serin güzel geliyor. Bunu da sağlıklı beslenme vs değil ara öğün olarak yiyorum yani kendi özgür irade tercihim :d
0
nundu
(11.03.23)
Şu ince öğütülmüş olanlardan alıyorsunuz: www.hepsiburada.com

Sütle biraz pişirince lapa gibi oluyor tam. Soğuk isterseniz önden yapıp buzdolabına atmak lazım.
0
demirlisomya
(11.03.23)
Lifalif ile herhangi bir sorun yaşamıyorum. Biraz süt ile ocakta 5dk pişirince lapa gibi oluyor.
0
chavezding
(11.03.23)
(6)

spora baslayacagim

Kittie
kilo verme amacli spora baslamaya karar verdim.hedefim 5-6 kilo.yememe dikkat ediyorum.hareket acisindan bi soru bu.pilates mi?zumba mi?kardiyo aletleri mi? (kosu bandi ve bisiklet - agirlik calismayi dusunmuyorum. agirlik aletleri olmazsa olmaz mi?)spor salonunda hepsinin aylik ucreti farkli.aylik
kilo verme amacli spora baslamaya karar verdim.
hedefim 5-6 kilo.
yememe dikkat ediyorum.
hareket acisindan bi soru bu.
pilates mi?
zumba mi?
kardiyo aletleri mi? (kosu bandi ve bisiklet - agirlik calismayi dusunmuyorum. agirlik aletleri olmazsa olmaz mi?)
spor salonunda hepsinin aylik ucreti farkli.
aylik ode hepsinden yap uymuyor.
0
Kittie
(10.03.23)
Pilates yapacaksan reformer pilates, diğerleri hikaye biraz ama hiçbiri ağırlık çalışmanın verdiği etkiyi vermez.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
Varsa reformer pilates

Varsa spinning bisiklet dersleri

Sırılsıklam terletiyorlarsa zumba

(sıralamam bu şekilde olurdu)
0
Mirket
(10.03.23)
kaleci: cevremde sadece yuruyerek kilo verenler var. kardiyo aleti neden yeterli degil? agirlik neden olmazsa olmaz?
0
🌸Kittie
(10.03.23)
Kilo verirken kastan da kayıp yaşarsın, ağırlık çalışmak kas uyarımı yaparak kas kaybını engeller. Bunların dışında ben sana en az 20 farklı kilo verme yöntemi sayarım ama hepsinin temeli kalori açığıdır, kalori açığının dışında hiçbir şeyin kilo vermeye direkt etkisi olmaz.

Diyet=kilo kaybı (yağ ve kas kaybı)
Diyet+ağırlık=kilo kaybı (yağ ve minimum kas kaybı)
Diyet+kardiyo=kilo kaybı (yağ ve kas kaybı)
Ağırlık çalışması+yüksek kalori=kas kazanımı+yağ kazanımı
Kardiyo+diyet yok=kardiyovasküler egzersiz
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet

Haklısın da. 5-6 kiloluk bir kilo verme hedefinden bahsediyoruz ve bir şekilde spor var işin içinde.
O kadarcık kas kaybı gözardı edilebiliyormuş gibi geliyor bana. Ne dersin?

15-20 kilolardan bahsediyor olsaydık, yerden göğe haklısın derdim. O ayrı.
0
Mirket
(11.03.23)
Abi şöyle: Kittie bahsettiği sistemde 2 ayda diyelim ki 5 kilo kaybetti, bunun en az 3 kilosu kas kaybı olur, Kittie'nin kadın olduğunu varsayarsak 3 kilo kası tekrar yerine koymasına imkan yok, ben bir kadının 2 kilo kas kaybı yaşaması yerine 5 kilo fazlasıyla yaşamasını kendi adıma tercih ederim.

Araştırmalar hep diyor ki ağırlık çalışması yapıp kasları uyarmadığında, yani kasların "evet beyler ben çalışıyorum ve zorlanıyorum, zorlandığım için kendimi korumalıyım ve daha da güçlenmeliyim" demesine neden olacak bir ortam oluşmuyorsa, diyet süresince kas kaybı yaşanıyor çünkü kaslar kullanılmıyor, kullanılmayan kaslar pasifleşiyor ve atrofi oluşuyor, bir de diyet süresince hem kalori düşüp hem de kardiyoya çok fazla yüklenildiğinde sistem dışarıdan enerji alamazsa kaslardaki aminoasitlere saldırıyor bu sefer de kas kaybı 2 katına çıkıyor. Ben o nedenle ağırlık çalışmasının elzem olduğunu düşünüyorum.

Ha mesela deneğimiz erkek olsa kas kayıpları bir şekilde tolere edilebilir belki çünkü hormonal avantaj var, ben de diyet yaptığımda ister istemez kas kaybı yaşıyorum, diyet en nihayetinde vücutta katabolik bir ortam yaratıyor ve daha önce de bikaç defa örneğini verdim vücut yağ kaybetmektense kas kaybetmeyi tercih edebiliyor, o nedenle doğru bir planlama yapılmadığında kas kaybının önüne geçmek gerçekten çok zor oluyor. Yani 5 kilo verme hedefiyle yola çıkıp 3-4 kilo kas kaybedeni de gördüm ben. Önemli olan bunu minimumda tutmak. Yani 5 kiloluk bi kayıpta 1 kilo kas kaybı normaldir ama üstüne çıkmaya başladığında sıkıntı başlar çünkü ortalama bir erkek iyi çalışıp iyi beslenirse 1 ayda ortalama 250 gram kas alır, genetiği biraz iyiyse yarım kilo diyelim hadi. Kadın ne kadar sürede 1 kilo kas alır girmiyorum bile o konuya zor yani. Daha önce de söyledim bir erkek ilk 1 sene yüksek kas kütlesi alır sonra kas artışı yavaşlar ama 5 seneye kadar ufak ufak kas alır yine ama bir kadın 1 senelik full çalışmayla ömrü boyunca kazanabileceği tüm kası kazanır, sonrası tamamen koruma modunda olur. Zor iş yani kası almak da kaybedilen kası yerine koymak da. Bir de 5 kiloluk kayıpta 3 kiloluk kas kaybıyla 1 kiloluk kas kaybı da çok fark ediyor bilirsiniz estetik açıdan.

Bu anlamda tabii ki kişisel istekler de önemli, yani ağırlık çalışmak istemeyen birine "hayır sen ağırlık çalışacaksın gir şu istasyona çabuk squat yap" diyemeyiz. Bunun da çözümü ideal lan kardiyoyu seçmek olmalı. Bu benim için mesela nabzı çok yükseltmeden yapılan uzun yürüyüşler olabilir. Çünkü yükselmeyen nabızda sistem şekere çok fazla ihtiyaç duymadığı için kaslara çok gitmez, enerjiyi yarı yarıya depo şekerden ve yağlardan karşılar. Atıyorum 4-4,5 hızda bi yürüyüş süperdir mesela. Ya da aynı hızda eğimli bir koşu bandında tepe yürüyüşü yapmak da iyidir. Ben kendi adıma illa kardiyo yapılacaksa da bunları öneririm.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(11.03.23)
(4)

ilk kez spor salonuna gidecegim

zseak
selamlar gym ratlere, hareket edebilmek icin salona yazildim. ama hayatimda gitmedim. gittigimde kafama gore mi takiliyorum. biraz kosayim biraz da agirlik kaldirayim falan diye. azicik kilo versem iyi olur boy 179 kilo 83. nasil calismam gerekiyor? bunun bir yol haritasi var mi?
selamlar gym ratlere,

hareket edebilmek icin salona yazildim. ama hayatimda gitmedim. gittigimde kafama gore mi takiliyorum. biraz kosayim biraz da agirlik kaldirayim falan diye.

azicik kilo versem iyi olur boy 179 kilo 83. nasil calismam gerekiyor? bunun bir yol haritasi var mi?
0
zseak
(10.03.23)
Abi gidip serseri mayın gibi dolaşma kendine bi amaç belirle, hem koşayım hem ağırlık çalışayım anlamsın ve saçma bir rutin. Kilo vermek istiyorsan bi ağırlık programı bul ona odaklan, bence push-pull-legs ya da upper-lower gibi bi program bul internette birçok hazır program var böyle, oradan devam et. Kilo için de kendine kilo vermek için alman gereken kalorileri hesaplayacak bir hesaplayıcı bul, yine internette var bunlar, ona göre kalori-makro dağılımı yap bitti gitti.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
Sporla kilo veremezsin. Diyetle verebilirsin.

Salonda bir hoca vardır. İlk gün neler yapabileceğinizi gösterir. Sonra genelde 1 ay yanınıza uğramaz ve kendi halinize bırakır. İlk gün verilen listeyi uygulayın. En hafif ağırlıklarla başlayıp devam edin ve etrafı gözlemleyin. Tekniği tam olarak öğrenmeden sakın ola ki ağırlık arttırmayın.
Ne kadar ağır o kadar iyi olsaydı Dünya şampiyonası hamallar arasında yapılırdı.

Teknik önemli.
0
Mirket
(10.03.23)
standart olarak ilk kayıt olduğunda hoca bir yanına gelir sonra bir daha selamı sabahı keser.

bu biraz araştırma vs işi yani kendin araştırıp bir program çıkartacaksın onu takip edeceksin.
0
duyurukullanıcısı
(10.03.23)
kendini bol bol videoya çek. bilenlere göster. etrafında bilen yoksa buradan da yardım isteyebilirsin. yanlış formda çalışıyorsan en iyi ihtimalle oran buran ağrır. en kötü ihtimal kalıcı olarak sakatlanabilirsin. mükemmel form olmalı.

kilo vermenin yolu hiyerarşik olarak 1. az yemek 2. kilo başına en az 1,5 gram protein almak 3. stresten uzak durmak 4. günde en az 8 saat gece uykusu 5. spor yapmak

bunun yanında günde bir kez ya da yakın zamanlarda iki kez yemek de kilo vermeni kolaylaştırır.

son olarak, spor salonuna ter kokusuyla lütfen gitme. koltuk altını karbonatla biraz ovalayıp nemli bir mendille silsen bile yeter. havlunu yanında muhakkak bulundur. parfüm deodorant gibi şeyler kullandıktan sonra idman yapma.
0
alperz
(10.03.23)
(2)

Koşu ve kalp atış hızı sorusu

backhand mi vorhand mi
Yeni bir spor sorusuyla karsinizdayim. Yaklasik bir senedir falan duzenli olmasa da haftada 2 kez kosmaya calisiyorum. Araya bazi aralar girmistir. Yakinlarda 10k kosmaya basladim. Pace'im de 6.15 civari.Sorum su ki kosarken ortalama kalp atis hizim 170-180 arasi. Pace'im 6.30 civari oldugunda kalp
Yeni bir spor sorusuyla karsinizdayim. Yaklasik bir senedir falan duzenli olmasa da haftada 2 kez kosmaya calisiyorum. Araya bazi aralar girmistir. Yakinlarda 10k kosmaya basladim. Pace'im de 6.15 civari.

Sorum su ki kosarken ortalama kalp atis hizim 170-180 arasi. Pace'im 6.30 civari oldugunda kalp atisim da 165lerde takiliyor. Bu atis hizinin cok fazla ve sagliksiz oldugunu biliyorum. Kilom gayet normal ama bu atis hizimin neden boyle oldugunu ve nasil duzelecegini bilmiyorum. Kalbimde bir sorun oldugunu da sanmiyorum cunku normalde gundelik hayatta bir sikintim yok. Sizin bu konuda oneriniz var mi? Sizin pace'iniz ve kalp atis hiziniz nedir?
0
backhand mi vorhand mi
(10.03.23)
Spora yeni başlayan biri için o kalp atım hızı normal ama bünye spora alıştıkça yani kondüsyon yükseldikçe o atım sayısının aynı periyodda düşmesi gerekir.

Ya çok düzensiz spor yapıyorsunuz ki bünye her seferinde yeniden başlıyor ya da bir kardiyolojik muayeneden geçmenizde fayda var.
0
Mirket
(10.03.23)
Sabah dinlenik nabzını bi ölç, yani o da yüksekse bi sıkıntın olabilir ama bence sen düzenli olarak koşmadığın için bu yükseklik normal fitness seviyen yükselmemiş, çok zorlama kendini.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
(12)

Ciddi bir insan olmak kötü birşey mi?

slm ben yalnız komando yasin
Genelde ciddi bir insanım cıvıklıktan, şakalaşmalardan, sululuktan hoşlanmam. Bana takıldıkları ya da şaka yaptıkları zaman kızarım. Bana göre şakalar genel anlamda yapılır , şahsa yönelik yapılmaz. Kimisi sevmez böyle şeyleri şaka yapıp alay edip hayatı yaşamak gerek diyorlar ama bana garip geliyor
Genelde ciddi bir insanım cıvıklıktan, şakalaşmalardan, sululuktan hoşlanmam. Bana takıldıkları ya da şaka yaptıkları zaman kızarım. Bana göre şakalar genel anlamda yapılır , şahsa yönelik yapılmaz. Kimisi sevmez böyle şeyleri şaka yapıp alay edip hayatı yaşamak gerek diyorlar ama bana garip geliyor bu durum.
0
slm ben yalnız komando yasin
(10.03.23)
Böyle bir insanla sürekli aynı yerde bulunmak istemem ben yaşam enerjimi söndürür diye, yani kötüdür değildir bilmem tabii kötü demem ama belki de derim bilemiyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
bu senin seçimin fakat kötü bir şey, hayat TR'de zor ve stresli bundan dolayı insanlar çevrelerinde daha çok neşeli insanları tercih ediyorlar.
0
mysql34
(10.03.23)
z kuşağı ve dehb'li bireyler için kötü.
0
OrangeYellow
(10.03.23)
ben ailem disinda kimsenin saka yapmasina izin vermem.
yakinim degilse eger hayati yasamak vs hepsi bunlarin kendilerini etrafa göstermek icin bahaneleri.
hayat saka yaparak mi yasaniyormus?
0
Coma
(10.03.23)
coma +1

farklı kişilerle farklı şekilde mesafelenebilirim
0
freebird5406_2
(10.03.23)
cıvıklaşmaya bayılırım ama benim gibi cıvık olmayanlarla işim olmaz. kendim gibi bi seviyesize ihtiyacım var.
0
kirby
(10.03.23)
her şeyi dalgaya almak iyi bir şey olmadığı gibi her zaman ciddi olmak da iyi bir şey değildir.
0
candide
(10.03.23)
şakanın içeriğine göre şakaya kızmayı anlayabilirim, bazen şakalar kalp kırıcı olabilir ama birine takıldığımda kızarsa ben daha çok bozulurum. yani şöyle düşünüyorum hep; milyarlarca yıllık dünya tarihinde alt tarafı 70 yıl yaşayan bireyleriz. bizden sonra da milyonlarca hayat olacak. hiçbi şey değiliz ki. hayat bu kadar ciddi bi şey olmamalı. her şeyi şakaya vurmak, çok ciddiyetsiz yaşamak da problemli ama çok da kasmamak lazım. haddim değil tavsiye vermek ama bence bi tık bu bakış açını değiştirmen senin hayatını kolaylaştırabilir.
0
nathanieltroy
(10.03.23)
senin ki de kotu tam tersi civiklikta kotu. ortasini bulacaksin.
0
buenosdias
(10.03.23)
bu genelleme olacak bir şey değil, yerine göre ciddi yerine göre şakacı bir insan olabilmek en iyisidir. her ortamda ciddi takılırsan bir çok yerden dışlanırsın, keza yanlış yerde şaka yaparsan yine sıkıntı yaşarsın. hiç şaka kaldıramayan biriysen de özgüven problemlerin olduğu kanısına varılır. yerine göre değişir yani.
0
roket adam
(10.03.23)
Ciddyetn ölçüsü olmalı. Çocukla çocuk, büyükle büyük gibi olunur. Bunlarda sorun yok.
Ama ciddiyet, kişide daha çok sinirlilik hali ile ön planda ise zaten onun çevresinde pek kimse de olmaz.

Ben daha çok, kişi evet ciddi olmalı çünkü hayatın kendisi ciddidir.. deme yanlısıyım.

Latife, mizah vs. ise yeri geldiğinde ve dozunda olmalı
0
diyecevaplandı
(10.03.23)
Tüm ortamlarınızda böyle misiniz?
Biraz garip bence, insanın ciddi olduğu ortam da vardır, rahat davrandığı ortam da vardır.
Şaka ben de sevmem, çok saçma bulurum yapılmasından hiç hoşlanmam bunu hayatımda olan insanlar bilirler kimseye hatırlatmam da gerekmez, ama güleriz eğleniriz bu başka bir şey.
0
Dağcı
(10.03.23)
(2)

sözlük neden siteyi eksiseyler.com'a yönlendirmiyor

tantavizisyon
yani işte orada ayna bir site açmıyor, eksiseyler vasıtasıyla hizmet versin. kanun koyucular büyük ihtimal uyanır ama bürokraside işler yavaş gidiyor, en azından bir şeyler çabaladığı hissi uyanır okuyucularında ve sözlük alışkanlıklarını diri tutar.abilerimiz kuzu kuzu bekliyor. filmmodu.com kadar
yani işte orada ayna bir site açmıyor, eksiseyler vasıtasıyla hizmet versin. kanun koyucular büyük ihtimal uyanır ama bürokraside işler yavaş gidiyor, en azından bir şeyler çabaladığı hissi uyanır okuyucularında ve sözlük alışkanlıklarını diri tutar.

abilerimiz kuzu kuzu bekliyor. filmmodu.com kadar olamadılar....

edit: tamam da çoğu insan masaüstünde kullanıyor, iş güç arasında.
0
tantavizisyon
(10.03.23)
App üzerinden vpn'siz dns'siz giriliyor zaten sözlüğe, tarayıcı için de uğraşmayıversinler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.03.23)
ekşi şeyler sitesine vpnsiz girilebiliyor mu ya bende o da açılmıyor vpn olmadan. Uygulamadan girilebildiğini de şimdi öğrendim, mobilde de browserdan giriyordum daha pratik geldiği için ctrl+f gibi arama özelliklerini kullanmak pratik oluyor :)
0
nundu
(10.03.23)
(7)

türkçede R harfi sorusu

mark greg sputnik
başıma birden fazla kez geldi bu durum. slavlar, benim R'yle biten kelimelerimin sonunu "rj" olarak algılıyor. izmir diyorum mesela, измирж (izmirj) yazıyorlar. kendimden şüphe etmeye başladım acaba bende mi konuşma bozukluğu var diye. şimdi rusçada R harfi sert evet, bir alman veya rus bastırarak t
başıma birden fazla kez geldi bu durum. slavlar, benim R'yle biten kelimelerimin sonunu "rj" olarak algılıyor. izmir diyorum mesela, измирж (izmirj) yazıyorlar. kendimden şüphe etmeye başladım acaba bende mi konuşma bozukluğu var diye. şimdi rusçada R harfi sert evet, bir alman veya rus bastırarak telaffuz ediyor onu. buradaki anlaşmazlık ondan mı kaynaklanıyor sizce? mesela hem azerbaycan dilinde hem rusçada kapalı e ve açık e için iki farklı harf kullanılıyor, bizde tek e var ikisi için.

bizim alfabemizde R olarak aldığımız ses esasında "rj" mi oluyor kelime sonlarında cidden? yoksa ben mi r'leri filan telaffuz edemiyorum? halbuki bu yaşıma kadar hiç bu yönde bir şey duymadım, aksine diksiyonumu övdükleri oldu. ben mi izmir diyemiyom?

o memleketlerden tanıdıklarınız varsa kendilerine bi "izmir" filan diyebilir misiniz, onlar ne anlayacak acaba?
0
mark greg sputnik
(09.03.23)
izmirj olarak anlama durumu yabancılarda var evet, biz r'den sonra bi duraklayıp nefes mi alıyoruz artık ne oluyorsa öyle anlaşılıyormuş. tanıdığım yok ama önceden rastlamıştım bu anlaşılmaya.
0
pide
(09.03.23)
Geçenlerde youtube'da bir yabancının videosunu görmüştüm Türkçeyle ilgili. (ABD vatandaşıydı) altta da bir sürü insan onaylıyordu bu tespiti.

O da bu olaydan bahsediyordu. Bu dediğiniz özellikle kelime sonlarındaki r harfi için geçerli. Kelime başındaki r'ler için bu çok geçerli değil.

Kelime sonlarında vurguyu düşürdüğümüz için oluyor sanırım. İncir, izmir derken Rize ve Remzi derken çıkardığımız sesten farklı bir ses çıkıyor.
0
akhenaten
(09.03.23)
Tarkan'ın Unutmamalı şarkısını dinle :) unuttu dedilerşşş gibi söylüyor mesela. Türkçede var bu İzmirjj diyoruz. Bu tespiti yıllar önce duyduğumda baya aydınlanma yaşamıştım ve kulağım çok seçiyor artık. Islık gibi bi ses çıkıyor r ile biten sözcüklerimizde
0
nundu
(09.03.23)
Abi Türkçede de zaten kelime sonundaki R sesi çok inceden bi J sesi veriyor, yani ben denedim şimdi öyle geldi benim kulağıma daha önce fark etmemiştim, onlar daha duyarlı olabilir kendi dillerinde ondan fark etmişlerdir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(09.03.23)
yanlis telaffuzdan bunlarin hepsi.

dogru diksiyon ile turkce cok net anlasiliyor.
0
alperz
(09.03.23)
var böyle bir şey. kelime sonundaki r'yi vurgulayarak söylemezsem genelde ş olarak algılanıyor.
sözlükte başlığı bile var:
(bkz: türkçede bazı r harflerinin rş sesi vermesi)
0
anonim yazar
(09.03.23)
evet ş sesi cikiyor. ana dili ingilizce olan arkadasim metrodaki anons yapan seste bile duymus, seslendirme sanatcisi falandir halbuki muhtemelen diksiyonu duzgun olmasi lazim. veznecileri vezneciler+sh saniyordu.
0
aydonno
(09.03.23)
(8)

İthal pirinçler?

Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
Geçen gün markette dolaşırken baktım Yayla'nın 2,5 kiloluk pirinci var ve diğer ürünlerine göre %20-30 falan daha ucuz, ucuz bir şey görünce keriz gibi hemen fazla fazla alma eğilimine girdim ama sonra baktım ithal pirinçmiş menşei de Amerika, Amerika ibaresini görünce keriz mode'um tekrar aktif hal
Geçen gün markette dolaşırken baktım Yayla'nın 2,5 kiloluk pirinci var ve diğer ürünlerine göre %20-30 falan daha ucuz, ucuz bir şey görünce keriz gibi hemen fazla fazla alma eğilimine girdim ama sonra baktım ithal pirinçmiş menşei de Amerika, Amerika ibaresini görünce keriz mode'um tekrar aktif hale geldi hemen yine fazla fazla alayım dedim Amerika neticede gelişmiş ülke dedim ama sonra dedim ki ulan bu Amerika ibaresi kıtayı da belirtiyor olabilir, misal pirinç Bolivya'dan Peru'dan geliyor olsa ona da Amerika yazabilirler teknik olarak ve kimse de sen niye böyle yazıyon olm demez, alsam mı almasam mı git gelleri yaşarken almadan çıktım, sonra acaba alsa mıydım diye düşündüm ama bir şeyin hem ithal hem de ucuz olması beni ikirciklendirdi doğrusu. Nedir şimdi bunun gerçeği almamakla iyi mi ettim kötü mü, nedir? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
Sürümden kazanıyordur abi. Amerika diyince de ABD'yi kastetmişlerdir.

Ben de dikkat etmeye çalışıyorum bakliyat alırken yerli olsun vatandaş kazansın diye ama dediğin gibi Osmancık'tan İstanbul'a gelen ürün 10 bin km öteden gelenden %30 daha pahalı olunca başlarım öyle işe diyerek ucuzunu aldığım da çok oldu.

Bir de son zamanlarda markalar iyice bokunu çıkardı bu menşei işinin. Bazısı yurtdışından getirip Türkiye'de paketlettirdiği için Türkiye yazıyor ama ürün burada hiç yetişmeyen bir şey misal. Bazısı ise işi ileri götürüp hiç yazmıyor normalde cezayı yiyip paşa paşa eklemesi lazım ama Ticaret Bakanlığı'nın çalışma şekli ve uygulamaları malum.
0
chicha_v2
(08.03.23)
kullandım bir sıkıntısını görmedim. çok kullanan vardır.
0
jelly bear
(08.03.23)
Almadan çıkarken de "almamakla kesin kerizlik yaptım he" diye de içimden geçirdim yeminle keşke alsaydım. Bir de Hindistan'dan gelen vardı mesela ulan dedim Hindistan'dan gelen pirinç de yenmez kesin ishal oluruz falan dedim onu da alamdım ama sonra Hindistan'dan gelen basmatileri yediğim aklıma geldi şimdi ona da üzüldüm. Verdiğimiz bir tane doğru karar yok.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
Amerika'da öyle iyi pirinç olacağını çok sanmıyorum. Yani tabii ki alınırdı yenirdi de öyle ah vah edilecek bir şey değildir herhalde. Ama Hindistan iyidir, o kaçmış olabilir :)
0
giovanne
(08.03.23)
Abi benim aklıma asıl takılan konu şu: Bunlar neden ucuz? Yani benim baktığım ürün şu: www.a101.com.tr 2,5 değilmiş bu arada 2 kiloymuş gfgkf ve üretim yeri ABD'ymiş pakette Amerika yazıyordu sadece ama olsun yine ucuz şu an 45 liraya satılıyor bu A101'DE ama mesela Yayla'nın 2 kiloluk Osmancık pirinci 100 lira civarı, yani dışarıdan gelince daha pahalı olması lazım bu ucuz, ithallerin hepsi öyle. Bim'de de Hindistan'dan gelen 2,5 VE 5 kiloluk pirinçler var o da baya ucuz. Niye böyle oluyor sadece aradaki aracıların marifeti mi bu?
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
daha "bilinçli", makineye dayalı geniş ölçekli tarım yapılıyorsa daha ucuz olabilir, neden olmasın? devlet politikaları gereği sübvansiyon vs vardır.
0
co2s2
(08.03.23)
hocam o pirincin türü bizim pirinçlerden farklı yakından incelersen ince uzun, verimi daha yüksek olabilir

bir de bizim pirinçleri pişirirken 1e 1.5 oranda su katıyoruz, bu ithal pirinçlere eklenen su oranı da farklı, arkasında yazıyordu, lapa lapa da olmuyor
0
freebird5406_2
(08.03.23)
freebird aynen öyle evet, ilk baktığımda basmati sandım hatta bir an heyecan bile yaptım, daha önce bilmeden alıp kullanmıştım bizim pirinçlerden baya farklı yapı olarak su çekmiyor şişmiyor, misal baldo 2 katına çıkarken bu neredeyse çiğ haliyle aynı gibi. Yani ben antrenman yemeği için yiyorum benim için daha iyi fazla şişmemesi su çekmemesi, şimdi daha çok yükseldim bu pirince akşam çıkıp alayım 2-3 paket.
0
🌸Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
(6)

duygusal yeme bozukluğu

kondansator
hayatımın büyük bir döneminde kilo problemim oldu. yakın zamanda yine 1 2 aylık bir diyet ile güzel kilo verdim. yılbaşı sonrasında bozdum. artık diyet ile çözülemeyeceğini düşünmeye başladım, ciddi anlamda kendimi kontrol edemiyorum. şurada 2 gündür yine dikkat etmeye başladım ama ne kadar gidecek
hayatımın büyük bir döneminde kilo problemim oldu. yakın zamanda yine 1 2 aylık bir diyet ile güzel kilo verdim. yılbaşı sonrasında bozdum. artık diyet ile çözülemeyeceğini düşünmeye başladım, ciddi anlamda kendimi kontrol edemiyorum. şurada 2 gündür yine dikkat etmeye başladım ama ne kadar gidecek meçhul. bu konuda daha önce bir uzmana danışan, psikolojik yardım alan oldu mu? duygusal yeme bozukluğu vb videolarda uzmanları izliyorum ama dikkate alınacak net bir bilgi de paylaşmıyorlar
0
kondansator
(08.03.23)
Çapa psikiatride böyle bir birim vardı diye hatırlıyorum.
0
Mirket
(08.03.23)
Bir de çok kalori kısıyorsanız ya da karbonhidrat kısmak yerine kalori kısıtına gidiyorsanız o zaman vücutta salgılanan hormonlar dolayısı ile vücut kilo vermeye, verse de geri almaya müsait oluyor. Bunu da dikkate almanızı öneririm. Kendinizi kontrol etmeniz yalnızca iradesizlik ile alakalı, duygusal yeme ile alakalı olmayabiliyor. Ama hormanal sisteminizi gözeterek diyet yapıyorsanız o zaman bir yorum yapamayacağım.
0
zimbirik
(08.03.23)
@terapidefteri
instagram'da cok yetkin bir terapist ve zaman zaman duygusal yeme bozuklugu uzerine seminer duzenliyor, takip edip birine katilabilirsiniz. ayrica sanirim artik bu konuda daha fazla bilinclendigi icin insanlar, daha cok seminer var.
0
kassiopeia
(08.03.23)
ben de benzer şeyleri yaşıyorum. bu alanda çalışan terapistlere de gittim, atölyelere de katıldım ve hiç faydası olmadı bana. teorik olarak neden kaynaklandığını, yöntemleri (mindfulness, act/bdt) biliyorum, aşinayım ama dürtüsel olarak üstesinden gelmek yine ve yine zor oluyor.

neyse, bi kitap önermeye geldim. (konuyla alakalı birçok kitap da var bu arada, son yıllarda türkçe’ye de bolca çevrildi, psikonet ve nobel yayınları özellikle bu konuda kitaplar çıkartıyor). benim önerim duygusal açlık, yazar: doreen virtue’yü okuyun.
0
deartheodosia
(08.03.23)
Meltem Pırıl Şenol ile calistim, kesinlikle oneriyorum. Instagram'dan postlarina goz atabilirsiniz, spotify'da podcasti de var eyvah diyetim bozuldu diye. Hem konunun uzmani hem de muthis bir insan.
0
logic
(08.03.23)
Ben de zimbirik gibi düşünüyorum hatta sorununun kesin olarak 1-2 ay süren şok diyetler olduğuna yemin edebilirim, muhtemelen 800-1000 kalorilik düşük kalorili diyetler yapıp kilo verip sonra rebound etkisiyle daha fazlasını geri alıyorsun, duygusal yeme bozukluğu muhtemelen çok farklı bir şeydir. Sağlıklı bir diyet, kiloya göre değişir ama minimum 6 ay 1 senelik bir sürece yayılmalı, birkaç ayda verdiğin kiloyu her zaman geri alırsın, çünkü sistem her zaman "yağ tutma" eğilimindedir ve kısa zamanda verdiğin kiloyu kısa zamanda sana aldırmak için her şeyi yapar ve alırsın da, bundan kaçamazsın, bu bir yeme bozukluğu değildir hayatın doğal akışıdır. Halbuki kilo verme işini uzun vadeye yayıp amiyane tabirle sistemi kilo verdiğine uyandırmadan kilo versen bunları yaşamazsın. Ben hızlı kilo vermek istediğimde bile 2000-2200 arası kaloriyle diyete başlıyorum öyle söyleyeyim, uzun sürece yayacaksam 2500 kaloriyle başlayıp küçük küçük kalori düşürüyorum, oradan bi çıkarım yap işte.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
(9)

yoğun suçluluk hissi

denizzz
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bul
deprem bölgesine gidip insanlara yardımcı olmadığım için müthiş bir suçluluk hissediyorum. hafta sonu ile birleştirip iş yerimden de birkaç gün izin alıp 5-6 gün için gitme şansım var ama ben bunu yapamıyorum. Yapamama sebeplerim de "üşüyeceğim", "tuvalet bulamayacağım", "belki uyuyacak yer bile bulamayacağım" gibi kaygılar. zaten esas bana kendimi kötü hissettiren de bu kaygılarım. insanlar orada günlerdir ne çileler çekerken ben kendi rahatımı düşünmeyi bırakamıyorum. şunu da görüyorum, günlük hayatta rahatı benden çok daha yerinde olan binlerce insan gitti oraya. bakıyorum aralarında oyuncular, akademisyenler vs var ve haftalardır o koşullarda yaşıyorlar. böyle örnekleri görünce daha da yerin dibine girecek gibi oluyorum, yani diyorum ki kendime "3-5 gün rahat uyuyamayacaksın diye, düzenin birkaç gün bozulacak diye oturduğun yerde oturuyorsun, ne bencil insansın sen".

var mı benim gibi hisseden? ya da baştan gözünde büyütüp sonra oralara gidip insanlara yardımcı oldukça biraz kendine gelen. ya da tamamen dışarıdan bir gözle bakıp yazdıklarımı değerlendirecek, bana yol gösterecek olan? hepinize şimdiden teşekkürler.
0
denizzz
(08.03.23)
Ben öyle düşünmüyorum, buradan giden "sıradan" insanlar da bir süre sonra depremzede gibi oldu orada, ben bunun bir faydası olduğunu sanmıyorum. Ha ekstrem durumlara adapte olacak bir eğitimin becerin vardır o ayrı bir konu ama ben sıradan bir insanın orada yük olacağını düşünüyorum. Ayrıca bahsettiğin oyuncuların akademisyenlerin orada ben depremzedelerle aynı şartları paylaştığını zerre düşünmüyorum. Suçluluk duyması gereken biri varsa o da 3 gün yardım götürmeyen devlet olmalı ya da ne bileyim çadırları daha pahalıya satmak için depoda çadır bekleten Kızılay olmalı, ben neden suçluluk duyayım. Biz yıllarca vergi ödüyorsak başımıza 40 yılda bir bi felaket geldiğinde devlet bize sahip çıksın diye ödüyoruz, ya bireysel bir durum olur kimseyi yanımda aramam kendi başımın çaresine bakarım da böyle toplumsal bir durumda insan devletini arar yanında, eğer halktan insanlar böyle bir durumda vicdan azabı çekiyorsa suçluluk duyuyorsa bu da yine devletin ayıbıdır benim gözümde insanlarının psikolojisini bu duruma getirecek acizlikte hareketleri olmamalı devleti yönetenlerin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
Sizin o gördügünüz oraya gitmiş olan ünlüler oyuncular kiraladıkları lüks karavanlarıyla gidiyorlar. Karavanda yatak var tuvalet var duş var. Sen ben gitsek gerçekten bu temel ihtiyaçlardan yoksun kalırız. Hasta düşeriz perişan oluruz. Çünkü orda ki depremzedeler çadırda prefabrikte kalıyor. Bunlar bile çok kısıtlıyken bu temel ihtiyaçları nasıl karşılayacaksın. Ayıp senin benim değil devletin ayıbı. Onun için uzaktan da olsa yapabileceğini yap ve vicdanını rahat bırak
0
limonlu eksi
(08.03.23)
Hocam yardım etmek için oraya gitmenize gerek yok en basitinden arkadaşlarım haftalardır tüyap kongre merkezinde tiny house üretiyor, boyuyor ve temizliyor gönüllü bir şekilde. Madem bir şey yapmak istiyorsunuz siz de başvurun. Tuvalet de var buysa sizi engelleyen şey.
0
ruhen hastayim ben
(08.03.23)
Devletin elini çektigi bir yerde vatandasin bu kadar çirpinmasi bana tuhaf geliyor açikçasi.
0
Avoiding The Puddle
(08.03.23)
2 gün önce samandağ'dan geldim. Eğer bir kurum çatısı altında değil de bireysel olarak gidiyorsanız durum daha da kötü. Birincisi konaklama yapmak için ya kendi çadırınızı götüreceksiniz ( bu ihtimal de çadır kuracağınız yeri bulmak gbi bir sorun ortaya çıkıyor ) ya da 300-400 kişinin yanyana yattığı sahra çadırlarında konaklayacaksınız.

Duş yok, yani var da yok, 400 kişinin kullandığı prefabrik duş ve tuvaletler var. Yemek konusu sıkıntı, ya aş evinin önünde sıra bekleyeceksiniz, ya da yanınızda götürdüklerinizi yiyeceksiniz.

Yani aslında işin türkçesi, temizlik ve hijyen ile ilgili ortalama bir hassasiyete sahipseniz orada insanlara faydalı olabilme imkanınız sıfır. Benim gibi pislik içinde günlerce yaşayabilecek bir yapıya sahipseniz zaten her şartta hayatta kalırsınız.

Sağlık personeliyseniz orada çok faydanız dokunur insanlara, onun haricinde koli taşıma, kıyafet dağıtma vsvs işler zaten kurumların personelleri tarafından yapılıyor.

Yani sözün özü, üşüyeceksiniz, tuvalet bulamayacaksınız, uyuyamayacaksınız, o sebeple desteğinizi uzaktan sağlamanız daha iyi olur, hiç suçluluk hissi duymayın.
0
ebeş
(08.03.23)
hiç hissetmiyorum açıkçası, vergimi vermişim bağışımı yapmışım, enkaz altına da kendim gideceksem neden çalışıyorum bu ülkede. ayrıca arama kurtarma tecrübem yok, orada kalabalık yaparsam daha çok zararım olur oradakilere.
0
roket adam
(08.03.23)
Hak veriyorum size.
Muhakkak vardır sizin gibi düşünen.

Yardıma gidenler de haliyle bizim gibi insan sonuçta kendilerine göre ihtiyaçları olacak ve giderilecek... diye düşünersek yaşadığımız psikolojik sıkıntı şimdiden biraz olsun hafifler.
0
diyecevaplandı
(08.03.23)
bulunduğunuz yerde faydalı olmayı da deneyebilirsiniz. yardım toplama ya da organize etme gibi.

bir de bölgeye giden gelen bir kaç tanıdığım, nitelikli insanlara ihtiyacın daha fazla olduğunu, düz insana ihtiyacın çok olmadığını ilettiler. 3 liralık iş yapmak için 5 liralık kaynak harcamaya gerek var mı?

şahsen ben ne yaptım? maddi yardım yaptım. bir de şirketin gemilerinden birini gönderdik yardım malzemesi ile doldurup. o malzemenin toplanması, yüklenmesi 3-5 günümüzü aldı, çalıştık gece gündüz. sanırım işin manevi yönünü bu şekilde gidermiş oldum.
0
co2s2
(08.03.23)
ismi var. survival guilt.
ben yakinlarimi kaybettim diye sucluluk duyuyorum... misal niye evi degistirmedik. niye o haftasonu sehir disinda degillerdi. enkazdan kendimiz cikardik bazilarini. niye oteki enkazlara yetisemedik falan filan. hayatta olduklari surece yapmam gerekenleri yaptim mi..
0
camussar
(08.03.23)
(5)

kadınlar gününde hediye

kondansator
eşinize, sevgilinize 8 martta çiçek/çikolata bir şeyler gönderiyor musunuz?en son sevgililer gününde çiçek göndermiştim. şimdi peş peşe bir şeyler gönderip absürt bir hal de yaratmak istemiyorum. siz nasıl ilerliyorsunuz? en son bana çiçek gönderme bakamıyorum vb demişti ama bilemedim
eşinize, sevgilinize 8 martta çiçek/çikolata bir şeyler gönderiyor musunuz?
en son sevgililer gününde çiçek göndermiştim. şimdi peş peşe bir şeyler gönderip absürt bir hal de yaratmak istemiyorum. siz nasıl ilerliyorsunuz?
en son bana çiçek gönderme bakamıyorum vb demişti ama bilemedim
0
kondansator
(08.03.23)
Bence almayın. Ama alacaksanız da
Kadınlar ince/narin varlıklardır
Kadınlar güzeldir
Kadınlar çiçektir
Kadınlar bakımlı olmalıdır, kadınlar zayıf olmalıdır
Düşüncelerini desteklemeyecek bir hediye alın, kadınlar gününün anlamına uygun olsun.
Çiçek, kıyafet, kişisel bakım malzemesi, aksesuar gibi ürünlerden kaçının.
Kariyeri ile alakalı bir kurs alabilirsiniz, bir aktivite bileti vs olabilir.
0
zimbirik
(08.03.23)
Göndermiyorum, gönderilmesini sağlıklı bulmuyorum.
0
ebeş
(08.03.23)
Abi (Emekçi) Kadınlar Günü Sevgililer Günü ya da Doğum Günü gibi "ponçik" bir gün değil ya onun konumu biraz daha 19 Mayıs gibi resmi bir anlayışa yakın, çiçek böcek göndereyim olayı o ağırlığına yakışmıyor bana göre.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.03.23)
bu gune eylemsel yaklasilir ama bir erkek olarak cicek vs yollayabilkrsin veya baska bir sey. bahaneyle hediye yolladi derim ben. ama paran yoksa zorlamana da gerek yok 50-50
0
ala09
(08.03.23)
Çikolata iyidir diyorum gecikmeli de olsa
0
photo85
(09.03.23)
(12)

Erkan Baş'ı nasıl bilirsiniz?

put it in your appropriate place
Bu soruyu sormanın nedeni kendisine oy vermeyi düşündüğümdendir.
Bu soruyu sormanın nedeni kendisine oy vermeyi düşündüğümdendir.
0
put it in your appropriate place
(07.03.23)
Adam düz sosyalist bir falsosu yok, düz sosyalist iyi anlamda
0
freebird5406_2
(07.03.23)
7 göbek CHP'liyim hep CHP'ye oy verdim ama milletvekili seçimlerinde TİP'e oy vermeme neden olacak kadar gönlümü kazandı benim, ne kadar çok milletvekili çıkarırlarsa o kadar iyi.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.03.23)
Lüks kıyafetin fiyatı 1500 lira yahu şu an 1500 lira para mı dhdhdh onu da az önce açıkladı hediye geldiğini.

Severim kendisini. Net konuşan birisi ve söyledikleri %90 ihtimalle katıldığım şeyler. Bir oy Kılıçdaroğlu bir oy tip yapabilirim ben de seçim günü bakalım.

edit: ben yazarken kazağa laf edilmişti sonra silinmiş
0
nundu
(07.03.23)
kendisi ekşi'ye konuk olduğunda seçimi kazandığımızda ilk olarak oturduğun ev senindir diye bir şey söylemişti ismi geçince aklıma direkt bu geliyor ve gülüyorum. ayrıca lacoste ve converse giyen kofti komünistlerden kendisi. giymesinde hiçbir sorun yok fiyatınında bir önemi yok bence ama kendi açısından tutarlı olmuyor çünkü bu markalar kapitalizmin ana sembolleri.
0
ezkaza
(07.03.23)
YouTube'da birkaç röportajı var; onları izleyip fikir edinebilirsiniz hatta şu anda da tv100'de.

Ayrıca şunu belirtmek istiyorum, kendisini komünist değil sosyalist olarak tanımlıyor. Arada fark var.
0
fraise
(07.03.23)
Bir oy TİP e bir oy dede ye +1
0
lüzumsuz adam
(07.03.23)
Cihangir/Kadıköy tayfasının selodan sonra yeni kahramanı. İçi boş vaatler(oturduğun ev senindir vs) ve terör örgütü sınırını yine istenilen yerde bitmesi (kendisi ve ekibinin hala PKK’ya terör örgütü diyememesi), en çok da Atatürk’e eski derken çağ dışı ideolojiye yaslanması falan bana çekici gelmiyor.

Gerçekten Atatürkçü bir sol partisi göremeden ölecek bu Y kuşağı.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(07.03.23)
Milletvekilliği seçimlerinde bulunduğunuz ilin kaç milletvekili çıkardığına ve anketlerde hangi partilerin % kaç oy aldığına bakarak seçilebilecek adaylara oy vermeniz, duygusal davranmamanız akılcı olur.

Örneğin, bulunduğunuz şehir 3 milletvekili çıkarıyorsa, en güçlü 3 parti dışındaki kişilere yönelmeniz, oyunuzun heba olup istediğiniz yere de gitmeyip en güçlü partiye gitmesine neden olur.

Şu adreste 1994 yerel seçimlerinin sonucuna bakarsanız, farklı partilere oy dağılımının en baştaki partiye nasıl yaradığını ve Tayyip Erdoğan'ın %25,1 oyla nasıl Belediye Başkanlığını aldığını görürsünüz.

www.birgun.net

Not:
Altta yazan arkadaşa cevaben. Eğer bulunduğunuz şehir 5 milletvekili çıkarıyorsa ve bulunduğunuz şehirde o adıgeçen ittifak 1/5 ten fazla oy alamaz ise oyunuz bal gibi de boşa gider.

Bulunduğunuz şehrin milletvekili sayısını bilin ve şehrinizin anketlerini iyi takip edin. Ayrıca İstanbul tek şehir olarak ele alınmıyor, bölgelere ayrılıyor. Onu da bilin.
0
Mirket
(08.03.23)
Tip, emek ve özgürlük ittifakında bulunduğu için meclisteki millet vekili oyunuz boşa gitmez, erdoğan a yarar diye bir durum oluşmaz
0
freebird5406_2
(08.03.23)
sehla gozlu olup zekali olmayan kimseye denk gelmedim, o yuzden baya parlak biri olduguna eminim. oy verilir kesinlikle..
0
cooperr
(08.03.23)
sol ve chp bence aynı kelime içimde bile ters. babam eski koministlerdendir. şu lafı solcunun demoktratı olmaz solcu solcudur, sosyal demoktratlık sol değildir derdi. tabi ki bu babamın düşüncesi. erkan baş tam bir solcudur. oy atılması gereken biridir.
0
mikahakkinen
(08.03.23)
vatansız solculardan. ne pkk ya bir laf edebilir nede amerika ve batının türkiyeye yaptıklarına.
0
astronom bey
(08.03.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.